ch-30

1.5K 169 317
                                    


hadi yine iyisiniz bu bölüm düzyazı var😚

hyunjin:
bebeğim
saçlarımı boyamalısın
lütfen

felix:
boyayalıımm
hangi renk yapacaksın

hyunjin:
sen seçiceksin benim için
olur muuu

felix:
ama ya beğenmezsenn

hyunjin:
senin yaptığın bir şeyi beğenmemem imkansız

felix:
tamam o zaman boya alıp sana geliyorum ben

hyunjin:
tamam meleğim dikkatli gel💖

felix:
tamammm

felix pov
saç boyasını seçtiğim gibi marketten dışarı attım kendimi. açıkcası seçmesi zor olmuştu. hyunjin'e her şey yakışacağı için benim onda en sevdiğim rengi seçmiştim. sarı saçları ona çok yakışıyordu ama yakışan başka bir renk varsa o da siyahtı. tamamen başka birisine dönüşüyordu.

kapısının önüne geldiğimde zili çalmış, üşüyen ellerimi cebime sokmuştum. çok bekletmeden kapıyı açan sevgilimin kolları arasına hiç beklemeden girmiştim. burnuma dolan kendi kokusu gülümsememi sağlarken beni kendinden ayırıp yüzümü görecek kadar uzaklaştırdığında dudakları çillerimin üzerine kapanmıştı bile.

bu kadar güzel sevilmeyi hak edecek ne yaptığımı çok düşünüyordum. çillerimi öptükten sonra burnuma da öpücükler kondurup geri çekildi. iki avucu da soğuktan kızarmış yanaklarıma çıktığı gibi onları sıktı. dudaklarım baskıyla öne doğru çıkmış, büzülmüştü.

"yemek istiyorum seni." bunu dedikten hemen sonra dudaklarıma yapışması da beni kucaklayıp içeri taşıması da bir olmuştu. hâlâ kapıda dikildiğimizi beni içeri taşıdığı an fark etmemde ayrı bir olaydı.

kucağında beni salona doğru taşırken dudaklarımızı bir türlü ayıramıyorduk. çok güzeldi, kokusu zaten ayrı mayıştırıyordu beni. sırtımı duvara doğru yasladığında dudaklarımızı bir saniyeliğine ayırıp nefeslenmiştim. hiç ayrılmak istemiyor gibi hemen dudaklarımı tekrar dudaklarının arasına aldığında kendimi onun kontrolüne bırakmıştım. bir eliyle beni sıkıca tutarken boştaki eli yavaşça belimi okşuyordu.

üst dudağımı dudakları arasına almış, emiyordu. arada ısırdığını dudağımın sızlamasından hissedebiliyordum. sanki o da acıdığını hissediyormuş gibi tam ısırdığı yeri diliyle yalayıp minik öpücükler konduruyordu. omzundaki elim saçlarına giderken hafifçe çekiştirdim. açıkcası her beni böyle sevdiğinde kalbim deli gibi atıyordu. sanki ilk öpüşmemiz gibiydi, hepsi benim için yeniydi ve öyle olacaktı. sevgimin, birbirimize olan sevgimizin sonu gelmeyecekti.

ağzımda hissettiğim diliyle derin bir nefes alırken, ilgilendiğim alt dudağını emip çekiştirdim. dudağımda hissettiğim acıyla ağzımdan ufak bir inilti kaçtı.

dudaklarımızı hemen ayırıp belimdeki elini dudağıma çıkaran sevgilime biraz oyun oynasam fena olmazdı sanırım.

"canını mı yaktım meleğim? özür dilerim, iyi misin?" parmağı kanayan dudağımın üzerinde gezerken dayanamamış minik öpücükler kondurmaya başlamıştı. bense dudağımı büzmeye devam ediyordum. "özür dilerim, özür dilerim." son bir kez öptükten sonra beni kucağından indirmiş duvarla aramdan çekilip elimi tutmuştu.

aşıklar durağı, hyunlix ✓Where stories live. Discover now