Başlama Tarihi: 24/07/2022
Paparazziler artık bizi itmeye başlayınca Harry sinirlenip bağırmaya başladı.
"Bizi iteklemeyi kesin ve hemen ondan uzak durun." Daha sonra yanımdaki paparazziye parmağını doğrultup, "Bir daha ona dokun bak bakalım ne yapı...
Bölümü uzun süre beklettiğimi biliyorum fakat ilham konusunda sıkıntı yaşadım dkdhkdhd. Ayrıca bu bölüme bir şarkı bulamadım o yüzden istediğiniz şarkıyı dinleyebilirsiniz. Yorumlara bu bölümü okurken hangi şarkıyı dinlediğinizi yazarsanız çook mutlu olurummm. İyi okumalar dilerim canlarım.
ʕ •́؈•̀ ₎➪ʕ •́؈•̀ ₎➪ʕ •́؈•̀ ₎➪ʕ •́؈•̀ ₎
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
12 Mayıs 2019 Harry Styles
PART 1
Bugün birkaç şarkı kaydetmek için stüdyoya gelmiştik. Şarkılar daha tam oturmamıştı fakat sözlerin nasıl oturduğunu anlamak için şarkıların hazır kısımlarını kaydediyorduk.
Stüdyodan kendimi dışarı attığımda uzun beyaz koridorda küçük demir sandalyelerde oturan Ayana ve Jeff ile karşılaştım. Ayana yine elleri ile oynuyordu ve bu sefer elleri kızarmıştı.
Ellerini tutup ayağa kaldırdım. Genelde strese girdiğinde ellerini kaşırdı. "Ellerine ne oldu?" Kaşlarımı çatıp ona baktım. Elleri kıpkırmızıydı.
"Anneannem geliyor. O yüzden biraz stresliyim. Ayrıca hamile olduğumu da bilmiyor onu da söylemem gerekiyor ve seni de tanıştırmam gerekiyor. Ve yeni bir eve çıkmam gerekiyor çünkü anneannem artık benimle kalacak ve şu anki evimde bir tane bile misafir odası yok. Tanrım çok stresliyim."
Nefessiz konuştu. Tek nefeste üç cümle kurdu. Kadın resmen üç saniyede Monica Geller'a döndü. "Tamam ev işini bana bırak. Ayrıca anneanneni havaalanından da alabiliriz. Ve anneannenle tanışmak benim için bir onurdur."
"Gerçekten mi? Bu çok güzel olur çok teşekkür ederim Harry. Sen olmasan ne yapardım hiç bilmiyorum." Ona önemli olmadığını söyledim.
Çünkü böyle şeyler için de artık beni arayabilirdi. Ona seve seve yardımcı olurdum. Ayrıca şunu söylemeliyim ki Ayana'nın yavaş yavaş karnı çıkıyordu. Bence bu çok tatlıydı çünkü bebek iyice kendini belli etmeye başlamıştı.
Ben stüdyo da şarkı yazarken Ayana ise telefonundan Candy Crush oynamaya başlamıştı. Yarım saat sonra sıkılıp yanıma gelmiş ve ne yaptığıma bakmıştı.
"Bence bu söz buraya olmamış. Ayrıca da çok karmaşık duruyor. Kelimelerin yerlerini biraz değiştirip gramere uyarla."
Ayana şarkı yazmada o kadar yardımcı oluyordu ki. Benim yazarken fark etmediğim kelime hatalarını ve cümle yanlışlarını bulup gösteriyordu.
Tabii bu biraz sinir bozucuydu çünkü siz sevdiğiniz bir işi yaparken birinin size durmadan karışması ve yanlışlarınızı düzeltmesinden rahatsız olursunuz değil mi?
Tanrım üstelik yanlışlarımı göstermekle de kalmıyor bunları nasıl düzeltmem gerektiğini de söylüyor.
Jeff sinirlendiğimi anlamış olmalı ki Ayana'yı gezdirecek birini buldu ve Ayana'yı odadan çıkarttı. Daha sonra yanıma oturdu.
"Tanrım neden sinirlendiğimi bile bilmiyorum. Onu üzmek istemiyorum ama şarkı yazarken sadece kendi başıma bu işi yürütmek istiyorum. Bütün hataları kendim bulmak istiyorum ama o beni bir saniye bile yalnız başıma bırakmıyor."
"Çünkü sana değer veriyor ve yardım etmek istiyor. Sen ise saçma sapan hemen çözülecek konular için sinirleniyorsun. Sana değer veriyor Harry. Biliyorum sende ona değer veriyorsun. Yapma bunu kendine. Onu ilk gördüğün an zaten ondan etkilendin. Seviyorsan ona söyle. Hislerinden bahset."
Konu dakikalar içinde kapandı. Kalın hırkamı alıp merdivenlerden aşağı indim. Yanımdan hızla bir kız geçti.
Sonra aynı hızla geri döndü. Söylediklerini algılayamamıştım. Ta ki onu yerde kanlar içinde görünce, hayatımda en çok korktuğum ve kesinlikle hatırlamak dahi istemeyeceğim anı yaşıyordum.
