Sabr-ı Sukut 6. Şeri ( Katre-i Aşk )

Gelecek Bölümden Bir Kesit

🥀🥀🥀

Agah bey " Amine, Beren, Billur sakın ola ki bu atlara binmeye kalkmayın baksanıza biz bile zar zor zapdediyoruz. Siz şu küçük taylara binin ama seyisler başını tutup
çeksin " dedi sürekli kişneyerek ön ayaklarını kaldıran atın dizginlerini sıkarak.

Amine mağrur bir şekilde başını kaldırıp " hangi ata bileceğime ben karar verebilirim Agah bey " dedi meydan okurcasına.

Agah bey karısının ilk defa meydan okuyan tavrına ve diktiği küçük burnuna bakarak " ben seni sınırlamıyorum Amine! Sadece güvenliğin için söylüyorum...! Sakın bu atlara binmeyi denemeye bile
kalkma " der demez Amine bembeyaz şahlanıp duran atı gözüne kestirerek
" çok ön yargılasın Agah beyim " diyerek bir anda kaşla göz arasında eğere ayağını atarak üzerine atladı.

Görümceleri ve Tugay, seyisler, Agah bey şaşkınca kala kalmışlardı.
Şahlanan atı gören Agah bey endişeyle " Amine dikkat et!" Der demez Amine tuttuğu dizginleri ustaca hareket ettirip " hadi bakalım uçalım atım " diyerek adeta uçarcasına giden atla keyifli bir şekilde dönüp kocasına baktı.

Kendine gelen Agah bey atını hareket ettirerek " düşecek şimdi aklını mı kaybetti bu kadın!" Diyerek peşinden yel gibi gitti. Ama o kadar usta biniciydi ki karısı şaşırmadan edememişti. Tugay keyifli bir şekilde gülümseyerek " bu iş çok keyifli bir hal alıyor Beren'im...Ben başka yöne gideyim ki baş başa vakit geçirsin bu iki kara sevdalı. Ben bir tur atıp yanına geleceğim " dedi.

Beren utanarak mahcup bir şekilde başını kaldırıp nişanlısının yüzüne bakarak başını sallayıp " sen bilirsin Tugay " dedi.
" Senin şu Tugay diyen " deyip sustu. Billur gülerek " enişte vallahi babama ve abime söylerim " dedi.

Tugay keyifli bir şekilde " Billur sıra sanada gelir " diyerek yel gibi uçurdu atını.

Agah bey karısının at koşturmasına hayran kalmıştı. " Bu Amine Hatunda daha ne cevherler varmış? Nereden öğrenmiş ki? " diyerek daha da hızlanıp yanına ulaştı.
Amine yanında ki kocasına bakarak
" Ne oldu Agah bey ?" dedi naif sesiyle.

" Sen nereden öğrendin böyle at binmeyi katre çiçeği " diyerek çapkınca göz kırptı.

Amine kocasının yüzüne bakarak
" atına sahip çık baksana benim atıma sataşıyor " dedi.

Agah bey gülerek " ne yapsın eşini istiyor " der demez Amine " eşimi?" dedi naif sesiyle.

Agah bey kahkaha atarak " sen bindiğin atın cinsiyetine hiç bakmadın mı?" Dedi.

Amine " ne bileyim o anda bembeyaz güzelliği büyüledi başka da bir şey düşünmedim " dedi Ahıska'daki beyaz atını düşünerek iç çekti.

" Senin atının adı beyaz yani benim atım karanın eşi oluyor..." der demez Amine " bilmiyordum tamamen tevafuk olmuş... Ama eşi olduğu benim atımı rahatsız edeceği anlamına gelmiyor Agah bey " dedi.
Artık atları koşturmayı bırakmışlardı ve sadece birbirinin etrafında dönüp duruyordu atlar.

Agah bey imalı imalı bakarak " şimdi kara gibi bir erkeğe karından nasıl uzak dur diyeyim. Ben annem gibi gaddar olamam bu konuda...Hem beyaz da senin gibi kocasından kaçmıyor ve kaynanasının sözüyle vicdansızlık yapmıyor... " dedi.

Amine kahkahalarla gülmek istiyordu ama zorla kendine hakim olarak susmayı tercih ederek atını hareket ettirecekken kara ve beyaz söz dinlemez bir şekilde kendilerince oyunlar yapıp duruyordu.

Amine başını sağa sola sallayarak " şu atına sahip çık Agah bey! " diyerek iç çekti. " Nasıl sahip çıkayım karısından ayrılmak istemiyor " der demez Amine " başka dişi ata götür. Senin atında senin gibi hercaidir " der demez Agah bey gülerek " kim ben mi hercaiyim?" Dedi.

" Evet sensin hercai ve ayran gönüllü"der demez Agah bey çapkın bir şekilde karısının atının dizgininden turarak hızlıca çekti.
Amine kocaman açtığı güzel gözleriyle " ne yapıyorsun sen ?!" deyince " sen gel bakalım Amine Hatun! Demek hercaiyim? " diyerek kocaman kolunu karısının beline dolayarak hızlıca kendi atının üzerine çekti karısının çığlıkları arasında.

Nefes nefese kalan Amine " delimisin sen? Ya düşseydim" dedi aklına bebeği gelince " hay Allah ya ben nasıl unutup ata bindim. Tamam hamileyken ata binmenin bir sakıncası yok ama ya düşseydim ya da üzeriden atsaydı " dedi içinden.
Korkarak kocasının koluna sımsıkı tutundu. Keyifli bir şekilde gülüyordu Agah bey " hah şöyle yola gel bakalım Amine Hatun " dedi ve karısını kucağına iyice yerleştirdi. Bir kolunu da sımsıkı ince beline dolayıp
" seninle şöyle biraz baş başa dolaşalım istiyor bu hercai kocan " diyerek çiftçilik arazisinin dışına çıktı.

Amine kocasının yakınlığıyla tamamen bir tuhaf olmuştu. Âdeta birbirlerine yapışmış gibilerdi.
Kocasının tam karnının üzerinde duran kocaman eline bakarak
" bilmiyor daha baba olacağını ama tamda evladının üzerinde tutuyor elini " dedi içinden.

Aklına gelenle " ama biz beyazı öylece bıraktık ya kaybolursa " diyerek iç çekti " bir şey olmaz o buralara alışkın hem seyisler alır onu " diyerek atını hızlandırınca Amine düşme korkusuyla ve yavrusuna zarar vermemek için " yavaş lütfen koşturma atı " dedi.
Agah bey inatla koşturunca çığlık attı
" dur yalvarırım! " diye.

" Niye durayım ki Amine Hatun? Biraz önce fırtına gibi at koşturan sen değil miydin?" dedi başını karısının omuzuna dayayarak " bendim ama şimdi iyi hissetmiyorum kendimi " diyerek başını kocasına çevirip
" ne olur koşturma atı " dedi masum bir şekilde. Agah bey karısının masumluğuna kıyamayarak " tamam o zaman ama çok değişken davranıyorsun bu aralar... " dedi.

Amine " hamilelikten öyleyim " dedi içinden kocasının gözlerinin içine bakarak. Agah bey koynunda dayalı karısının güzelliğine özlemle bakarak
" ormanlık alanın içerisinde çok güzel tenha yerler var. Derede var " dedi.

Amine anlayamayarak " nasıl yani ne alaka ?" Der demez Agah bey gülerek
" Amine hatun sen kaynanın gelini değil misin? Yol göstericin ve kocandan korkuyucun da o değil mi?" Dedi.

Amine gözlerini kısarak " ne demek oluyor bu şimdi" dedi şaşkın bir şekilde " anlatmadı mı, öğretmedi mi kaynanan sana vaktiyle babaannemlerden, halamdan kaçarak babamla nerelerde buluştuklarını ve nerelerde banyo yapmak zorunda kaldıklarını" der demez Amine kıpkırmızı olmuş bir şekilde " bunun benimle ne alakası var? " dedi.

Çapkınca bakan Agah bey " ne alakası var gidince görürsün ne de olsa bir hercaiyim değil mi ama?" der demez Amine yutkunarak " geriye dönelim. Merak ederler " dedi kekeleyerek
" olmaz asla izin veremem bir hercai olarak " dedi.

🥀🥀🥀🥀

Neler oluyor acaba?

Agah bey ne yapıyor böyle 😊?

Sizce Agah bey dileğine kavuşa bilecek mi yoksa yine yarı yolda mı kalacak ?😁

Biraz eğlenelim tahminin beş veya altı bölüm sonra hızlı bir geçiş yapıp Amine'nin doğumuna gireceğim ve ondan sonra olanlar olacak 😭