on dokuz

1.1K 72 9
                                    

Anıl Berk

Kıran kırana geçen oyunlar sonucu berabere kalmıştık ve bayrağa çıkacaktık. Bayrak yarışına çıkacak kişilerin öne çıkmaları söylendiğinde Seda abla ile bir adım öne çıkmıştık.

"Sizleri parkurun başına alalım."

Ben ve Seda abla, karşı takımdan Adem ve Sema parkurun başlangıç noktasına doğru yürümeye başlamıştık.

İlk ben çıkacak ve bayrağı kaldıracaktım ardından Seda abla gelecekti ve atışları da ben yapacaktım. Elimden geldiğince sakin olmaya çalışıyordum ama bir stres basmıştı şimdiden.

"Anıl sakin ol ve Liya'nın izlediğini düşün."

İzlemediğini düşünerek koşmak daha kolay olacaktı.

Kesinlikle.

***

Liya ||

Yarışmadan ayrıldığımı hâlâ idrak edemezken etrafıma bakıp duruyordum. Sahiden bitmişti değil mi?

Birkaç saat önce adadan ayrılmıştım. Bu gerçek yüzüme vurup dururken bir tarafım çok mutlu diğer tarafım ise oldukça mutsuzdu.

Anıl'a kesinlikle haksızlık yapmıştım.

Her dakika aklıma gelen bu düşünce beni delirtmeye yetiyordu. Başa çıkmak benim için çok zordu ve bunu nasıl yapacağımı bilmiyordum.

"Liya orda durmaya devam edecek misin? Yemek yiyeceğiz."

Gökhan benden sadece iki gün önce yarışmadan çıkmıştı bu yüzden hâlâ Dominikteydi. Kaldığımız villalar yan yana olduğu için geldiğim gibi görüşüp konuşmuştuk.

Telefonunu alamadığı için yakınıp duruyordu. Sevgilisiyle uzun uzun konuşmak istediğinden bahsetmişti ve bizi tanıştırmak istediğini söylemişti.

"Geliyorumm."

Masanın olduğu yere ilerlediğimde Esat, İrem ve Acun abinin de burda olduğunu görmüştüm. Her gün niye burdalar ya?

Selam vererek kendi yerime oturmuştum.

"Seninki yarışlarda bayağı sinirli /bayağı yazmak istemiyorum ama yapacak bir şey yok/"

Benimki?

Burda da kamera var mıdır acaba?

Varsa eğer bu görüntüleri de yayınlarlar mı?

"Kamere yok merak etmene gerek yok." demişti Esat abi.

Benim bu şeye hiç inanasım yok.

Tebessüm ederek yemeğime döndüğümde Acun abi tekrar konuşmuştu.

"Telefonunu birazdan alabilirsin ama rica ediyorum sadece ailenle görüş, lütfen."

"Abi ben?" diye atlamıştım Gökhan.

Bi sus be oğlum.

"Sende al Gökhan, yoksa birimize bir şey yapacaksın diye korkuyorum."

"Yok canım estağfurullah en fazla telefonumu almak için tehditte bulunurum yani daha fazlası olmaz."

***

"Telefonu babama verir misin, anne lütfen."

"Babanın ılımlı konuşacağını düşünmüyorum kızım, üzülme şimdi."

"Eninde sonunda yapacak zaten."

"Peki."

Babama seslenmiş ve telefonu ona uzatmıştı. Buz gibi bir ses kulaklarımı doldurmuştu.

"Ne istiyorsun Liya Hanım?"

"Baba yapma böyle."

"Ne yapıyorum ki ben?"

"Soğuk yapma işte, hem bak bıraktım yarışmayı da."

"Ne kadar büyük bir başarı ya, biz orda kızımız yarışmada, yoruluyor ediyor diyelim hanımefendi şerefsizin biriyle sevgili olsun orda burda gezip dursun. Afferim Liya. Ne sen ne abin bizi hiç düşünmeyin."

"Abim, abim ne yaptı ki?"

∆∆∆∆∆

ölmedim yaşıyorum

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Feb 17, 2022 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

kuzey yıldızı // anıl berk bakiWhere stories live. Discover now