Alisya: Ya kızım çilek reçeli istiyorum.
Alisya: Ve evde bitmiş, ağlamak istiyorum.
Karaca: Hanımefendi yanlış numara.
Alisya: Sen kimsin pardonda kardeş?
Karaca: Karaca, derler bana.
Minik yıldıza basmayı ve yorum yapmayı unutmayınız
İyi okumalar dilerim 🌸
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Alisya&Pusu
🍓
Zamanında, kelebeklerin ömrünün kısa olduğunu falan söylüyorlardı. Sahiden kısamıydı?
Kafam saçma duygular silsilesine kapılıp giderken karşımdaki adamın, ne dediğini kulaklarının duymadığını düşünüyordum. O çipi bana zamanında babam taktırmıştı, ve bu sonsuza dek de öyle bilinecekti.
"Senin hayatın, ve sen dışında herkes hayatını kontrol ediyor. Farkında mısın Çilek?" tahriş olmuş sesi kulaklarımın duvarlarını zorluyor ve aynı zamandada kalbimdeki bir takım duvarların arasında çarpıp duruyordu.
Ölümden bahsediyordu. Bu kadar kolaymıydı ölmek denilen şey?
"Hayatımı, kontrol edenlerden biriside sen olmalısın o zaman."dedim.
Boğazım acıyordu, yutkunarak acısını dindirmeye çalışıyordum. "Ben, o kadar alçak bir insan değilim. Bana karşı savundukların, sonunu getirecek. Hırsının kurbanı olacaksın!"demişti.
Sesi zihnimde yankılanıyor ve dönüp dönüp duruyordu. "Buraya neden geldin?"diye sordum. Bazı şeylerin açığa kavuşmaya ihtiyacı vardı değil mi?
Olduğum yerde beni duvara yaslarken, nefesimi fütursuzca vermiştim. Ilık nefesim boynunda can bulurken, bedeninin kasıldığını küçük bir çocuk bile anlayabilirdi. "Nefesimden bile tahrik oluyorsun. Ne yapacağız senin bu libidonu?"
Onu delirtmek için bilerek üzerine eğilmiş ve nefesimi boynu ile buluşturmuştum. "Erkekliğim, bu kadar büyümüşken konuşmaman senin yararına olur!"demişti, yada tıslamıştı da diyebilirdik.
Daha fazla gıcık etmek istiyordum. Haftaların acısını çıkarmalıydım bence. "Hımm.. Öyle demek, kadınlığımın ıpıslak olduğunu biliyor mu o erkekliğin?", Elini elbisemden içeri sokarken, zafer gülümsemesi ile dudaklarımı kıvırdım.
"Şişhtt, rahat dur! Bir asker parçası ile sevişmeyi düşünmüyorum..."dedim, bacağımdaki eli baskı uygularken, orasının moraracağına emindim. "Altımda adımı sayıklıyor iken, böyle demiyordun, minik fare!"demişti.
