BÖLÜM 28

1.4K 48 4
                                    

Merhabaaaaa

Nasılsınızzzz umarım iyisinizdirrrr

Eveeett yineee heycanlı bir yerde bıraktımm

Bakalım bu bölüm çözülecekmiiiii

İyi okumalaaarrrrr

~

20 dakikadan 13 dakika kalmıştı. Kabloların hepsini denememe rağmen hiçbiri olmuyordu.
Tek bir şansım vardı. Tek bir yapacağım şey vardı. Ama bunu yapmaktan emin değildim. Belki burayla beraber havaya uçacak.

Belkide burası havaya uçarken ben dışarıda olacaktım. Sevdiklerim varmıydı sahiden ?  Vardı neden olmasınki. Onlar bana aile olmuşlardı.
Eskiden sadece Bora ve ben varken şuanda 9 kişilik bir aileydik Borayla beraber.

Berdanım.

İlk aşkım.

Belki buradan kurtulacağım, belki kurtulamayacağım ama umarım mutlu olursun. Tekrar aşık olur tekrar evlenirsin benden sonra.

Kablolarla uğraşmaya devam ettim.

Sadece 7 dakika vardı.

Benim hayatımı ya bitirecek ya da yeniden başlatacak 7 dakika vardı. 

BERDANDAN DEVAM:

Beni dışarı çıkarıp atmışlardı. İçeriye sayısızca girmeye çalıştım ama giremedim. Lanet olsun ki kapılar yerinden dahi kıpırdamadılar.
Çaresizlikle yere çöktüm. 

Şuanda elimden gelecek hiçbir şey yoktu. O içeride canıyla uğraşıyordu belki. Ama benim canımdanda can gidiyordu.

MERVE DEVAM;

2 dakika vardı son 2 dakika. İnsan ömrü bu kadar pahabiçilmezmiydi? Normalde olsa ya ne kadar önemsiz ve kısa derdik. Fakat ölümün eşiğinde olduğunuzda öyle olmuyordu. Bütün sevdikleriniz gözünüzün önüne geliyordu.

Hayatımın sona ermesine belki iki dakika vardı yada çok fazla süre. Sadece bilinmezlik.

Berdanın birkaç kez ismimi haykırdığını duydum. Burdaydı gitmemişti ama gitmesi gerekiyordu.
Kablolarla uğraşmaya başladım tekrardan. 1,05 saniye kaldı sadece belki 1 dakika.

BERDANDAN DEVAM;

İçeride karım vardı. İlerideki çocuklarımın anası, benim sevdiğim.

İlk göz ağrım vardı. Ve içim kan ağlıyordu. İçeriden sesler geliyordu kırılma sesleri sanki biri birşeyi kırmaya çalışıyordu ama olmuyordu. Yani başaramıyordu. Benim karım içerideydi ve ben beklemekten başka hiçbirşey yapamıyordum. 

Fabrikanın kapıları zırhlıydı ve demirdendi. Açılmıyordu açmak ne kelimeydi ki.

Güzelim, lavantam içerideydi.

Lavanta çok güzel kokan bir çiçektir biliyormusunuz? Ama ben o kokuyu karımda sevmiştim. Sadece karıma yakışıyordu o koku. Çünkü benim karım lavanta gibi kokuyordu.

Yere çöktüm hissizlikle önümdeki koca fabrikaya baktım. Anlamıştı bir terslik olduğunu ve beni kurtarmaya gelmişti. Ama ben şuanda onu kurtaramıyordum. 

Ben ağlamam Berdan KARAZEHİR ağlamaz. Ama ağlar çünkü karısı içeride can çekişirken ölümün ucundayken hiçbir şey yapamıyordu. 

İşin içine karısı girerse hemde çok ağlar. Gözlerimi yummamla bir patlama sesi duyuldu direkt gözlerimi açıp ayağa kalktım. 

𝑲𝒆𝒏𝒅𝒊𝒎𝒊𝒛𝒆 𝑩𝒊𝒓 𝑺̧𝒂𝒏𝒔 (𝑻𝒂𝒎𝒂𝒎𝒍𝒂𝒏𝒅𝜾) (DÜZENLENİYOR)Where stories live. Discover now