24. BÖLÜM

5.3K 158 79
                                    

Bölüm 24

'Artık Biz Varız'

Yayımlanma: 18.07.2022

Oy ve yorumla destek olmayı unutmayalım. Keyifli okumalar 💖

BIRDY + RHODES - Let It All Go

Yaşlı Amca - Giderdi Hoşuma

~

Dalgalarla demlenirdik
Tuz kokardı şarkılar
Utanırdı atardı içine
Aşk tutardı yengenizi
İçli içli mırıldanırdı
Of çekerdim gizlice
Bende bunları hayal ederken
Hiç de belli etmezdim ama
~

Güneş henüz doğmuşken uyandığımda, yanımda uzanan bedenle bir anlığına irkilmiştim. Uzun zamandır yalnız yattığım ve evde tek başıma kaldığım için uyku sarhoşluğuyla iki saniyeliğine de olsa şaşırışım, yanımda yatanın Alparslan olduğunu fark etmem ve dünü hatırlamamla utangaçlığa, garip bir karın ağrısına dönüşmüştü. Bana beraber uyumayı teklif ettiğinde kabul etmiştim. Başka hiçbir şey söylemeden odama geçmiş, üzerimizi değiştirmiş ve yatağa girmiştik. Hiç konuşmadan, Alparslan bana göğsünü açarken ben de oraya yatıp gözlerimi kapatmıştım. Çok kısa sürede uykuya dalmış olacağım ki başka bir şey hatırlamıyordum. Onun göğsünde çektiğim uyku ilkti ve yirmi dört yıllık hayatımda yattığım en rahat yerdi, uyuduğum en iyi uykuydu.

Hafifçe yatakta kayarak dirseğimi yatağa yasladım ve başımı sol elime yaslayarak derin uykudaki Alparslan'ı seyretmeye başladım. Kapalı göz kapaklarının ardındaki gözleri ne kadar güzelse örtülü hali de o kadar güzeldi. Kirpikleri o kadar uzundu ki gözünün alt kısmına değiyordu. Güneş ışığı odaya vurduğu için burnunun üzerindeki tek tük kahverengi çilleri görebiliyordum. Yüzüme yerleşen gülümsemeye engel olmazken sakallı yüzünde dolanan bakışlarım çenesindeki gamzede durdu. Derin bir nefesi içime çekerken onu uyandırmamaya dikkat ederek uzanıp oraya küçük bir öpücük bıraktım.

Hafif aralık dudaklarıyla uyumaya devam ediyordu. Onu izlemek çok güzeldi çünkü bunu yapabiliyor olduğuma hâlâ inanamıyordum. Heyecanım içimde sürüyordu, bitecek gibi de değildi. Dünden sonra çok şeyin değişeceğini biliyordum. Alparslan bana çok net bir şey söylemese de benimle beraber uyumak istemesi bile önceki tavrının sona erdiğini gösteriyordu. Uyandığı zaman onunla konuşacaktım elbette, aramızda belirsizlik olsun istemiyordum. Bu kez bana pişmanım gibi şeylerle gelmeyeceğinden emindim ama tam olarak ne hissettiğini bilmek istiyordum.

Yavaşça kayıp sırtımı yatakla buluşturup gözlerimi kapattım. Ne yapacaktım bundan sonra? Yapamamıştım, daha fazla dayanamamıştım ve sonunda bile bile yenilmiştim aşkıma. Annem, babam, ablam ne düşünürdü acaba? Ablam çok büyük tepki verir miydi, tekrar kendine zarar vermeye kalkar mıydı?

Düşüncesiyle yutkunurken kendimi çok kötü hissetmeye başladığımı fark ettim. Ben Alparslan olmadan yapamıyordum işte, onsuz hiçbir şey olması gerektiği gibi değildi. İki yıl eziyetten farklı değildi, buraya gelip onu görmek ama nefretini solumak o eziyeti katlıyordu. Bu kadar dayanılmaz olan bir şey karşısında en güçlü insan olsam yine dayanamazdım. Alparslan'ın nefretini değil de şefkatini hissetmek yüreğimi kanatlandırmıştı sanki, öyle mutlu hissetmiştim ki bundan vazgeçtiğime hayret etmiştim. Nasıl yapmıştım sahiden, nasıl yapabilmiştim ben bunu? Şu an bile imkansız geliyordu bana. Yanan gözlerimi araladığımda yanımdaki bedenin hareketlendiğini hissedip irkilerek ona doğru döndüm. Homurtular çıkaran Alparslan birkaç deneme sonrası gözlerini açıp kırpıştırmaya başlarken kollarını uzatarak gerinecek gibi oldu ama sağ yumruğu bana çarptığında irkilerek bana döndü. Ben de ona bakarken gözlerini büyüttü ve hızlıca doğruldu.

PUSULAM SENSİN Where stories live. Discover now