Üniversite yılları, Eskişehir 2008.
Elindeki kağıtlara bir kez daha baktı genç adam. Havanın soğuğuna vücudunun ısısı eklenmiş ve katlanılmaz bir hal almıştı. Kendi kendine stres yapmıştı. Günlerdir prova yapıyordu ancak henüz denemeden kaçıp gitmeyi bile düşünüyordu o an.
"Erhan naber?"
Bunu söyleyen Sudeydi. Çok sosyal, hareketli, coşkulu bir kızdı. Sude Erhan'ı severdi, çok iyi biri olduğunu biliyordu. Erhan derslerinde ona yardımcı olurdu.
"İyilik, nasıl olsun. Senden naber?"
"Hiç sorma! Hocamızın birini hayata döndürmeye çalışıyoruz. Anlatırım sonra şimdi gitmem lazım."
Sude ona hoşça kal der gibi elini salladıktan sonra giderken Erhan, "Sude!" dedi birden. Sude merakla ona döndüğünde, "Şey... Ceyda'yı gördün mü?" dedi utana sıkıla. Sude onun amacını anında anladı ve yüzüne kocaman bir gülümseme yerleştirdi. Ceyda ve Erhan mı? Harika bir ikili olurlardı!
"Bizim kız nerede olabilir Erhan? Tabi ki kütüphanede."
Sude kıkırdadıktan sonra yeniden yürümeye başladı ve oradan uzaklaştı. Erhan'ın utanmasını istemiyordu. Genç adam yüksek bir heves ve heyecanla, söyleyeceklerini mırıldana mırıldana kütüphaneye doğru ilerledi. İçeri girmeyi düşünürken Ceyda'yı bahçedeki banklardan birinde gördü. Kırmızı kazağı, mavi kot pantolonu ile oldukça sıradan giyinmişti genç kız. Erhan'ın kalbi anında dört kat hızlandı. Vücudu fazla adrenalinden çıldırmıştı, elleri terliyordu. Bu işkenceden kurtulamanın tek yolu söylemekti. Hızlı adımlarla genç kızın yanına gitti. Bu nefes nefese kalmasına neden oldu. Ama kendini düşünecek halde değildi. Bayılmadan bu işi bitirmek istiyordu.
"Aa Erhan? Ne oldu, neden nefes nefese kaldın?" Genç adam cevap vermeyince, "Gel otur lütfen," diye devam etti.
Erhan yavaşça bankın diğer ucuna oturdu ve derin nefesler aldı. Biraz sakinleşmişti, bu kadar stres yapmamalıydı. "Daha iyi misin?"
"Evet, çok daha iyiyim." Erhan ufak bir tebessüm etti. Cebindeki kağıtları biraz daha sıktı. "Ben sana şey diyecektim." Birden kağıtları çıkardı ve Ceyda'ya uzattı. "Kenan Doğulu konserine iki biletim var. Gitmek ister misin?"
Sonunda söylemiş ve rahatlamıştı. Tarif edemeyeceği kadar çok rahatlamıştı. Sabahtan beri tüm vücudu kasılmıştı. Gece uyuyamamıştı.
"Konser mi?"
"Evet."
"Kenan Doğulu."
Erhan genç kızın onu sevmiyor olabileceğini hiç düşünmemişti. Önce Sude'ye sormalı mıydı? Ne kadar aptaldı! "Evet."
Ceyda biletleri aldı ve sessizce üstündeki yazıları okudu. Sonra kısa bir iç çekti ve, "Biliyorsun sınavlar yaklaşıyor," dedi ve durdu. Erhan'ın yüzü anından düşmüştü. Ceyda ona yan yan bakıp konuşmaya devam etti. "Çalışmak lazım falan ama bu da Kenan Doğulu konseri. Tabi ki gelirim!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aradığınız Aşka Şu Anda Ulaşılamıyor
General FictionCeyda iş gezisi için gittiği Moskova'da yıllardır aradığı aşkı bulur. Ancak ülkeye geri döndüğünde birbirleriyle iletişim kuramayıp ayrılırlar. Aradan geçen beş yılın ardından Ceyda, hayallerindeki adamla şans eseri karşılaşır. Ancak bu düşündüğünd...