1.Bölüm

42 12 4
                                    

Hiç kimse rüyalara inanmaya bilir ama ben inandım. O gün gece çok ilginç bir rüya gördüm. O kadar gerçekçiydi ki her gün gerçek olması için dualar edebilirdim. Kahvaltıya indiğimde bir şey yememiştim, ve bu annemin gözünden kaçmadı. Canımın istemediğini söyleyip evden çıkıp okulun yolunu tuttum. Lise ikinci sınıftayım ve derslerimde oldukça başarılıyım. Ama o başarıyı gösterirken dinlediğim dersleri bu gün dinleyemeyecektim galiba. Yıllar önce daha orta okuldayken ilk aşık olduğum çocuğu rüyamda görmek ama binlerce kelebeğin içimde uçuşma hissini yaşattı.
Sınıfa girdiğimde fazla kişi yoktu. Kimseyle konuşmadan sırama oturdum. Çantamdaki kitabımı çıkartıp okumaya başladım ama ne fayda aklımdan çıkmıyordu. Unutmalı düşünmemeliydim.
Çünkü onun bana yaptıklarını unutamamıştım. Dersler ardı ardına ilerliyordu.
Yerimden kalkmıyor her teneffüs kitap okuyordum. Hatta nasıl daldıysam yanıma birinin oturduğunu bile fark etmedim. Bizim sınıftan birisiydi.
Arkadaş olmayı sevmediğim için kimseyle konuşmuyordum. Çünkü ben kendimle arkadaştım.
"Merhaba" dediğinde kitaptan başımı kaldırmadan "Sana da," dedim. Derin bir nefes aldı ve elimdeki kitabı birden çekti. "Ne yapıyorsun be manyak mısın?" dediğimde sırıttı. "Gözünü açıp etrafına baksan mı biraz diyorum." dediğinde anlamaz gözlerle ona baktım. "Açık konuş derdin ne?" 

"Valla ona ben değil o karar verecek," derken başını cama doğru salladı. "Benden sana tavsiye gözünü açık tut." yanımdan kalktı ve hızla sınıftan çıktı. Dersler bitene kadar düşünmüştüm. Ama aklıma hiç bir şey gelmiyordu. Çünkü ben kimseyle konuşmuyordum. Nasıl oluyordu da bütün gözlerin odağındaydım? Zil çaldığında çantamı omzuma takıp merdivenlerden ağır ağır indim. Çıkış kapısında öğlen yanıma gelen çocuk bekliyordu. Yanında ise bana dik dik bakan birisi vardı. Aldırış etmeden hızla yanlarından geçtim. Kulaklığımı taktım ve yürümeye başladım. "Eve yaklaştığımda kulaklığımı çıkardım. Annem evde yoktu. Babam zaten durmadan şehir dışına falan gidiyordu. Doğru düzgün görmüyordum bile. Nedense babamı da annemden daha çok seviyordum. Kapıyı açtım derin bir nefes alarak içeriye girdim. Mutfak masasını gördüğümde aklıma rüyam geldi. Elimde olmadan gülümsedim nedensizce. çünkü gördüklerim...

Kimseye anlatmayacaktım. Ama gün geldiğinde birisi dinleyecekti rüyamı belki de gerçekleştirecekti. Odama geçip üzerimi değiştirdim. Yarın için okul çantamı ayarladım. 

Acıkmıştım. Mutfağa indim ve dolapta hazır olan yemeklerden biraz atıştırdım. en sevdiğim soğuk kahvemi de yapıp tekrar odama çıktım. Penceremin önündeki puf koltuğuma oturdum elimdeki kitabımı okurken kahvemden de yudumluyordum. Bir ya da bir buçuk saat geçti geçmedi telefonum çaldı. Kalkıp masamın üzerindeki telefonumu aldım. Arayan bir numaraydı. Aslında açmamalıydım doğrusu buydu ama aklıma hep ailem geliyordu hadi bir şey oldu ve bir başkası arıyorsa? Yine bu düşüncemi göz önüne alarak telefonu açtım. ben ses vermeden,

"Aşağıda bekliyorum." dedi ve telefonu kapattı. Yutkunamadım. Kimdi şimdi bu? Ve aşağıda mı bekliyordu. Pencerenin yanına gittim hızla aşağıya baktım ama kimse yoktu. Korkuyordum üstelik evde tektim ve biliyordum ki annem geç saatlere kadar gelmeyecekti. Ne yapmam gerektiği hakkında hiç bir fikrim yoktu. ağır adımlarla odamdan aşağıya indim. Kalbimin ağzımda attığı en doğru gerçekti. Salonun penceresi açılmış ve önünde duran siyah defter bana aitti. Günlüğüm...

Orada ne işi vardı? Elime aldım hala kilitliydi ama oraya nasıl gitmişti? Mutfak masasının üzerine bıraktım ve kapıya ilerledim. Gözlerimi kapattım kapının kulpunu tuttum ve derin bir nefes alıp yavaşça indirdim. Kimse yoktu. Ama aşağıya doğru bakınca tam kapının önünde bir çiçek duruyordu. 

İstanbul Kardeleni...

Nadir bulunan ve nesli tükenmekte olan en sevdiğim çiçek. Peki burada ne işi vardı? Eğildim ve elime aldım kenarında küçük bir not vardı;

"Ecelle sözlü, ölümle nişanlıyız, tesadüfen doğduk ama yaşamak zorundayız... Nadide çiçeğim..."

Sabahki rüyam...

Okulda olanlar...

Çiçek, not ve yazanlar...

Bütün bunlar tesadüf olamazdı değil mi?

ELZEMحيث تعيش القصص. اكتشف الآن