TEXTİNG (+18)

13.BÖLÜM

Ali Bebişim: Alçin ne yapıyorsun canım?
Alçin: Pardon beyfendi tanışıyor muyuz? Uzun zamandır bu numaradan mesaj almamıştım.
Ali Bebişim: Acaba neden ? Kızım daha dün yanındaydım. Hastasın diye gelip sana bakmadım mı ? Pis nankör.
Alçin: Şimdi ben sana benim yanıma gelmedin mi dedim ? Mesaj atmadın dedim.
Alçin: Nankör köpek sen geldin de sanki babanın hayrına geldin. Geldin zıklandın gittin. Hastaydım.
Alçin: Dokül bakalım ne istiyorsun?
Ali Bebişim: Yurt dışına gideceğim.
Alçin: Gelirim seninle.
Ali Bebişim: Yok ben onu söylemeyecektim.
Alçin: Ne söyleyeceksen söyle. Geveleme ağzında.
Ali Bebişim: Şahap ' a yardım et.
Alçin: Ne konuda?
Ali Bebişim: Bir şifre çözmen gerekiyor. İnat etme gel sen de katıl bize. Zaten iki iştir bize yardım ediyorsun.
Alçin: O işi unut Ali. Ben Şahap'ı sevmiyorum. Beni ürkütüyor. Bu sefer de yardım ederim ama üçncüsü olmayacak.
Ali Bebişim: Neden Şahap'ı sevmiyorsun?
Alçin: Sen neden seviyorsun ? Gıcığın önde gideni. Kabul kibar ve yakışıklı ama bu ürkütücülüğünü örtmüyor. Sempatik olduğunda bile sanki seninle oynuyor. Benden zeki olan insanları sevmiyorum.
Ali Bebişim: Burdan aptal olduğum sonucunu mu çıkarmam gerekiyor?
Ali Bebişim: Ve Şahap mükemmel bir insan. Karekteri gayet güzel. Ama ürkütücü olduğunu kabul ediyorum.
Alçin: Hayır aptaldeğilsin . Sadece bana göre aptal kalıyorsun.
Ali Bebişim: Dönunce seninle görüşelim kim aptalmış görelim.
Alçin:Görelim bebeğim. Daha önce benim daha zeki olduğumy görememen bile aptal olduğunun göstergesidir.🖕
Ali Bebişim: Hııı... Buna anca gülerim.
Ali Bebisim: Ben numaranı Şahap'a verdim. O sana haber verecek.
Alçin: Tamam bebek kendine ordan bir kız bul sonra evde kaldı demesinler.
Ali Bebişim: Hııı benim etrafım kız kaynıyor. Görüşürüz.
Alçin çevrimdışı
Ali'yle konustuktan sonra bilgisayarımı açtım. Haftasonu olmasına ve hasta olmama rağmen çalışan ben , seni tebrik ediyorum. Bir de patroncuğumuzun başka işlerini yapacağım. Hem onun yuzünden yaralanmıştım bir de onun işlerini yapıyordum. O da yetmezmiş gibi şirket işi olmayan işlerini de yapıyordum. Telefonuma gelen mesaj sesini umursamadan çalışmaya devam ettim. Ama üst üste gelen mesaj sesleri sinirlerimi tepeme çıkardığı için sinirle telefonu elime aldım. Diğer numaramdandı Hazer'e mesaj attığım. Bu hattımda sadece Beethoven'le konuşuyordum artık. Ama mesaj atan Hazer'di. Şaşırmıştım ama umursmadan mesaj kutusuna girdim. Ve şerefsizin mesajlarını okumaya başladım.
Hazer: Bengi ne zamana kadar devam edecek bu?
Hazer: Bir daha konuşmayacak miyız?
Hazer: Özür dilerim tamam mı? Çok pişmanım .
Hazer: Söylediklerim ve yaptıkalarım için özür dilerim. O gün çok içmiştim ihaleyi kaybettiğimiz için.
Hazer: Ne olduğunu bile hatırlamıyorum. Sadece sabah yataktaydık.
Bengi: Hangi yüzle bana yazıyorsun?
Bengi: Kaç hafta olmuş daha yeni mi açıklama gereği duyuyorsun?
Bengi: Tüm samimiyetimle sana geldim. Sana seni sevdiğimi söyledim.
Bengi: Bana umut verdin. Sonra hicbir şey olmadığımızı söyledin.
Bengi: Seni sevmem gururumu ayaklar altına alacağımı göstermez.
Bengi: Sen aramızda bir şey yok dedin ben de gittim.
Hazer: Biliyorum ne yaptığımı, seni nasıl üzdüğümü . Ama lütfen bir şanş daha istiyorum.
Hazer: Sadece bir kez daha deneyemez miyiz?
Bengi: Sen beni aptal mı sanıyorsun Hazer? Bunca hafta hicbir şey yazmadın. En son konuşmamızda bana oruspu dedin.
Bengi: Ve şimdi bu işin içinde bir şeyler olmadığına inamamı mı istiyorsun?
Hazer: Gerçek bu . Açıkcası hep senin yazacağını düşündüm.
Hazer: Gururuma yediremedim bana şerefsiz , pezevenk diyişini.
Bengi: Ha yani ben sana pezevenk diyince sen bana yazmıyorsun ama sen bana oruspu diyince sana yazmamı bekliyorsun.
Bengi: Bu dünyadaki tek gururlu sen misin?
Hazer: Bak seni anlıyorum. Ama gerçekten pişmanım.
Hazer: Bu görüsmediğimiz zamanda sana alıştığımı anladım. Seni sevdiğimi anladım.
Bengi: Oyun yapmayı kes Hazer.
Hazer: Lütfen bana inan seni seviyorum. Sevgin beni mutlu ediyor.
Hazer: Bu sefer ben bir şans istiyorum. Lütfen Bengi. Bence bu kadar hatrım vardır.
Bengi: Bak bence sallıyorsun. Ama sevgiye saygı duyarım.
Bengi: Seninle barışmak istediğimi zannetmiyorum. Seni engelleyeceğim. Seviyorsan umutlanmaman için.
Hazer: Hayır lütfen. Bana bir şans ver. Ben seni görmeden sevebiliyorsam sen de beni affedebilirsin.
Hazer: Sadece denemek istiyorum.
Hazer: Cevap vermesen de olur sadece oku mesajlarımı lütfen.
Bengi: Ne halin varsa gör.
Hazer:  Bu hikayeden ikimiz de mutlu çıkacağız. Emin olabilirsin.
Yarabbim ben adama neden güvenemiyorum? Sanki heran bana ihanet edecek gibi bir hali vardı. Umarım pişman olmam engellemediğim için. Mutlu olan kalbimin sesine kulak vermek istemiyordum. Hazer birinden af dilenecek bir insan değildi. Acaba benim kim olduğumu mu öğrendi ya da öğrenmek için mi bunları yapıyordu? Kafam baya karışmıştı. Bir taraftan Hazer bir tarftan Beethoven ... Beethoven'nin aklıma gelmesiyle kalbim bu sefer huzursuzlukla doldu. Ona ihanet etmişim gibi hissediyordum. Düşüncelere dalmışken telefonuma gelen mesaj sesiyle kendime geldim. Elime aldığımda mesaj atan bir numaraydı.
0542*** ** **: Bu akşam o gün geldiğin evde saat yedide buluşacağız. Şahap AKKOR
Lanet herif insan bir merhaba der değil mi? Allahım kendimi boğmak ostiyorum şu adamla aynı ortama girince. Yine de patronum olduğunu kendime hatırlatıp sakinleşmeye çalıştım. Derin nefes bir nefes alıp numarayı Drakula diye kaydettim.
Alçin:  Tamam Şahap Bey.
Diyerek telefonu koltuğa attım. Hazırlanmaya başlamaya karar verdim. Uzun bir gece olacaktı belliki.

Evet yeni bölüm. Sizce Hazer samimi miydi? Bölüm nasıldı? Eklemek istediğiniz bir şey var mıydı?