🐞
3 AY SONRA
"Doğur artık sende ya. Kölen yaptın resmen bizi" diyerek bir dilim pastayı kocaman göbekli ablama verdiğimde gülerek eline alıp yemeye başladı.
"Ablana hizmet ediyorsun diye köle mi oldun be"
"Aman Ukte abla ne anlar ki bu." Diyerek elinde ki elma ile mutfaktan çıkan Sinem eli karnında bir şekilde çıkmıştı. Etrafım hamile insanlar ile doldu.
"Tamam ya bir şey demedim"
Suratı asık bir şekilde koltuğa oturup elime telefonu alıp boş boş ekrana bakmaya başladım. Kaan'ın aramasını bekliyordum. Bugün sadece 1 kez konuşmuştum.
O yüzden moralim çok bozuktu. Tam 5 kere aramıştım ama açmamıştı. Neden aramadığını merak ediyordum.
Zaten ben Kaan'ı 3 aydır merak edip özlemiştim. Yine ağlamak istiyordum. 3 aydır görmüyordum. Görüntülü konuşmayı saymıyorum banane.
"Saat akşam 10, bu saatten sonra aramaz boşuna bekleme" diyen Ayça, telefonu elimden çekip masanın üstüne koydu.
"Sıkıldım ya bir şeyler yapalım" diyen ablama göz devirdim. Çocuğu 5,6 aylık olmuş. Oturmuyor götünün üstüne!
"Hayır ya ikinizde hamilesiniz. Kesin siz dışarıya çıkmak isterseniz. O yüzden olmaz."
Sinem sırıtıp yastığı bana fırlatınca tutmuştum. "Yaaa bizi çok iyi tanıyor bu kardeşin Ukte ablam" dediğinde ablam gülerek kafasını salladı.
"Öyledir. Neyse ee ne yapalım"
"Evi yakalım"
"Yok bomba atalım" diyen Ayça, Sinem'e dalga geçercesine cevap verince Sinem kahkaha atıp ayağa kalktı.
"Pijamalar ile bara gidelim"
Gözlerim kocaman olurken, ayağa kalkıp Sinem'in yanına gidip yavaşça oturmasını sağlamıştım.
"Hamilelik sana yaramamış kanka. Şu çocuğa güzel bir örnek ol." Önüne diz çöküp karnını okşadım."Lina'm annen kafayı yemiş bebeğim duyma sen onu"deyince göz devirip omuz silkince gülerek ayağa kalktım.
"Tamam. Sadece markete gideriz. Pasta yapmak için malzeme alırız. Hatta kurabiyede yaparız"
Ablam ile Sinem'in gözü parıldarken, hemen kabul etmişlerdi. Yemek ya da pasta kurabiye dersen onlar için akan sular dururdu.
"Tamam hadi gidip montunuzu giyin" herkes odalarına montlarını almaya giderken ben derin bir nefes alarak koltuğun koluna oturmuştum.
Hiç bir şey yapmak istemiyordum. Ama onları mutlu etmek için her şeyi yapardım. Sinem 3 aylık hamileydi. Kızı Asu Lina aramıza katılacaktı.
Herkesin bu sene son sene'siydi. Evlenip çocuk yapan yapanaydı. Ay bir yıl sonra bunların bebeklerini çekecektim. Bunu düşünürken gülmüştüm.
Kızlar geldiği zaman hepimiz evden çıkmıştık. Korumaların sürdüğü arabayla markete kadar gelmiştik. Ayça arabayı sürerken ablam ve Sinem gördükleri her şeyi alıyorlardı. "Bilge cipsli turşu da yaparız değil mi?" Diyen ablama yüzümü ekşitip bakmıştım. Cipsli turşu ne be?
"Abla lütfen çocuğa güzel şeyler yedir." Deyip elindeki 2 cips paketini alarak market arabaya koymuştum. "Çok güzel bir kere. Sende ye bak her gün yaparsın kesi-" diye konuşmaya devam ederken Sinem'in heyecanlı sesine döndük.
"UKTE ABLA bak ne buldum". Parmağı ile sebze yerindeki büyük kutunun içindeki çileği gösterince göz devirdim. Çilek için mi rezil etti bizi? Marketteki insanların bakışları üzerimizdeydi. Ben de olsam bakardım bunlara.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mafyanın Sarışını
Teen Fiction"Hiç boşuna çabalama sen benimsin!" diye tıslayınca utanmasam oturup ağlayacaktım. Neden bu bana aşık oldu ve başıma bela oldu. "İstemiyorum anlamıyor musun? istemiyorum! Rahat bırak beni, burdan çıkar çıkmaz seni şikayet edeceğim" diye bağırdığımd...