16.BÖLÜM "KORKUTAN HİSLER"

6.9K 884 484
                                    

Selam :)

Yeniden bir aradayız, bölüme başlamadan önce sol alt köşedeki yıldıza dokunarak bana destek olabilirsiniz.

Buraya ben de sizin için bir yıldız bırakıyorum.⭐ Sizinkileri de bekliyorum.❥

Keyifli okumalar.♡

gizzemasllan Instagram: gizzemasllan

.

.

16. BÖLÜM "KORKUTAN HİSLER"

Gözlerim salondakiler arasında gezindi. Şu an öyle bir ortam vardı ki herkes gergin, herkes sinirli ve herkes her an birbirine çatacak da olay çıkacak gibiydi. Fakat buna rağmen hiç kimsenin sesi çıkmıyor, kimse birbiriyle göz teması kurmuyordu. Nedensiz yere de bu durum hoşuma gidiyordu.

Neden burada kalmak zorundalar bilmiyorum ama yarın sabaha kadar burada kalacaklardı ve ben çok eğleneceğimizi düşünüyorum. Eğlenmek için biraz çaba sarf edecek de olabilirim tabii...

"Pars," dedim ve sonunda sessizliği bozan ben oldum. Başka yer yokmuş gibi ayak ucumda oturan Pars'ın bakışları beni bulunca "O adamlara ne oldu?" diye sordum. Bu soruyla diğerlerinin da dikkatini çekmiş oldum ve hepsinin bakışları beni buldu.

"Niye soruyorsun?" diye sorarken arkasına yaslandı.

"Merak ediyorum," dedim ve kendimi gösterdim. "Şu hâlime baksana, adamlar beni ne hâle getirdiler. Merak edeyim hiç değilse değil mi?"

"Yalnız bu sadece adamların suçu değil." Hazal'ın sesiyle sinirlerim tepeme çıkarken gözlerimi ona çevirdim. "Senin de suçun var, aşağıya inmeseydin başına da bunlar gelmezdi." Cevap vermek için dudaklarımı araladım, tam o anda Pars'la göz göze geldim. Ettiği tehdidi hatırlayıp sustum, fakat buna rağmen bir şey yapmam gerek diye düşünürken Gökmen araya girdi.

"Yolda biri sana saldırırsa sakın birine şikayet edeyim deme o zaman sen," dedi ve alaylı bir ses tonuyla ekledi. "O da sadece onların suçu olmaz çünkü, senin de suçun vardır."

"Ne saçmalıyorsun ya sen?" diye çıkıştı Hazal Gökmen'e bakarak. "Aynı şey mi?"

"Bir farklılık var da ben mi göremiyorum?" diye sordu Gökmen, Bilge araya girdi.

"Bu konuda Gökmen hakkı Hazal," dedi. "Hiç kimse birine hiçbir gerekçe yüzünden zarar veremez. Ayliz'in orada olması da buna dahil. Hem zaten o adamlar, onları haklı çıkaracağınız birileri değil." Ablası kendisiyle düzgünce konuşurken Hazal saçma sapan yüz ifadelerine bürünüyor, ablasını dinlerken sıkıldığını fazlasıyla belli ediyordu. Pars bana çocuk deyip duruyordu ama asıl çocuk bu kızdı. Neyse, böyle olması çok daha iyiydi. Pars bu kıza asla bakmazdı çünkü. İşte o zaman da kendisinin bakıyor olmasının da hiçbir önemi kalmıyordu.

Duyduğum anlık gülme sesiyle Gökmen'e baktım, Hazal'ın tavırlarına gülmüştü sanırım ve ardından cebinden telefonunu çıkarıp telefonuyla ilgilenmeye başlamıştı.

"Sen bana mı gülüyorsun oradan?" diye seslendi Hazal Gökmen'e doğru ama Gökmen onu umursamayıp telefonuyla ilgilenmeye devam etti.

Gözlerimi onlardan çekip Pars'a baktım, o da Gökmen'e bakıyordu. Yüz ifadesine bakılırsa kalkıp birazdan Gökmen'e saldıracak gibiydi. Niye takmıştı çocuğa anlamıyorum. Hem sorduğum soru da araya kaynamıştı, bu da onun işine gelmiş gibiydi. Ben de uzatmak istemedim. Madem cevap vermiyor, vermesin. Zaten neler olduğunu tahmin etmek çok da zor değildi.

AŞKA SÜRGÜNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin