I Did It For Love | Minsung

13》I Did It For Love | Minsung (F)

Jisung, Minho'nun kollarının arasında uzanıyor, onun güven verici sıcaklığını hissediyordu. Hyunjin ile konuştuğu şeyler bir haftadır beyninin içinde dönüp durduğundan dolayı huzursuz hissetmesine ve sık sık uykularından uyanmasına sebep oluyordu. Huzursuzluğunu ateşleyen bir başka neden ise Minho'nun tesiste geçirdiği saatlerin çok kısıtlı olmasıydı.

Minho'ya gelecek olursak, uzun zamandır tadamadığı huzuru Jisung ile tadıyor ve yoğun zihnini rahatlatmak amacıyla var olan işlerine ara verip kısa bir süreliğine de olsa Jisung'un yanına geliyordu. Jisung ile geçirdiği vakitler onun için fazlasıyla önemliydi. Minho, Jisung ile sohbet etmekten keyif alıyordu, birlikte geçirdikleri zevk dolu geceden sonra birbirlerine olan tensel çekimlerinin artacağını düşünseler de durum tam tersi bir yönde gerçekleşmiş, aralarındaki duygusal bağı arttırmıştı.

Tabii tüm bunların yanı sıra tesisin içinde günlerdir devam eden garip bir koşuşturmaca vardı, üstelik herkes çok gergindi. Jisung bu koşuşturmacanın sebebini Minho da dahil olmak üzere gördüğü herkese sormuş fakat tatmin edici herhangi bir yanıt alamamıştı, tüm yanıtlar aynıydı "Bu her zamanki yoğun halimiz." net ve kesin bir cevap alamıyor olmak Jisung'un kendisini daha fazla huzursuz hissetmesine sebep oluyordu.

Tesisin ürkütücü siren sesi her yerde yankılanmaya başlandığında Jisung yerinden sıçrayarak kollarını Minho'ya doladı. Minho, Jisung'un saçlarını hafifçe okşadıktan sonra yerinden kalktı.

''Neler oluyor?''

''Bilmiyorum. Sen burada kal, ben gidip bakacağım.''

Jisung onu tek başına göndermek istemedi bu yüzden hızla yerinden kalkıp Minho'nun peşine takıldı. Minho ona kalması için ısrar etmedi ve kendisiyle birlikte gelmesine izin verdi. Koridora çıktıklarında Felix'in kendilerine doğru koştuğunu gördüler.

''Minho!'' Felix'in korku dolu sesi siren seslerine karıştı. Minho ağzını açtığı sırada Felix yeniden konuştu ''Saldıracaklar!''

''Kimler?''

''Sana demiştim, Scorpions diğer çetelerle birleşiyor ve bize saldırmayı planlıyor demiştim.''

''Onlar olduğu kesin mi?''

''Evet, sana yemin ederim ki en geç yarım saat sonra burada olacaklardır.''

Minho, Jisung'a döndü ve onun elini tuttu, hemen ardından diğer eliyle de Felix'i tutarak koridorda hızla yürümeye başladı. Ana ekip binasından çıkıp otoparka geldiklerinde ikisini de bıraktı. ''Felix, Jisung'u al ve buradan uzaklaş.''

''Hayır, seni burada bırakmak istemiyorum.''

''Git Jisung, ben burayı düzene soktuktan sonra gelip seni alacağım.''

Felix, Jisung'u çekiştirdi ve arabalardan birisine doğru sürüklemeye başladı ''Jisung, şu anda duygulanacak zamanımız yok. Eğer Minho'yu oyalamaya devam edersek hepimiz ölebiliriz.''

Jisung çaresizlik içinde bu durumu kabullendi ve arabaya yöneldi fakat tam o anda dışarıda çok şiddetli bir patlama meydana geldi. Minho küfürler ettikten sonra Felix'e emirler yağdırmaya başladı ''Jisung'u al ve acil durumlarda kaçmanın kolay olabileceği bir yere git. Gizli geçitlere yaklaşmayın, burayı bulabildiklerine göre oraları çoktan kaybetmişizdir.'' Minho emirlerini bitirdiğinde otoparktan ayrıldı.

Felix ve Jisung yemekhaneye doğru koşmaya başladı. Yemekhane şu anda buradaki en güvenli yerlerden birisiydi, büyük soğutma deposunun içinde vücut ısılarını koruyabilecekleri gizli minik odacıklar vardı, ek olarak yemekhanenin birden fazla kapısı vardı yani kaçış yolları da açıktı.