Gerçekler - 4 / 77

1.5K 214 521
                                    


Hadi bakalım canlar satır aralarında ki yorumlara... Bu dava hepimizin... Hiç olmazsa bizlerde zulme böyle tepki koyup mücadele edelim.

500 yorum sınırı dolarsa yeni bölüm gelir inşallah. Saatlerdir yazıyorum sizlerde tepkinizi koyun...

🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿

Agah bey, onurlu ve zeki bir Müslüman Türk erkeği olarak " bu aksan Ruslar'a benziyor !" Deyip camdan dışarı baktı. Sarışın iki erkek vardı. Mağrur bir şekilde " Amine sen ve ailen hemen alt katta ki sığınağa inin ben bunların hesabını vereceğim!" Dedi.

Amine ağlayarak " inmeyeceğiz biz Agah ! Zaten yaşayan ölü misali olduk! Şayet öleceksek ölelim...! Bu toprak bizim soydaş ve dindaşımız, dede toprağımız o kefereler de kim oluyormuş?! Bizi buralardan da sürecek değiller ya...! En fazla öldürürler...!" Deyip vakur tavrıyla " asıl sen ve ailen inin sığınağa ki, bizim yüzümüzden başınız belaya girmesin...!" Dedi.

Agah bey karısının gözlerinde yiğit bir hatun gördü. Korkmuyordu karısı hatta tüm Ahmedov ailesi korkmuyordu, çocuklar bile. Habil dimdik durup
" şehit abilerim o keferelerden korktular mı Agah abi?! Sakladıklar mı ?! Bize yakışır mı Türk toprağımız da saklanmak...! Elbette gelecekleri varsa görecekleri de var...!" Dedi.

Agah bey karısının elini tutup
" hamilesin sen Amine !" Dedi.

Amine kocasının elinden kurtulup
" evet hamileyim ben Agah! Ama hasta değilim ben! Sağlamım çok şükür!" Deyip ağlayarak " benim binlerce soydaşım hamile halleriyle bile neler yaşadılar... ! Ben kalmayacağım...! Yıllardır olduğu gibi bu kefelere karşı dimdik duracağım...! Biliyorum ki ölürsem şehit olma umudum var...! Ve bu benim için de büyük bir onurdur...!" Dedi.

Agah dede bastonunu yere vurarak
" Agah oğlum gelin kızım doğru der...! Benim üç tane evladım ve kızımın nişanlısı da bu kefelere karşı mücadele ederlerken şehit oldular...! Gelecekleri varsa görecekleri de vardır...!" Dedi.

Agah bey başını sallayarak " Beren, Billur sizler bizlerin beylik silahlarını alıp gelin hemen... Bende niyeti ve karakolu arayıp durumu haber vereyim ki... İki ülke arasında büyük bir diplomasi krizine yol açılmasın...!" Dedi.

Mercan tüm bu olanları olduğu yerden izliyordu. Kapı yine peş peşe vurulmaya başladı. Silahlar gelince hepsi birer aldılar. Agah bey tam kapıyı açmaya gidecekken iki el silah sesi ve kapı açılma sesi duyuldu. Agah bey gitmekten vazgeçip koca bedenini hekesin önüne alıp beklemeye başladı.

Daniel ve general babası ellerinde silah salona girdiler. Ama salonda ki erkeklerin hepsinin elinde silah vardı ve namlu kendilerine bakıyordu. Daniel alayla " vah vah !" Deyip ileride elimde silah bir savaş kraliçesi gibi dikilen Amine'ye bakıp " Amine !" Dedi gözleri dolu dolu sesi titreyerek.

Agah bey kükreyerek " sakın karımın adını ağzına alma ahmak !" Dedi.
Ama Daniel sadece Amine'ye bakıyordu. Babası oğlunun bu Türk kızına olan zaafını çok iyi biliyordu. Oğlu bu kızı görünce herşeyi unutuyordu. Zalim general Matta'nın oğlu zalim yüzbaşı Daniel bu kıza karşı zayıflıyordu. Ne utanç verici bir durumdu bu böyle?! Yüzbaşı Daniel korku salmış bir Rus üst düzey askeriydi... Onca zorlu savaşlara girmişti ama kalbi ile girdiği savaşı kaybetmişti. Daniel artık ruh sağlığı bozuk bir askerdi. Bu yüzden ordudan da atılmıştı. General Matta biricik evladı için kalkıp gelmişti buralara kadar. Malı mülkü çoktu ama tek evladı iyi değildi.

Daniel kimseleri duymuyordu görmüyordu " Amine !" Dedi yine gözlerine inanamaz gibi.

Amine mağrur bir şekilde öylece dikiliyordu bu adamı öldürecekti ve halkının ahını az da olsa alacaktı. Agah bey daha fazla dayanamayarak " kes sesini!" Deyip öne doğru atılınca general babası Matta silahını Agah beye doğrultunca Kamuran ve Agah dede ve Amine silahlarının emniyetini açtılar. Arkalarından da Habil ve Tugay silahlarını tam enselerine nişan alıp
" siz kimin meydanında at koşturacağınızı sanıyorsunuz!" Dedi Habil.

Sabr-ı Sukut 6. Şeri ( Katre-i Aşk )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin