♧ EN PAHALI GELİNLİK | BÖLÜM ●25●

39.6K 2.3K 1K
                                    

Hellö 💦


Genç kadın, duyduklarını sindirmek istercesine birkaç saniye bekledi ve anlamaz bir şekilde karşısında oturmuş, dik dik kendisine bakan adamı izledi. Hayır, cevap beklediğine göre duyduklarında yanlış falan değildi.

"Bugün mü?" dedi hayretle. Tamam, sözleşmeyi ayarlarken Mirza'nın sorun çıkaracağını tahmin etmişti ama böyle bir şey de kesinlikle beklemiyordu.

"Evet, madem sen bu sözleşmeye uyulmasını istiyorsun, o zaman benimle bugün evleneceksin." demesi ile Demre artık durumu yavaş yavaş kavramanın verdiği hayretle gülmeye başladı. Kahkahası, odanın ortasına âdeta çökmüşken genç adam keyifle arkasına yaslanmış bir şekilde güzel gülen kadını izledi.

"Sen benim gibi bir kadının sence de saatler içerisinde evleneceğine inanıyor musun?"

"Sadece nikâh. Düğünü istediğin yerde istediğin şekilde yapabilirsin." dediğinde Demre'nin dudaklarındaki gülümseme silinmişti.

"Sen ciddisin." dedi durumu artık net bir şekilde kavrarken. "Delirdin mi Mirza? Bir gün içerisinde nikâh kıymak ne? Ben abime ne diyeceğim?"

"Ha evlenmeyi kabul ettin yani?" demesi ile Demre daha da bocalamıştı.

"Elbette kabul etmedim."

"O zaman ben de sözleşmedeki hiçbir maddeyi kabul etmiyorum." dediğinde genç kadının kaşları anında çatılmıştı.

"Ne o, sen Hilal'le evlenmek istiyorsun herhalde?"

"Bana herkesin gavat demesinden iyiymiş gibi gelmeye başladı." demesi ile genç kadın bozuntuya uğramıştı. Bu adam çıldırmış olmalıydı. O kadınla onca söz dalaşına girmişken bir de zafer bayraklarını sallamasına müsaade mi edecekti? Hem bu adam başından beri kendisini evlenmek konusunda ikna etmeye çalışmıyor muydu? Ne vardı yani birkaç madde yüzünden sorun çıkarmasaydı?

"O zaman git onunla evlen." dedi sinirle adamın karşısında, az önce Hilal'in oturduğu koltuğa otururken. Mirza ise sinirlenmiş kadını dikkatle izliyordu.

"Seninle evlenmek hâlâ tercihim." demesi ile Demre çattığı kaşlarının altından karşısındaki adama bakmaya devam etti. Ne diyordu bu adam, anlamamıştı ki. Bir Hilal diyordu bir de kendisi.

"Ama?" dedi sözlerinin devamı olduğunun farkına vararak Demre. Mirza ise sözlerinin devamını getirmek için öne doğru eğilip kollarını masanın üzerine koydu ve omuzlarının daha da gerilmesine neden olacak bir şekilde dikleşti.

"Ama bugün benimle evlenirsen. Madem ben o maddeleri kabul ediyorum sen de benim bu şartımı kabul edeceksin." demesi ile Demre kaşlarını merakla çatmışı. Bu adamın amacı neydi?

"Neden bu gece?"

Mirza'nın dudaklarında oluşan gülümseme, hiç de hayra alamet değildi.

"Çünkü evlendiğimiz zaman birlikte olabileceğimizi söyledin." demesi ile Demre'nin gözleri kocaman açılmış, şaşkınlıkla oturduğu yerde dikleşmişti.

"Ben öyle bir şey demedim." diye itiraz ederken Mirza kesinlikle geri adım atmamaya kararlı bir şekilde konuştu.

"İhtiyaçlarımı istediğim zaman karşılayacağını söyledin."

"Yani? Çok ihtiyacın varsa evlenmeden git karşıla." dedi ama söylediklerinden anında pişman oldu.

Yapar mıydı? Genç adama dikkatle baktı. Söylediklerine karşın tepkisiz bir yüzle kendisine bakmasına karşın nefesi boğazına dizilmişti. Kahretsin! Elbette yapardı. Bir de o gözlerinin şeytani bir şekilde parıldaması yok muydu? Ah! Ne yapacaktı şimdi?

BEYAZ (+18)Où les histoires vivent. Découvrez maintenant