Zihindeki Kötülük

269 159 53
                                    

Zhi güne her zamankinin aksine enerjik başlamıştı. Gözlerini açtığı gibi yataktan doğruldu. Kendini çok iyi hissediyordu içi içine sığmıyordu. İç sesiyle bile barışıktı bugün.

"Söylesene Zhi seni böyle enerjik yapan şey nedir."
"Yaa sen dünden beri neredesin? Bir sustun bir daha haber alamadım senden."
"Beni sen susturdun Zhi ben hep burdayım bir yere gittiğim yok. Sen nereye ben oraya ama ben nereye sen oraya olmuyor."
"Yine saçmaladın ama yine de konuş beni yıldıramayacaksın."

Birden kapı açıldı ve içeri orta yaşlı, hafif göbekli, iri gözlü bir kadın girdi. Zhi ye doğru yaklaştı, yatağındaki yastığı alıp hiç bir şey söylemeden sanki yastık onun muşta; Zhi ondan habersiz alıp kullanmış. Bu durumdan dolayı kızıp Zhi den yastığı geri almaya gelmiş gibi bir yüz ifadesi takınmıştı. Yastığı alıp odadan çıktı ve Zhi arkasından seslendi.

"Teşekkür ederim. Yastığın bana iyi yoldaşlık etti. Sen kullan ben ihtiyaç duyarsam yine çalarım senden."
"Ne saçmalıyorsun Zhi?" 
"Dilin pabuç kadar ama kadına tek kelime edemedin. Bir bana konuş sen zaten başkasına gelince kedi gibi pısırık ol."
"Ben sadece ham maddeyim Zhi ben bir görüşüm , bir düşünceyim işlemek sana kalmış. Ben söylesem de onlar duymaz. Sen beni azarlayacağına onları azarla gücün zaten bir bana yetiyor."

Kapının tıklatılması ile Zhi'nin kendi ile ettiği kavga son buldu.

"Girebilirsin." Dedi. Kapı bir daha çaldı. Zhi yine tekrarladı. "Girebilirsin." Kapı bir daha çaldı. Zhi sinirlendi. "Girebilirsin seni.... sağır mısın ?"
Kapı açıldı ama oracıkta kimse yoktu. Yerinden doğruldu ve kapıyı kapattı.
"Neden bu kadar enerjiksin Zhi söylemedin ?"
"Anlayamazsın, anlatsam da hissedemezsin , bilemezsin."
"Yine başlıyorsun Zhi bak bu defa daha ağır sonuçları olur."
"Neyin ?"
"Biliyorsun Zhi yoksa bilmiyor musun? Yine unuttun mu? Zhi"
"Yine saçmalıyorsun. Saat 13:00 yaklaşıyor. Susta dışardaki temiz havanın tadını çıkaralım."

Zhi her zaman uzandığı yere tekrar uzandı. Gözlerini kapattı. Serinliği hissetti. Kuşların cıvıltısı ,rüzgarın çıkardığı ses ,yaprak sesleri hepsi muazzamdı ama bir şey eksikti. O koku gelmiyordu ve bu yüzden bir şey eksikti onda. Yine kendi içine yöneldi tam o sırada sanki rüzgarda o kokuyu seviyordu ve gittiği her yere onu da götürürcesine kokuyu taşıyordu. Sanki özel biri ona o görevi vermişti. "Bu kokuyu taşı ve sakın durma gittiğin ,gideceğin her yere götür". Zhi kalktı ve ormanın derinliklerine yürümeye başladı. Ağaçların arasından geçti, yine onu gördü.  Adım adım kokusunu içine çekerek yanına yaklaştı. Baş ağrısı kendini hissettirmeye başladı.


Zhi: Ah! kokusuna kapılıp peşine düştüğüm, orkidelere kendi kokusunu sindiren zarif kadın. Sen ne muazzam bir şeysin! Seni saatlerce izleyebilirim ve bundan sıkılmam.
Yabiş: "Bana mı söylediniz?"  Zhi panikledi ve "İç ses! Seni dayak manyağı yaparım! Kafamı duvara duvara vururum, Beni sinirlendirme İstersen!" Dedi.
iç Ses: "Hahaha! Onun da bilmeye hakkı var Zhi. Sen ne anlarsın bu işlerden karışma bende."
Zhi: "Bugün ne kadar da güzelsin." 

Tatlı bir gülümseme ile kafasını aşağı indiren yabiş;"Teşekkür ederim. Siz de ne kadar ince ,zarif ; yakışıklı, düşünceli ve kibar bir beyefendisiniz.
İç Ses: "Dans'a kaldır. Zhiiiiiiiiii elini uzat!"  Zhi kulağını kapayarak; "Bağırma duyuyorum bağırma!"
Yabiş:"Anlamadım, Bağırmadım ki"

Zhi, yabişin gözlerinin içine baktı ve elini ona doğru uzattı. Yabiş utandı ve yanakları kızarmaya başladı. Kafanı aşağı indirip elini zhi'ye uzattı. Orkidelerin arasında dans etmeye başladılar.

Her gününün farklı bir hava katması Zhi'nin enerjisini arttırıyordu. Zhi, yabişe günden güne kendini kaptırıyordu. Sohbet ediyorlar, Birbirlerini kovalayıp koşuyorlar; orkidelerin arasında yuvarlanıyorlar. 2 çocuk gibi yerlerinde duramıyorlar.

Günler dakika gibi dakikalar saniyeler gibi akıp gidiyordu ikisi içinde. Tek sorun Rabişin sürekli kenarda durup onları rahatsız edecek derecede bakmasıydı. Birbirleriyle o kadar çok vakit geçirip anlaşırlar ki yabiş fark etmese de Zhi, rabişin kıskançlığını hissediyordu. Kendinden emin olduğu kadar bundan emindi ona bir şey yapmasından korkuyordu. Mutluluğuna gölge düşürüp elinden almasından korkuyordu. Diva ise sürekli Zhi'yi izlemekteydi. Ne konuşur , ne yapar inceler. Günlük raporuna doldururdu. Zhi ise yaşadığı tüm anları malikaneye dönünce günlüğüne yaşarcasına kaydeder. Tekrar baştan okurdu.

Ormandaki KulubeWhere stories live. Discover now