Aramızdaki çekimi hissediyorum.

1K 58 47
                                    

"Woaa, fazla iddialısınız profesör. Bunu sevdim." Yüzünde ilk görüşte masum olduğuna inandıracak bir tebessüm vardı. Belki hiç konuşmamış olsaydık beni bile inandırabilirdi.

"Çocuklarla oynamıyorum Kim. Şimdi anfiye geç ders başlayacak."

Söylediğim şey üzerine Taehyung'un tebessümü solmuş yerini çatılan kaşları almıştı "Bunu söylememiş olmayı dileyeceksin Jeon."

Dudaklarımın kenarı yukarı kıvrıldı "Kendine fazla güveniyorsun Kim. Dersine git."

Oturduğu masadan kalkıp gözlerini devirdi ve kalçasını sallayarak kapıya doğru yürüdü "Neden kendime güvenmem gerektiğini size zevkle göstereceğim profesör."

Yüzünde şeytani bir tebessümle odamdan çıktığın da az önce neler olduğunu sorgulamaya başladım. Tanrım? Bu çocukta neyin nesiydi şimdi.

Derin bir nefes alıp arkama yaşlandığımda başıma küçük bir bela aldığımı tahmin edebiliyordum. Başkası böyle bir şey yapsa okuldan kovacağım halde onun bana baş kaldırışının cezasını vermek istiyorum. Ama okuldan atarak değil, başka şekillerde..

Kim Taehyung'un anlatımından

Kapıyı kapatıp odadan çıktığım da sırtımı soğuk duvara dayayıp derin nefesler aldım. Az önce çok garip davranmıştım. Ben böyle değildim. Resmen adamın kucağına atlayacakmışım gibi bir izlenim vermiştim "Neler oluyor bana?" Elimi saçlarımın arasından geçirip tuvalete doğru ilerledim.

Neyseki kimse yoktu. Derse geç kalacağımı hissediyordum ama şuan umrumda olan tek şey kendime gelmekti. Henüz ilk defa gördüğüm bu adama karşı hissettiğim çekimde neyin nesiydi? Aldığı tüm teklifleri elinin tersiyle ittiren Kim Taehyung nasıl olurda böyle bir izlenim verebilirdi?

Aynadaki yansımama bakıp zoraki bir şekilde gülümsedim "Neler oluyor sana Tete?" Kendim gibi davranmıyordum fakat kendim gibi davrandığımı hissediyordum.

Serinlemek için ensemi hafifçe ıslatıp derin bir nefes aldım ve son kez aynayaki yansımama baktım "Kendine gel KTH, bu sen değilsin." Hayır bu gerçek sensin.

Tuvaletten çıkıp sınıfa girdiğim de henüz gelmemiş olduğunu görüp derin bir nefes aldım ve yerime geçtim.

Telefonumu çıkartıp biraz oyalanmaya karar verdim. Jimin'e mesaj atabilirdim.

Çıkışta bale salonuna gidelim mi? Kafamı dağıtmak istiyorum ✊🏻

Olur, çıkışta seni almaya geleceğim.

Profesör sınıfa girdiğinde Jimin ile konuşmanın rahatlığıyla telefonumu kapatıp dersi dinlemeye başladım. Hiç bir şekilde sınıftan çıt çıkmıyordu. Garipti ama böylesi daha iyiydi.

"Bu ders işim olduğu için erken çıkacaksınız ama çıkmadan önce ödevlerinizi vereceğim."

"Üreme fizyolojisine yeni geçtiğimiz için doğru bildiğiniz yanlışları düzeltmekle başlamak istiyorum. Bu yüzden bir sonraki dersimize kadar WhatsApp grubumuzdan size attığım soruları önce kendi bilginizle sonrada bilimsel şekilde cevaplayacaksınız. Görüşmek üzere."

Profesör sınıftan çıktığında herkes bir ağızdan konuşmaya başlamıştı. Sanki az önce çıt çıkarmayan onlar değilmiş gibiydiler. Gözlerimi devirip herkesin anfiden çıktığını fark etmemle bir çocuğu durdurdum "Herkes nereye gidiyor?"

Düşman Okullar | Taekook Where stories live. Discover now