Berkle konuştuktan hemen sonra lavaboya koşup rutin işlerimi halledip aşağıya indim. Annemi mutfakta omlet yaparken gördüm. Çok özlemiştim annemi, berkle ayrıldıktan sonra herkesle bağımı kopartmıştım annenle de mi dediğinizi duyar gibiyim evet annemlede. En son ne zaman beraber kahvaltı ettiğimizi dahi hatırlamıyordum. Annemi izlemeyi bırakıp mutfaktan içeri girip sıkıca sarıldım. Annem "aaa elif hanım aşağıya inemeye teşvik edebildiniz mi?" Diye sorduğunda kahkaha attım.
Kahvaltımızı bitirdikten sonra anneme yardım etmiştim. Kesin gene birazdan aynı konuyu açacaktı, konuyu açarsa kesin ağlardım ağlasam annemde benim halime ağlardı. Elif kızım en iyisi odana kaç dedi iç sesim, iç sesime ilk defa hak verdim. Anneme gözükmeden mutfaktan tam çıkıyordum ki annemin sesi kulaklıklarıma doldu " sakın yukarı çıkma, geç oturma odasında otur geliyorum bende." Kurtuluşum yoktu oflayarak geçip oturduğum.
Annem hemen sonra gelip yanıma oturdu. "Neden bunu kendine yapıyorsun." Diyerek konuya girdi.
"Anne lütfen konuşmak istemiyorum." Diye direkt konuştuğum. "Bugün onu düşünmek istemiyorum. Lütfen başka zaman konuşalım bu konuyu." Dediğimde annem başını sallamakla yetindi. "Birazdan azranın yanına gidecem haberin olsun." Annemin cevabını beklemeden odadan çıktım.
Odaya geldiğimde nefes alamıyormuş gibi hissettim bir an. Berkin adı geçtiği an böyle oluyorsam görsem ne hale gelirim acaba. Hemen duşa girip bedenimi sıcak suyun altına bıraktım.
Duşumu alıp direkt odaya geldiğim. Bugünden itibaren berki unutmaya çalışacaktım umarım başarırım. Düşüncelerimden sıyrılarak dolabama doğru ilerledim. Üzerime mavi şortumu ve deri cropu geçirdim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Elif'in giydikleri.
Saçlarımı ve makyajımı da yaptıktan hemen sonra evden çıkıp azralara gittim. Dışarıda olduğumu söylediğim bir mesaj attım. 5 dakika geçmeden hemen aşağıya inmişti. Ve her zaman ki gibi mükemmeldi.
"Bir dakika bir dakika ben yanlış mı görüyorum yoksa gerçekten sen giyinip, süslenip dışarı mı çıktın. Allah'ım sana şükürler olsun bugünleri de gördüm ya ölsemde gam yemem artık." Diye konuştuğunda kahkaha atıyordum.
"Biraz daha burda dikilirsek eve geç-....." Konuşmama izin vermeden yürümeye başladı. Bu hallerine saatlerce gülebilirdim.
Her zaman gittiğimiz kafeye gidip oturduk. Azra gene peş peşe soru soruyordu. "Aaaa azra ne çok soru sorduğun yavaş sor be." Azra kafasını salladı tam soruyu soracaktı garson yanımıza gelip ne içeceğimizi sormuştu. İkimizde latte macchiato istemiştik.
"O günden sonra yazdığın mı ona?" Diye sorduğu. Evet desem gebertecekti beni ama evet demekten başka çaremde yoktu.
"Evet yazdım, ve unutmaya karar verdiğim ama sadece karar verdiğim unutmayacağımı çok iyi biliyorum." Derin nefes alıp tekrardan konuştuğum. "Sevgilisi varmış azra çok seviyormuş. Fotoğraflarını gördüm bana hiç bir zaman öyle bakmamıştı, hiç bir zaman o kızı öptüğü gibi öpmedi beni. Korkuyorum azra ya kırarlarsa onu, ya üzerse onu, ya ağlatırsa. Ben onun moralli bozulmasın diye elimden geleni yapardım. Umarım o kızda aynısını yapar ve berki üzmez."
