22. ☘︎Kalbini en değerli yer de-☘︎

273 41 63
                                    

Bugün yüzüme vuran güneşin ışıklarıyla gözlerimi aralamıştım. Öyle güzel tülden ışığını geçiriyordu ki uyanmamak elde değildi. Esneyip açılmak için popomu geriye doğru itip yatakta gerinirken kollarıma sarılan kolları ve popomun yumuşak bir şeye çarpmasını hissettim.

Ellerim karnımda ki ellerin üstünü bulurken, başımı arkama doğru çevirdim. Arkam da mışıl mışıl uyuyan aşkımı görmemle ona doğru yavaşça dönüp aşağı doğru kayarak tişörtünün yakasını çekiştirip burnumu göğüs kafesine gömmüşttüm.

Akşam benimle kek yapıp 3 saatin ardından yemeklerimizi yeyip yaptığımız kekimizi yememizle isim şehir gibi bir kaç oyun oynamıştık. Daha sonra ben beni arayan jungkook'la konuşurken o ise işleriyle ilgilenmiş, saat akşam 10 a kadar böyle vakit gecirmiştik.

Saat 10 olmasıyla ben odama uyumaya gelirken o da hala işleriyle uğraşmaya devam ediyordu. Buraya ne zaman geldiğini bile bilmiyordum, demek ki o kadar derin uyumuştum.

Elleri kıpırdanıp aşağı kaydığım için omzuma baskı yapmasıyla iyice vücuduna gömüldüm. Kollarım beline sarılıp, tenine bir kaç öpücük bırakmaya başlamamla kıpırdanmaya başlaması bir olmuştu.

Tabi bu sırada dudaklarımı tenine değdirmeyi ihmal etmeden tenine öpücük bırakıp bacağımı oyuncu bir hareketle üzerine koymuştum. Gözleri açılacak gibi olan yakışıklımla burnumu tenine sürmeye başlayıp saniyeler içinde gözlerini açmasını sağlamıştım.

Başımı ona doğru kaldırıp anlamaz bakışlarla etrafa bakan adamı görmemle elimi aramızdan çıkartıp avcumu dudaklarına ve burnuna sürtmeye başladım. Bunu yapmamın hemen ardından başını yorganın altını görecek şekilde eğip uyku sersemliğine zar zor beni fark etmişti.

"Çiçeğim." boğuk ses tonu elimi yüzünden uzaklaştırmamı sağlarken etkilendiğim için kendime hakim olamadan titremiştim.

Boğuk ses tonu etkilenmemi sağlayan, hayat veren bir ses tonun da idi.

"Hımm~" diyerek kıpırdanıp elimi tekrar aramıza sokmamla ayılmak için yüzünü sıvazlamıştı.

"Sen orada ne yapıyorsun?" ayıldıktan saniyeler sonra bana tekrar bakıp soru sormasıyla omuz silkip bacağımla kalçasına baskı yaptım.

"Bir şey yapmıyorum~ burada havalar çok sıcak kılçık biliyorsun sıcağı seviyorum." diyerek onu cevaplamamla koltuk altlarımdan tutup beni yastığa kadar çekerek yüzlerimizi bir yapmıştı.

"Sen mi sıcağı seviyorsun? Terlemişsin Jimin." konuşurken alnıma yapışan saçlarıma elini koyup geriye doğru yatırıyordu.

"Kokun çok güzel~" onun dediği ile uyuşmayan bir cümle kurmamla terleyen saçlarımdan bakışlarını çekerek bana bakmıştı.

"Sen daha güzel kokuyorsun minik manolyam." deyip elini hafifçe yanağıma koyup parmaklarımla tenimi okşamaya başlaması ile yaklaşıp dudaklarını dudaklarımla kenetledi.

Hafifçe ıslak dokunuşlarla hem alt dudağımı emip hem de üst dudağımı yavaşça emmesiyle ben de güzel dudaklarına öğrendiğim gibi karşılık verdim. Saniyeler içinde ıslak bir sesle dudaklarımdan ayrılıp tenimi yakan dokunuşlarına devam ederken güzel sözlerinden beni esirgememişti.

"Bana güzelliğinle, zarafetinle, güzel ışıltınla güzel bir sabaha uyanmamı sağladığın için sana minnettarım. Güzel dudaklarından sabah öpücüğü alabilmek benim için güzel bir hediye." dedikten sonra alnımı öpmüştü.

Ben ise sözleri ile mest olmuştum.

✾✾✾✾

Geldiğimiz alanla heyecandan avuçlarım terlemiş iken kalbim pır pır atmaya başlamıştı bile. Beni kahvaltıdan sonra dediği gibi kayıt yerine getirmişti ve burası benim oldukça heyecanlanmamı sağlamıştı.

HeartfeltHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin