ŞEHRİN KATİLLERİ - X11

1.Bölüm "Ruhun yorgunluğu"

"Bana göre bir ceset, canlı bir bedenin taşıyamayacağı bir güzellik ve saygınlık taşır."
John Christie

BİRLEŞİK KRALIK - LONDRA

Saat: 05:45

Genç adam seri adımlarla sokak sokak yürürken ardından gelen varmı diye bakıyor kalabalık ortamdan uzaklaşmak için çaba sarf ediyordu.Sabah yağmuru siyah saçlarıni ıslatmis saçlarının ucundan akan damlalar yanağında aşağı inip dudak ve çenesine variyordu.Caddeden çıkacakken biri ona çarpmıştı.Carpan kişi genç bir çocuktu.Sarhos olduğu belliydi.Yanindan geçip gidecekken sarhoş genç onu durdurdu.

"Hey dostum bir dur!"

"Ne var lanet olası?"

"Özürrr dile benden çarptin banaaa!"

Onu dinlemeden gidecekken sarhoş genç onun önüne geçti ve itti, küfretmeye başladı.Sabır da bir yere kadardı.Yumrugunu çocuğun yüzüne geçirmesiyle sarhoş genç yere düştü.

"Siktir git şimdi!"

Sarsak adımlarla ayağa kalkıp uzaklaştı genc çocuk.

"Bu yanına kalmicak!"

"Ayıldığında beni bile tanımayacaksin gerizekalı!"

Sarhoş genç gözden kaybolduğunda tekrar sabır dileyerek yürümeye başladı.Apartmanin önüne gelince iceri girdi kendi dairesinin kapısını açıp ışıkları yaktı kapıyı tekrar kilitledi.Odasina çıkıp telefonunu, cüzdanını ve silahını yatağin üstüne attıp banyoya girdi.Gece onun için zor geçmişti.

Yarım saat duşun ardından üzerini giyip yatağına uzandı. Gün yeni yeni başlıyordu daha.Sigara paketinden bir dal alıp yaktı ve dumanı çekti ciğerlerine.Fazlasiyla yorgundu.Ortamin sessizliğini bozan melodi sinirlenme sebebi olabilirdi.
Arayan kişi Mark' dı.

"Evet"

"Günaydın Nik nasılsın dostum?"

"Tanrı aşkına bana Nik demeyi kes artık Mark!"

"Aaooww bu imkansız dostum hahaahaa"

Elini sinirle saçlarına daldırdi.Bu adam bundan vazgeçmicekti dimi?

"Hey ordamisin koca oğlan ovv! tamam dostum senin adın Nikolay tamam Nik deme yok hey! sana ne söylicem dün gece ki işi hallettinmi?"

"Sence?"

"Hiç şüphem yok Nik dostum senden yana"

Nikolay sabır dilercesine tavana baktı.

"Mekana gel gün içinde Lee de orda olucakmis"

"Biraz uyumam lazım mark ben gelmicem! Siz gelin buraya"

"Sana katılıyorum dostum..Geliriz biz okeyy!"

Nikolay telefonu kapatip masanın üzerine koydu.Yorgundu uyku ona iyi gelecekti.Dün gece kurbanlardan biri daha ölmüştü.İs adamlarından biri madde ticaretinde onlara ihanetlik etmiş fakat bedelini canı ile ödemişti.
Gece boyu uyumadigi için bedeni bitkindi.Gözlerini kapanıp uykunun kollarına bıraktı kendisini.

İki saat sonra
...

..

.

Kapının çalmasıyla Nikolay küfür ederek uyandı.Uykunun en tatlı yerindeydi oysaki.Ayaga kalkıp kapıyı açmayasiyla karşısında ki üç arkadaşı ile karşılaşti.Zaten gelmiceklermiydi Nik :))

"Hey! Nik dostum seni görmek güzel!"

Mark içeri girmişti.Nikolay artık sabır dilemekten başka biseyi kalmamıştı.Lucas ve Jackson da içeri girip kapıyı kapattı.

"Takma Nikolay her zaman ki Mark" dedi Lucas.

"Alıştım"

Dört arkadaş koltuklarda oturup sohbet etmeye başladılar.İclerinde Mark çok civikti.Lucas da yeri geldi sinirlenirdi ama o da sakindi.Jackson sessiz ve ciddiydi.
Nikola daJackson gibiydi.Onlar 17 yaşında tanışmıştı birbirleriyle ve tabi bu işlere de.

Onlar birer kiralık katildi.

İşleri buydu onlara kurbanlar bulup öldürmekti.

"Nikolay bu akşamda yeni bir kurban olabilir dedi patron"dedi Lucas

ardından

"Bu akşam benim sıram" dedi Jackson

Nikolay elinde biradan bir yudum daha alıp masanın üzerine bıraktı.Mark kolunu Nikolayin omzuna atıp çocuk sever gibi saçlarını karıştırdı.

"Sen kahvaltı yapmadan neden bira içiyorsun Nik'cim.. bayılırsin bir yerlerde baba kızar sana sonra ha!"

Nikolay tek kaşını kaldırdı.

"Ne saçmalıyorsun Mark!"

"Mark adamım Nikolayi rahat bırak yorgun görünüyor zaten" dedi Lucas

Mark kolunu çekip somurttu ayağa kalkıp küsen çocuklar gibi mutfağa gitti.

"O nasıl trip atmaktır amk!" dedi Jackson ardından.

Nikolay Jackson a döndü.

"Bu akşam da ben giderim Jackson sen kal"

"Sen üç gecedir gidiyorsun Nikolay bırak Jackson gitsin bu aksam hem belli de değil zaten gidileceği." diye açıkladı Lucas.Jackson da onu onaylayinca sorun kalmamıştı.

Bir yarım saat sohbetin ardından arkadaşları gitmişti Nikolayin ve tekrar uyumak için yatağına uzandı.Saat 12.30 du. Gözlerini yumdu tam uykuya daldı telefonuna gelen mesaj sesi olmuştu.fakat yorgundu umursamadi ve uyudu.