2.4

1.2K 127 105
                                    

Jisung sıradan sabah rutinini yaparken bu sefer tek fark göz altı morlukları belli olmasın diye kapatıcı sürmekti. İşini bitirince aynaya bakıp yüzüne sahte bir gülümseme kondurdu. İlk kez insanların onun hakkında dediklerini bu kadar umursamıştı.

Okula vardığında ilk işi arkadaşlarını bulup yanlarına gitmekti. Yüzüne gene sahte bir gülümseme takınıp her sabah yaptığı gibi enerjik bir günaydın demişti hepsine. Bir süre onlarla oturduktan sonra Minho onu çekiştirmiş ve ikisi beraber kalmıştı.

"Bir şey mi oldu?" diye sordu Jisung. "Hayır beraber vakit geçirmek istiyorum" demişti omuz silkerek. Jisung sabahtan beri ilk kez istemsizce gülümserken arkasından duyduğu konuşmalar ile silinmişti.

"Minho da şunda ne buluyorsa bu onu da rezil eder hep"

"Ayy bu muu cidden"

Jisung gözlerinin dolduğunu belli etmemeye çalışarak Minho ya baktı onları duymuşa benzemiyordu. Arkasına baktığında Emi'nin o kızlar ile laf dalaşına girdiğini gördü.

Minho ile bahçede bir banka oturup rasgele bir konudan sohbet etmeye başladılar "Bak şimdi kesin ikinci sezonda sevgili olucaklar" demişti Minho. "Ayy umarım Langa zaten abayı yakmış anlarım ben Reki de azıcık naz yapar oldu bu iş sonra kiss" demişti. Minho onun tatlı heyecanlı konuşmasına daha da sırıtırken Jisung bunu farketmiş utangaç bir gülümseme bırakmıştı.

''Gülüşün çok güzel'' dedi Minho bir anda. ''Bu nereden çıktı?''
''Hiiç söyleyesim geldi'' dedi Minho kendi kendine gülerken, Jisung' da onunla beraber gülerken yanaklarının yandığını hissetti. Dünkü yorumlardan sonra bu iyi gelmişti. Zilin çalması ile ayaklanıp sınıflarına geçtiler. 

Geri kalan günlerde beraber geçirmiş Minho her fırsatta Jisung ile flört etmişti. Nerdeyse her günde oluşturdukları listeden birini yapıyolardı. Herkes için güzel geçen günler Jisung için pek öyle değildi. İnsanlar her fırsatta ona laf atıyor her şeyi ile yargılıyordu. 

Birgün dayanayıp giyinme odalarının birinde sinirden ağlarken içeri Minho girmiş ve Jisung'u gördüğü gibi kapıyı kapatıp yanına varmıştı. ''Jisungum, güzelim noldu? Niye ağlıyorsun?''
Jisung sıkıca Minho'ya sarıldı ve ağlayışları şiddetlendi.

"Minho ben bıktım insanlardan, her şeyime laf etmelerinden, en ufak hareketimde fısıldamaya başlıyorlar, artık onlarda konuşmaktan çok çekiniyorum sizin dışınızda kimse ile konuşamıyorum, en ufak hareketimde dalga geçiyorlar.." dedi titreyen sesiyle.

"Şşş hepsi bir avuç aptal bebeğim" diyerek saçlarını okşamaya başladı Minho. Farketmişti aslında ama Jisung'un kendisini açmasını beklemişti.
"Minho... Ben çirkin miyim? Ya da rezil mi? Rezil biri olduğum için bırakır mısın beni? Sıkar mıyım seni?" demişti alttan kızarık gözleri ve burnunu çekerek ona bakarken.

"Jisung inan bana şuan bile o kadar güzelsin ki benim için. Seni bir yıldan fazladır seviyorum ve bu küçük sıradan bir şey değil ben seni her şekilde sevdim rezilliğin ile sakinliğin ile kızgınken şişen yanakların ile Jisung ben senin yanağındaki bene bile çok aşığım senden asla bıkmam"

Jisung tekrar dolan gözleri ile sıkıca sarıldı ona "Seni çok seviyorum Minho, sevgim gün geçtikçe çok fazla arttı. Çok çok çok seviyorum seni" dedi. Minho da ona karşılık verip kocaman sarıldı.

Bir süre konuşmadan öyle kalmışlar sessizliği ise "Sevgilim olsana" diyen Jisung bozmuştu. Minho anlık olarak "ne?" demesi ile Jisung gülmüş ve kafasını kaldırıp ona bakmıştı. "Hayır hayır ben teklif edicem banane" diyen Minho ile tekrar gülerken "İyi sen et uzun zamandır beklediğin an" demişti.

Şuan ikisinin kalbi de yerinden çıkacak gibi atıyordu. "Jisung sevgilim olur musun?"
"Eveeet" diyerek Minho'nun boynuna sarıldı. İkiside gülerek sarılırken "Şuna bak iki dakka önce ağlıyordum şimdi senle sevgiliyim ve kahkaha atıp durmak istiyorum" dedi Jisung.

"At beraber kahkahalar atalım kimseyi umursamadan istediğimiz her şeyi yapalım biz ikimize ve altı aptala sahipken kimde umrumuz da olmasın Jisung"

"Kimse umrumda değil sadece sen ve dediğin altı aptal var benim için" dedi ve tekrar Minho'ya sarıldı. Derslere girmeyip tüm günü orada geçirdiler. Bir yandan sohbet ederken Minho'nun aklından şarkısı için harika sözler gelmişti.

Okul çıkışında ise kapıda onları bekleyen altı gencin yanına adımlarken Minho Jisung'a elini uzattı. Jisung anında onun elini tutarken arkadaşlarının yanına öyle vardılar. Hyunjin kocaman olmuş gözler ile onlara bakarken ilk tepki Felix'den geldi "Sonunda! Sonunda berabersiniz!" demiş ve koşarak Jisung'a sarılmıştı.

Seungmin içinden korktuğu gibi olmadığı için sevinirken Minho'ya göz kırpmış ve tebrik etmişti.
Herkes tebrik ederken Hyunjin hala sessizdi "Hyuncinim noldu?" diyerek Minho dan ayrılıp Hyunjin'in koluna girdi. "Ben sizi bırakmaya hazır değilim ya" dedi Hyunjin ağlamaklı bir ses ile.

"Kim Seungmin sakın sevgili yapma!" diye bağırırken diğerleri ona gülmüştü. "Er bugünkü plan ne" dedi Minho tekrar Jisung'un elini tutarken.
"İlk önce karnımızı doyuracaz sonra ise sahile bağırarak şarkı söylemeye" diyerek planı açıkladı Chan sonra Seungmin'e dönüp göz kırpmıştı.

Her ne kadar çok kısa bir şey bahsedilse de Chan Seungmin'in bu isteğini unutmamıştı. Şuan aralarında ne var ikiside bilmiyordu ama birbirlerinden çekinmiyorlar hislerini açıkça söylüyorlardı. Buna kesinlikle arkadaşlık denemezdi.

Hepsi Changbin'in eşliğinde bir kafeye geldiğinde karınlarını doyuracak birşeyler söylemişler gülüşerek yemeklerini yemişlerdi. "Abi sonra bu demesin mi 'Hocam siz saçımı kesin kıskanıyorsunuz çünkü sizde yok' " diyerek masanın kahkaha atmasını sağlamıştı Changbin. Bugün yaşanan Hyunjin rezilliğini anlatıyordu.

"Ama öyle gelmiş saçın uzun kes onları diyor sanane ya saçımdan vurdum valla elimi masaya dedim hoca kıskanma seninde olur da işte nerdeyse müdüre gidiyorduk" dedi Hyunjin sona doğru sandalyeden aşağı kayarken. Diğerleri tekrar ona gülmüş biraz daha oyalanıb kalkmışlardı.

Sahile gitmeden önce markete uğramışlardı. "Minhoo! Bundan alsana bana" dedi Jisung eli ile kek gösterirken "Alırım tabi güzelim" diyerek eline keki aldı keki fakrettiğin de sırıttımadan edemedi. "Şapşal" diyerek ona gülen Jisung'un saçlarını karıştırıp kekten kendine de almıştı.

Beraber marketten çıkıp sahile varmışlardı. "Ne güzel ya nerdeyse kimse yok" dedi Felix. "Birazdan kimseler kalmaz" dedi Jeongin. Sonra birbirlerine kısa bir bakış atıp anlaşmış gibi el ele tutuşup sahilde koşturmaya başladılar.

Dördü onlara gülerken Hyunjin Changbin'i sallamaya başladı "Sevgilerimiz aldatıyor bizi koş bizde aldatcaz" demesi ile elini tutup o da koşturmaya başladı. Zavallı Changbin Hyunjin'e ayak uydurmuştu.

Minho ise Jisungun'un elini tutup denize yaklaştı "Çok hoş burası" dedi Jisung havayı içine çekerken. "Öyle ve gün batımını seninle izlemek çok güzel hep bunun hayalini kurmuştum" dedi Minho. İkisi de tekrar deniz kokusunu içlerine çekti.

"Seni seviyorum Minho"

"Seni seviyorum Jisung"

---

Eee sevgili oldular heh
Bence tam yerinde oldu ya dimi
Neyse çok tatlılar
Tek chanmin kaldı hallederiz onu da.

Neyse baysss

Seassons / Minsung ✓Where stories live. Discover now