Siktir mafya mı?

Korkmalısın

Firuze'den
İsyan ediyordum sevmiyordum işte. Emre beni kendinden soyutlamıştı olmuyordu. Bir yanım da var bir yoktu. Beni otelde bile bulmuştu diyeceğim ki şansıma mı desem gittiğim otel de onların çıktı. Gerçi ne onların değil ki mübarekler Sakıp Sabancı'dan daha zenginler. Emre ile eve gelmiştik tek fark ben odaya kilitlenmiştim. Emre kapıyı açtı ve içeri girdi. "Cezanı çektim umarım?" Dedi ve piçimsi bir gülüş yaptı. "Gider misin yok öyle bir şey!" "Gitmeden önce sesini kesmeyim istersen?" "Senden korkmuyorum." "Korkmalısın Firuze hem de çok!" Dedi ve bağırarak çıktı. Dışarı kapı sesi geldi. O sıra da hizmetli kadın odama geldi ve "pencereden dışarı bakacakmışsınız efendim" dedi. Hemen pencerenin önüne gittim Emre bir adamı fena dövüyordu. O sıra da pencereye yani bana baktı ve gülümseyerek belindeki silahı çıkarttı hemen kurşunu ağzına getirdi. O sıra da pencereyi açtım ve "Hayır Emre yapma!" Diye bağırdım. Ama Emre çoktan sıkmıştı bile. Elini bir korumaya silerek eve girdi. Benim odama geliyordu evet evet bu ayak sesleri şimdi boku yedim işte. Kapıyı açtı ve gülümseyerek "şimdi korkuyor musun?" Dedi. Ben de sinirlendim ve "Hayır sadece midemi bulandıryorsun!" Dedim. Çok sinirlenmişti. Belli oluyordu sinirden yüzü seğermiş, kasları gerilmişti. Ama hiç bir şey demedi ve kapıyı çarpıp gitti. Tabi ki üstüme kilitleyerek...