Para sıkıntısı çeken ve otel temizliği yapan Jungkook o gece olduğu otele saldırı yapılacağından habersizdi. Kore'nin en büyük mafyalarından biri olan Kim Taehyung, Kim Namjoon'un oteline baskın yapmaya karar verir. Hayatının aşkıyla karşılaşacağını...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Yorum sınırı geçilmemesine ragmen bölüm atan koca yürekli yazariniz geldi
⚠️Arkadaşlar ben tarihi bir fic yazmayı düşünüyorum -bu fic bittikten sonra. Ona göre bana dizi yada film önerebilir misiniz?
Ve sırf yorum sınırı gecilmek için atılan sayı ve random yorumlari siliyorum
Yorum sınırı:40+ Oy sınırı:80+
•
Sessiz odada eve geldiğinden beridir üstünden ayrılmayan bakışlara karşın Taehyung oturduğu yerde rahatsızca kıpırdandı. Jungkook gerginliğini hisseden bedenin sırtına elini koyarak yavaş hareketlerle okşadı. Fakat Taehyung tam aksine heyecanlanmış ve boğazına kaçan kek ile deliler gibi öksürmeye başlamıştı.
Seokjin hızlı davranarak masanın üstündeki meyve suyunu bir bardağa doldurarak Taehyung'a uzattı. Taehyung küçük bir teşekkür mırıldanıp, öksürmesine rağmen hiçbir şey yapmayıp kendisine bakmaya devam eden sarışına göz ucuyla baktı.
Çok korkunç bakıyordu. Taehyung çalışanına ait bakışlardan dolayı gerginlikle yutkunuyor ve konuşurken kelimeleri süzgeçten geçirerek konuşuyordu. Tanrı aşkına, Jimin yüzüne öyle korkunç bakıyordu ki hiçbir şeyden korkmadığını düşünen Kim Taehyung katil civcivin bakışlarına karşın ürkmüştü.
Jimin ise küçüğünü üzen adama duygusuz bakışlarıyla bakıyor, konuştuğunda kendisine sinirlenmek için bir açığını arıyordu. Patronu olması umrunda değildi, Jungkook'u kim üzerse kim olduğunu umursamaz hayatı kendisine zindan ederdi.
Jimin'e kalsa karşısındaki esmeri eşek sudan gelinceye kadar dövmek istiyordu ama ne yazık ki Jungkook'un kendisine attığı uyarıcı bakışlarından dolayı hiçbir şey yapamıyordu.
Bakışlarıyla bile karşısındaki esmeri ürküttüğünü anlaması ile korkunç bir gülümseme verip oturduğu yerde biraz daha gerindi. Bakışları yetmezmiş gibi oyuncak bebek gibi gülümseyen Jimin ile irkilen Taehyung, Jungkook'un sorusu ile solunda oturan bedene doğru döndü.
"İyi misin?" Jungkook şimdiden Taehyung'u evine getirdiğine pişman olmuştu. Jimin'in kınayıcı bakışları altında olan esmer adam rahatsız olduğunu yeterince belli ediyordu. "İyiyim" Jungkook'a küçük bir gülümseme verip kekten bir ısırık daha aldı.
Normalde tatlı yemeyi sevmeyen -yese de az yiyen Taehyung, bebeğinin yaptığı çikolatalı keki afiyetle yiyordu. Jungkook'un elinden ne olsa yiyeceğinin bilincinde olması her geçen gün yanında oturan bedene daha da aşık olmasını sağlıyordu.
Seokjin sessizce oturmuş birbirlerini izleyen bedenlere göz devirmiş konuşmuştu. "Bildiğime göre Jungkook senden zaman istemişti." Seokjin'in sorusu ile Jungkook'un üstündeki bakışlarını konuşan veterinere doğru çevirdi. "Evet doğru. Üniversitede sunumları dinleyen iş adamlardan biri olarak ben de gittim, orada karşılaştık."
