Bölüm 13

168 19 24
                                    




Atsumu yere oturup kalmıştı. Her şeyin bir anda nasıl mahvolduğunu anlayamıyordu. Bütün akşam aklında duyduğu onu uyaran küçük bir ses vardı, yapma, evine git, sarhoşsun diyordu bu ses. Onu dinlemeliydi. Ama dinleyemezdi o ses aynı zamanda Kiyoomi'yi elde edemeyeceğini boşa çabaladığını da söylüyordu ona.

Herkesin Bokuto ve Kuro'ya akşam için teşekkür edip ayrıldığını görüyordu. Yanında yerde oturan Hinata'yı birinin ellerinden çekip kaldırdığını ve götürdüğünü fark etti. Onun da gitmesi gerekiyordu, burada artık istenmediğinin farkındaydı. Ama ayağa kalkacak gücü yoktu. Arkadaşlarının partisini mahvetmişti. Daha da kötüsünü yapmıştı hatta. Üçünü de çok zor durumda bırakmıştı. Bokuto'nun güvenine ihanet etmişti. Ama şimdi bunu düşünecek halde değildi. Kiyoomi'nin sesini kulaklarından silemiyordu. Seni sevmiyorum anladın mı? Sevmeyeceğim asla.

Başını karnına çektiği dizlerine gömdü. Kiyoomi'nin söyledikleri aklına geldikçe içini çekiyor, gözyaşlarını tutamıyordu.

Bokuto'nun sesiyle düşüncelerini bir kenara bıraktı. "APTAL!" bağırdı Bokuto, herkes çıkmış olmalıydı.

"Bokuto tamam." Kuro yanındaydı. "Sakin ol, ne dediğini bilmiyor."

"Bokuto özür dilerim." dedi başını kaldırıp hıçkırıklar arasında. "Çok özür dilerim."

"Aptal her şeyi mahvettin."

"Biliyorum, biliyorum ben ne yaptım." Ellerini başına gömdü "B-ben ne yaptım?" Birkaç dakika önceki cüretkar halinden eser yoktu. Müthiş bir pişmanlıkla düşünüyordu son birkaç dakikadır yaşadıklarını.

"Omi asla sevgilin olmayacak anladın mı? Bir şansın varsa bile kaybettin, sevmiyor işte nasıl baktığını gördük. Haksız mı 'tsumu? Hmm? Haksız mı?"

"Değil." Ağlıyordu. "Değil lanet olsun, değil." 

Çok kötü durumdaydı. Kalbi deli gibi çarpıyordu. Şimdi gidemezdi arkasından. Yaptığı şeyi açıklayamazdı. Zaten neyi açıklayacaktı ki. Bokuto haklıydı, sevmiyordu onu sevmeyecekti.

"Bo şimdi üzerine gitme." diye mırıldandığını duydu Kuro'nun. Ona çok kızdığına emindi ama sesi yumuşak geliyordu. Ona minnettardı çünkü kendi hissettikleri ve Bokuto'nun öfkesini bir arada kaldırabilecek gibi değildi.

Kuro yanına oturdu "Atsumu bana bak." Yavaşça başını kaldırdı "Biraz sakin ol şimdi."

Ağlayarak kaldırdı başını "Ben ne yaptım" fısıldadı.

"Sakin ol." Omzunu okşuyordu yavaşça. Bu daha çok ağlamasına neden oluyordu hak etmiyordu. Onlara zarar verebilirdi yaptığı şey. Yine de onunla ilgilenmesi onu çok mahcup ediyordu. Gözleri Akaashi'yi aradı ama göremedi. Belki de Kiyoomi'nin peşinden gitmişti. Akaashi'nin yanlarında olmaması iyiydi aslında, hiçbirinin yüzüne bakamıyordu. Çok utanıyordu yaptığından.

Kuro'nun eli hala sırtındaydı, gözyaşları dinmiyordu "Atsumu, ağlama artık." Kuro mırıldandı. Ama Bokuto hala öfkeliydi "Hak etmiyor ilgilenmeni." dedi ters ters. "Aptal evine bırakıp gelelim. Gördükçe sinirleniyorum."

"Çok saçma şeyler yaptı biliyorum ama şimdi yalnız kalamaz bize ihtiyacı var."

"Özür dilerim." fısıldadı tekrar. "Çok özür dilerim Kuro."

"Boş ver olan oldu değil mi?" yüzünde küçük bir gülümseme vardı. Kiyoomi'nin ona söylediği şeylerden sonra küçük bir gülümseme bile kalbindeki ağırlığı dağıtıyordu biraz.

"Beni sevmesini çok istedim." Sesi öyle küçük, öyle çaresizdi ki kendi bile tanıyamamıştı. Bokuto Akaashi'yi arayacağını mırıldanıp kalktı.

Kochi Ga Yoi_SakuAtsuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin