-yetmişiki-

9.7K 706 322
                                    

"Bazen insanın kalbini bazı şeylerin son kez olduğunu düşünmek yakar albayım. Son bakış, son sarılış, son veda ediş... Bazen bunların son kez olduğunu düşünmek mahveder insanı. Yakar, yıkar, yok eder."

°°°

İnsanlar vedalardan nefret ederdi. Çünkü vedalar insanın kalbini alır götürürdü. Kalp veda edilen kişiyle beraber giderdi. Eğer son veda ise o kalp bir daha hiç gelmezdi. Ama eğer daha edilecek çok vedanız varsa o kalp geri gelirdi.

Kahve fincanımı sehpanın üzerine koyarken istemsizce esnedim. Saat geç olmuştu ama yaklaşık 3 haftadır zaten geç yatıyordum. Asrınlar göreve gideli tam 3 hafta olmuştu. Bu üç haftada asla ama asla konuşmamıştık onlarla. İletişimi tamamen kesmiştik. Yine de bir umut gece yarısına kadar bekliyorduk belki ararlar diye.

Eda telefonunun ekranını kapatıp ayağa kalktı. Ceyhun gitmeden önce ona içinde bir sıkıntı olduğundan bahsettiği için 3 haftadır Eda endişeliydi. Sürekli Kemal abinin odasına gidiyor, ondan haber almaya çalışıyordu.

"Ben çok korkuyorum ya." diye mırıldandı. 3 haftadır gözleri dolu doluydu. Dalgındı, sürekli tırnakları ile oynuyordu. Eli sürekli kolyesine gidiyor, durmadan dudaklarını kemiriyordu.

Geçirdiğimiz 3 haftada bana hikayesini anlatmıştı. Özbeöz dayılarının gözlerini bile kırpmadan onun yanında babasını nasıl öldürdüklerini anlatmıştı.

Burukça gülümsedim ve elini avuç içime aldım. "Endişe etme. Allah'ın izniyle sağ salim gelecekler."

Burukça gülümsemekten başka bir şey yapmadı. 3 haftadır ben okulda olmadığım sürece Eda ile yan yanaydık ve sürekli birbirimize destek oluyorduk. Daha doğrusu ben ona destek oluyordum çünkü o fazlasıyla endişeliydi. Bu haldeyken beni düşünemezdi.

"Ben odama gideyim artık." diyerek ayaklandı. "Uyumam gerekiyor artık."

Hafifçe başımı sallayarak onayladım onu. "Peki. İyi geceler."

"İyi geceler."

Dinlenme odasından çıktığında beni tek bırakmıştı. Eda 3 haftadır yaşamıyor gibiydi. Normal halinden eser kalmamıştı. Normalde tüm endişesini, üzüntüsünü içinde yaşayan kız şu anda her duygusunu dışarıya yansıtıyordu.

Günlük olarak Ceyhun'un annesi ile konuşuyordu. Fatma teyzeye bilgi vermeye çalışıyordu. Çok bir şey bilmese de bildiği kadarını anlatıyordu.

Ceyhun annesine ve babasını aramadan gitmişti. Gerçi buna vakitleri de olmamıştı. Lojmandan geldikleri gibi hazırlanıp çıkmışlardı.

Fatma teyze de Ceyhun'u çok merak ediyordu. Eda olmasa belki de şimdiye çoktan buraya gelmişti.

Koridordaki hareketlenme ile birlikte kaşlarım çatılmıştı. Odama gidip üzerime kabanımı aldıktan sonra dışarıya çıktım. Askeriyenin kapısında gördüğüm tim yüreğimi hop ettirirken anında gözlerim dolmuştu çünkü Asrın'ı gerçekten çok özlemiştim.

Yazardan

Sare tam gözlerini kapatacağı sırada koridordan gelen seslerle yataktan çıktı. Pijamalarının üstünde olmasını umursamadan odasından çıktığında koridordaki askerler dikkatini çekmişti.

"Göktuğ Timi dönmüş ama Şahin Timi hâlâ dağlardaymış."

Sare duyduklarını idrak ettiği anda hızla askeriyenin kapısına yöneldi. Koşar adım bahçeye çıkarken Şubat soğuğuna aldırmıyordu. Üzerinde incecik pijama takımı vardı sadece ama o an soğuğu düşünecek değildi.

SEVDA -Tamamlandı-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin