/Sonsuza Kadar Hayran/

Bölüm 11

-HÜRKAN'DAN-

"Çocuklar kesin şunu!" Diye bağırdı Tuana. Çocuklar durmayınca birbirimizden uzaklaştık flaşlar durunca insanların dikkati de bizden uzaklaştı. Yerimize geçtik ve tüm parti boyunca konuşmadık.

"Hey." Porçay, Mentor, Ali, Tuana ve ben tek kalmıştık partide ekibin diğer üyeleri gitmişti. Onlar sarhoştu ve deli gibi dans ediyordu Tuana ve ben koltuğun iki ayrı yerinde oturuyorduk tam ortamıza hiç görmek istemediğim biri  oturdu. 

"Hey?" Dedi Tuana sorgular gibi. "Senin burda ne işin var?" 

"Hiç öylesine takılıyordum, seni görünce geleyim dedim." Ortam karanlıktı ama Tuana'nın göz devirdiğini görebiliyordum. "Ateş," Ateş ona biraz daha yaklaştı. 

"Efendim güzelim?" Tuana'da ona doğru döndü. "Bak seninle açık konuşacağım, bana iltifat etmen. Güzelim demen hoşuma gidiyor." Ateş histerik bir kahkaha attı. "Fakat, sen hoşuma gitmiyorsun." Dedi Tuana ayağa kalkarken. "Sana siktir git derdim ama yüzsüz olduğun için gitmezsin." Tuana tam gidicekti ki bir anda durup bana doğru döndü. "Tatlım, sende gelir misin?" Dedi. Ateş'i sinir etmek için demişti ama bu benimde hoşuma gitmişti. Ateş'e dönüp; "O seni değil beni seçti, merak etme ona iyi bakacağım." Dedim. Tuana'nın yanına gittiğimde kulağına fısıldadım "Ateş'in sinirden kızardığını hissediyorum, dön ve bak." Tuana kafasını çevirip baktı. "Cidden kızarmış lan!" Dedi kahkahasının arasında. Beraber barın olduğu kısma geldik. Tuana ne istediğini bilmeden sipariş verdi. "İlk içişin mi?" Başını olumlu anlamda salladı. "Sipariş ettiğin çok sert yalnız, haberin olsun." Omuz silkti. "Bana bir şey olmaz, hem biraz beynim uyuşsa fena olmaz." 

İçkisi geldiğinde kafasına dikti ve tekrar istedi. "Yavaş ol Tuana." Bu birkaç kez daha tekrar etti. Onu durdurmak istesemde olmuyordu. "Yaw! Bu nasıl düğün?"

"Tuana, şu an bir düğünde değiliz ki!" Bu halde eve bırakamazdım onu. Ben bunları düşünürken ani bir şekilde müziğin kesilmesi ve duyulan kadın çığlığıyla düşüncelerimden sıyrılıp etrafa baktım. "Tuana?" Tuana, hassiktir! Tuana yok! Çığlığın geldiği tarafa baktım. "Tuana!" 

Emre ve Ömer'in yanında dans eden kızların saçlarından tutmuştu. "Ya, bırak!" Dedi sarışın kız. "Kızım bana bak!" Dedi Tuana onun saçını çekerek yüzüne bakmasını sağlarken. "Kimse benim kardeşlerime yavşayamaz!" Emre Tuana'yı desteklerken Ömer onları ayırmaya çalışıyordu. Tuana ikisini de yere attı tam o an onu elinden tutarak partiden çıkardım. "Sakın arabadan çıkma! Ben diyerlerini alıp geleceğim." Onu orda bırakıp diğer iki salağı almaya gittim. "Emre! Ömer!" Müziği açmamışlardı hâlâ. "Hürkan!" Ömer'in sesini duyunca o tarafa gittim. Emre, Tuana'nın yere attığı kızlara kapak yapıyordu Ömer'de onu çekiştiriyordu. Onlarıda alıp otoparka gittim. "Araba nerde lan?" Araba yoktu ve Tuana'da yoktu. "Siktir!" Elimde biri kayıp üç sarhoş vardı. Yola çıkıtım araba partiden biraz uzakta duruyordu. Koşarak yanına gittim arabanın kapısı açıktı ama Tuana yoktu. "Of! Tuana! Nerdesin?" 

"Hürkan," Ömer beni dürtünce arabanın arkasında kusan Tuana'yı gördüm. Yanına eğildim ve saçlarını tuttum.

Kusması bitmişti zorda olsa arabaya bildirmeyi başarmıştık.

"AFFET BU GECE ÖLMEK İSTEDİM!" Tek ayık ben olduğum için arabayı ben sürüyordum Ömer yan koltuğumda oturmuştu ve derin bir uykuya dalmıştı. Emre ve Tuana'yı arkaya oturtmuştuk ama büyük bir hata yapmıştık. Arkada bağıra bağıra 'Pembe Mezarlık'  söylüyorlardı. "PEMBE BİR MEZARLIK OLMAK İSTEDİM!"

Şarkıdan sıkılıp değiştirdim buna kızdılar. Ömer'in 'Keşke azınlık olsaydım' şarkısı çalınca Emre sustu ama Tuana söylemeye devam etti.

"BİR ŞEYLERE FEDA OLMAK İÇİN DÜNYA'YA ÇOK MU GEÇ GELMİŞİM?"

Emre gözlerini yavaş yavaş kapatıyordu sanırım oda sızıyordu bakalım Tuana ne zaman sızacak?

"TAKIMIMIZ KAZANMIŞ ARDINDAN OYUNA BEN GİRMİŞİM!"

Tuana sustu ve Ömer bir anda uyanıp eşlik etti. "LAKİN!"

Yol boyu bu böyle devam etti. Eve varınca Tuana'yı bizim eve çıkarıp telefonundan annesine haber verdim.

Kısa bir bölüm. Kontrol edemedim kusura bakmayın yazım yanlışı varsa.😙