Sabr-ı Sukut 6. Şeri ( Katre-i Aşk )

Niye Gülüşlerin Tam Değil /35

🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿

Medyadaki müzikle okuyun isteseniz...

🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿

Amine yatak odasında hızlıca giyinip peçesini takıp çantasını koluna takarak, dokuduğu kumaştan dikip ütülediği gömlekleri de el poşetine koyup yatak odasından çıktı. Agah bey derin düşünceler içinde karısının gözlerinin içine bakarak iç çekti.
" Elinde ki poşette ne var ?" Deyince
Amine çekinerek " dokuduğum kumaşlardan diktiğim gömlekler var. Sana verecektim ama malum olay olunca çekindim " dedi.

Agah bey poşeti eline alarak gömlekleri çıkardı. Şaşkın bir şekilde karısına bakarak " çok güzel olmuş bunlar. Ne yalan söyleyeyim bu kadar güzel olacağını tahmin dahi edememiştim " diyerek hayretini bildirip " bayan ve çocuk gömlekleri de dikmişsin " dedi.

Amine mahcup bir şekilde " mübelağa ediyorsun. Belki butiğine koyarsın diye düşündüm. Dört tane de erkek gömleği diktim. Bir tanesi belediye başkanının, birisi de kaymakam beyin. O'nların ki belli zaten, o gün akşam eşlerine sormuştum kaç beden dikmem gerektiğini. Birisini de sana diktim beden ölçüne göre. Şunu da yine erkek gömleği olarak senin butiğin için diktim. Umarım girdiğimiz bu yolda hayırlara vesile oluruz " deyince Agah bey yutkunarak " Amin Amine Hatun ve çok beğendim. Tamda bedenime göre dikmişsin. Hemen sabah belediye başkanına ve kaymakam beye gönderip, diğerlerini de butiğe koyacağım " diyerek kendisine ait olan gömleği göstererek " bunu da yarın giyerim " deyip gömlekleri poşete geriye koydu.

Amine tebessüm ederek bakıyordu kocasına. Agah bey karısının dudaklarına bakarak iç çekip
" hazırsan gidelim " deyince Amine
naif sesiyle " hazırım ben " diyerek peçesini indirip kocasıyla birlikte aşağıya indi.
Agah bey arabaya binince derin bir nefes alarak çalıştırdı.

İş yerine gelince tüm çalışanlar üzgün bir şekilde patronlarını bekliyorlardı. Agah Beyi görünce hepsi merakla ayağa kalkarak diyeceklerini beklemeye başladılar. Agah Bey kendinden emin bir şekilde
" arkadaşlar biliyorsunuz ki sizleri asla bir çalışanım olarak değil hepinizi birer kardeşim, ablam, bacım abim, küçük kardeşim olarak gördüm" der demez " Allah senden razı olsun beyim " dediler hep birlikte. Amine hayran hayran kocasına bakarak " sen yardım et bu iyi adama yüceler yücesi Rabbim " dedi içinden.

Agah bey tebessüm ederek
" bir çoğunuz ilk günden beri yanımdasınız ve yıllardır can dostu olduk birbirimize. Bu ekmek teknesini buralara kadar getirdik daha da ilerisine taşımak için mücadele ettik. Sizler beni ben de sizleri üzmemek için elimizden geleni yaptık. Üzücü bir olay yaşadık " deyince " sen yeterki dik dur beyim biz seninleyiz " dedi çalışanları.

Agah bey gözleri dolu dolu
" Rabbim'in izniyle sizler için ve kendim için dimdik ayaktayım. Ben müşterilerimle görüştüm. O'nlarda çok üzüldüler. Haklı olarak malları en geç bir hafta içinde teslim etmemi istediler. Bir haftayı geçerse alamayacaklarını ve verdikleri ön ödemeyi geri istediklerini de bildirdiler. Çünkü O'nlar da başka müşterilerine söz verdikleri için şu anda mağdur ve mahcup oldular tıpkı benim gibi...Benim amacım şu anda kendi cebime girecek olan da değil. Binbir emekle kurduğum ekmek teknemin ayakta durması, sizlerin ve ailelerinizin mağdur olmaması, müşterilerimin de mağdur olmaması...Ben bu işten kazanmam ama Rabbim bana başka bir işten kazanç kapısı açar..." dedi metanetli bir şekilde.

" Allah birini bin etsin beyim " diyerek bağırdı hepsi birlikte. Amine akan gözyaşlarını silerek canı gönülden " Amin Amin Aminnnn" dedi kendi duyacağı şekilde.
Agah bey " Amin" diyerek karısına bakınca ağladığını görünce yutkunarak iç çekti.