39

1.3K 129 25
                                    

Ertesi gün olmuştu ama ne Kadir gitmek istiyordu ne de Remzi git demişti. O bir şey demeyince Kadir de sesini çıkarmadı. Eve gidip tek başına delirmek istemiyordu.

" Abi hastaneye götürmeyecek miyiz bu abiyi?"

" Götüreceğiz tabi. Önce bir karnuni doyursin adam."

Oldukça yavaş yaptı kahvaltısını Kadir. Gitmek istemiyordu giderse bir daha dönecek cesareti bulamayacağının farkındaydı.

" Kadir, şansuna küs yollar açılmamuş daha. Bekliyacesun bugünde."

" Size de yük oldum."

Remzi'nin kaşları çatılmıştı.

" Ali bak hele ne diy bu uşak. Saçma saçma şeyler demeyesun öyle."

Çalan telefonla içeriye koşturmuştu Ali.

" Manitosu arıyor. Bir türlü tanışturamadu gittu. Ama bağa kalursa çirkindur kız. Utandığına böyle yapıyor."

Remzi kardeşinin ardından dedikodusunu yaparken keyiflenivermişti birden. Ne çok seviyordu konuşmayı. Bazen hararetleniyor, bazen kızıyor, bazen kahkaha atıyordu konuşurken.

Sanki olayları yaşıyormuş gibi karadeniz ağzıyla anlatırken, Kadir hipnoz olmuş gibiydi. Eğer kendini dışarıdan görse alnının çatından vururdu bir erkeğe bu denli kitlendiği için.

" Ya işte benum anam buni duyar duymaz tüfeği kaptuğu gibi fırladı sokağa. Kıçından mıhladu dürziyi."

Mavi gözleri kısıldı kahkaha atarken. Güneşten yanmış tenine değdi Kadir'in bakışları. Yaz kış demeden açık denizde olmaktan teni kararmıştı. Kemikli uzun burnunu kırıştırdı Remzi, bakışları hemen oraya çevrildi Kadir'in.
Sağ eliyle bir kulağını kaşıdı, hemen gözü oraya dönüverdi.

Remzi ne yapsa Kadir'in yakın kadrajına giriyordu. Çok tanıdıktı bunlar. Kadir'in beyni zonkladı birden. Eli başına gitti.

Başında hissettiği ikinci elle elin değdiği yer karıncalandı.

" Kadir? Bir şey mi oldu? Başuni mi ağrıttum?"

" Yok hayır, birden başım döndü."

" Yat diydum ama sanki başcavuşun eşeği anırıyor. Sakalumuzda var niye dinlemiyorsun anlamiyrum."

Remzi onun uzanmasını sağlarken eli Remzi'nin sapsarı olan kirli sakalına sürtündü. Yutkundu Kadir.

Bir şeyler hissediyordu. Yıllardır hissetmediği, en derinine gömdüğü şey canlanıyordu.
Kadir işte o zaman dehşete kapıldı.

Ergenliğinden beri kendini, cinsel yönelimini o kadar bastırmıştı ki cinsel şeyler hissedemez olmuştu. Tek bir kere bile orgazm olmamıştı. Korkudan elini organına atamadığı zamanları biliyordu. Kadir o zamanlar hıçkıra hıçkıra ağlardı.

Taciz olayı onda büyük bir travma yaratmıştı. Kimseye söylememişti bunu. O zamanlar cinsel yöneliminden bile sadece rehberlik hocası haberdardı. Babası bile bilmiyordu. Ve babasının sözlerinden sonra bir tek hislerini köreltmeye adamıştı kendini.

Hormon bozukluğu yüzünden kemikleri yeterince gelişmemişti. Unutkanlığı had safhadaydı. Ergenliğe herkesten daha erken girmişti.

Tedavisi ilerledikçe spor yaptı Kadir. Biçimsiz vücudunun kas kütlesini arttırdı. Göğüsleri hala bir erkeğe göre büyük olsada her geçen gün daha da düzeldi.

Feminenlik harcadığı ilk şeyiydi. Zaten ergenliğin bitimiyle içindeki bu istekte körelmişti.

Çoğu şeyi unuttu Kadir. Bu sağlıksız bir durum olsa bile işine gelmişti Kadir'in.

İlk başta gelen mesajları algılayamamasının sebebi de bu unutkanlıktı zaten.

Ama unutamadığı üç şey vardı.

Lisede bir erkeğe aşık olması.

Onun tarafından tacize uğraması.

Ve babasının doktor odasında söyledikleri.

İşte bunlar hafızasının derinine gömemediği üç şeydi. Hayatını belirleyen üç şey.

Şimdiyse sanrısı her şeyi altı üst etmişti Bunca yılın çabası hiç olmak üzereydi.

Artık hissediyordu.

Remzi'ye dokunduğunda içindeki kelebeklerden daha fazlasını hissediyordu. İnsanları harcaya harcaya gizlediği en büyük sırrı ortaya çıkıyordu.

Cinsel yönelimi yine hayatını alt üst etmek için kendini hissettirmeye başlamıştı. Kadir'in başı yere eğildi. Etrafında dövüp sövecegi ibneler yoktu.

Odadaki tek ibnenin kendisi olduğunu farkettiği an bedeni alev aldı. Yakalanmaktan korktu.

Remzi Kadir'in kabusunu gerçeğe çevirmişti.

DOĞUR KENDİNİ _GAY- TamamlandıWhere stories live. Discover now