çünkü sen bir kumrusun

onuncu çiçek,

Gülüşünün kenarlarından, güldükçe kısılan göz kapaklarından, ellerinin âyâsından öpmek istiyorum seni. Bileğinin biraz üzerindeki şu sigara izlerinden öpmek istiyorum.

Kirpiklerinin her birini, o kıvır kıvır saç tutamlarını, yanaklarının yollarını ezberlesin dudaklarım, başka hiçbir şey istemiyorum.

Ve gerçekleştiği o andan itibaren bilmeni istediğim bir şey var, doğum gününde, kimsenin olmadığı o boş sokakta, beni kollarının arasında öyle içten sarınca hissetmiştim seni bütün kalbimle, bir kuyudan düşercesine seveceğimi.

Hayatımda ilk defa düşmenin canımı yakmayacağını, aksine tenimdeki duruşları bile güzel olacak yaralar çizeceğini. Öyle hissetmiştim, güzeller güzelim, öyle olacağını yüreğimin her bir odacığında, sımsıcak bir sevgiyle sarılıyken hissetmiştim.

Biz akşamları buluyoruz birbirimizi, loş bir sokak lambasının altında, sonbaharın serin esintileri saçlarımızı savuruyorken; soğuk kaldırımların üzerinde avuçlarımız birbirine yaslıyken buluyoruz.

Ben kendimi sende buluyorum.

Ve hoş geldin diyorum gözlerime, gözlerine bakıp.

Hiçbir saniyesinde pişman olmuyorum, anılarımın hepsini sokak lambalarıyla paylaşıyorum.

Çünkü seninle geçen bir gece, bir başkasıyla geçen bin geceye değer, güzel kuşum.

Kalbim, ölene dek senin olacak.

Gün doğmadan önce. Saat dördü vurana dek.

-11 Aralık için, :')