I Did It For Love | Minsung

9》I Did It For Love | Minsung

Minho, önündeki dosyaları Chung Emy'e doğru fırlattı.

''Kaç kere daha bu siktiğimin dosyalarını getirmenin senin görevin olmadığını söylemem gerekiyor?''

''Üzgünüm.''

Masaya sertçe vurduktan sonra sesini biraz daha yükseltti ''Bir daha kendi işin dışında başka bir iş yaptığını görürsem seni tam o anda vururum.''

Chung Emy korku içinde yutkundu ve olumlu anlamda başını salladı. Minho koyduğu kuralların çiğnenmesinden ve emrindeki insanların kafalarına göre davranmalarından nefret ederdi. Yerinden kalktı ve Chung Emy'nin kolunu sertçe kavradıktan sonra genç kızı sürükleyerek yemekhaneye götürdü.

Yemekhanenin büyük bir gürültüyle açılan kapısı, yemek yiyen herkesin yemeklerine ara verip kapıya dönmesine sebep oldu. Emy'nin ağladığını gören Mi Ren'in kaşları çatıldı fakat yapabildiği tek şey olanları izlemek oldu. Minho kızı tutmaya devam ederken en sert ses tonuyla konuşmaya başladı.

''Bir daha kimse kendi görevinin dışında hareket etmeyecek, anlaşıldı mı?''

Yemekhanedekiler büyük bir uğultu eşliğinde Minho'yu onayladı. Minho genç kızın kolunu bıraktıktan sonra yemek masalarının arasında gezinmeye başladı.

''Burada olma amacını unutan insanlar var, eğer şu anda hayattaysanız bunu bana borçlusunuz.''

Ana ekip birbirlerinin yüzlerine bakıyordu, Minho'nun neden bu kadar sinirlendiğini hiçbirisi bilmiyordu.

''Sizi ait olduğunuz bok çukurundan çıkartan, sağlıklı olmanızı sağlayan, iyi bir yaşam sunan kişi benden başkası değil.''

Teknik olarak Minho'nun söylediği her şey doğruydu. Emrinde olan herkes Minho sayesinde hayatlarına devam edebiliyordu, eğer Minho olmasaydı birçoğu çoktan ölmüş olurdu. Bunun farkında olan insanlar başlarını önlerine eğdi ve Minho'nun konuşmasının geri kalanını dinlemeye devam etti.

''Ben size her şeyi sunuyorken, sizin bana baş kaldırmanız ne kadar adice.''

Eli belindeki silaha ulaştı ve silahını ayarlamaya başladı, bunu gören ana ekip üyeleri ayaklandı ve Minho'nun yanına gitti. Hyunjin elini Minho'nun omzuna attı ve fısıldadı ''Sakinleş.''

Minho omzunu sertçe hareket ettirerek Hyunjin'in elinin boşluğa düşmesine sebep oldu. Felix, Hyunjin'in kolundan çekti ve Minho'dan uzaklaşmasını sağladı. Minho masaların arasında adımlamaya devam etti.

''Siz bana aitsiniz, hayatınız da bana ait.''

Yüzünde beliren gülümseme sayesinde bir şeytana benziyordu.

''Size hayat verdiğim gibi, verdiğim hayatı alabilirim de.''

Silahını doğrulttu ve adının Steven olduğu bilinen genç çocuğun başına dayadı.

''Steven, bilgilerimizi sattığını öğrenemeyeceğimi mi sandın?''

''Ö-özür dile-''

Steven sözünü bitiremeden patlayan silah herkesin olduğu yerde donakalmasını sağladı. Steven'in patlayan kafatası yanında oturan insanların üstüne sıçradı. Minho umursamadan masaların arasında yürümeye devam etti ve bu kez de Lia'nın başına dayadı silahı. Lia çoktan son dualarını etmeye başlamıştı, kaçamayacağını çok iyi biliyordu.

''Lia'ya neden silah doğrulttuğumu biliyor musun Soojin?''

Soojin başını olumsuz anlamda salladı.