fucking obsessed-DRARRY

'Pain is inevitable in love'

Bir süre lavaboda Malfoy'un sakinleşmesi için ona sarılarak bekledi Harry,birkaç dakika sonra zaten Malfoy kendini toparlamıştı. Birbirlerinden ayrıldılar,tam kapıyı açacakken duraksadı Malfoy, Harry'e baktı bir süre,daha sonra ciddi bir ses tonuyla,
"Bundan kimsenin haberi olmayacak,tamam mı?" Dedi, Harry pek ciddiye alamamıştı gerçi,ama kafasıyla onayladı. Malfoy kapıyı açtı ve çıktılar,kalan derslere girdiler ve daha sonra yatakhanelerine gitmek üzere koridorlara dağıldılar,fakat Harry, Ron ve Hermione zil çalmasından sonra bir odaya girdiler,yaklaşık 10 dakika sonra çıktılar. Bu esnada Malfoy koridorda Harry'i görüp durdu bir anlığına,o da cezaya kaldığı için geç çıkmıştı sınıftan. Bir duvarın arkasından bir süre onu izledi,merdivenlerden çıkıyordu Harry,yanında da her zamanki gibi Ron ve Hermione vardı. Ama bir şeyler değişik gelmişti kendisine,kavga ediyorlarmış gibi gelmişti kendisine çünkğ Harry'e baktığında Ron'a da, Hermione'a da ters ters bakıyordu. Gizlice dinlemeye çalıştı,tabii ki hiçbir şey duyamadı. Duyabildiği tek şey Harry'nin sinirlenip Ron'a ve Hermione'a patladığında söylediği cümle olmuştu;

"Bu konu yüzünden aptal bir şekilde trip yiyeceksem, sorun değil,tamam mı? Farkında değilsiniz sanırım fakat çocuk zor bir dönemden geçiyor. Buna rağmen onunla konuşmamı istemiyorsanız belki de benim davranışlarımı veya kiminle görüştüğümü değil de kendinizi gözden geçirmelisiniz!"

Bu konuşmadan sonra hızlı bir şekilde ikişer ikişer basamaklardan çıkıp şişman kadın tablosuna parolayı söyledi,sonrasında direkt içeriye daldı. Malfoy kendisinden bahs ettiğini oldukça iyi biliyordu,fakat yine de şüphelenmişti. Bir süre kafasında Harry'nin kurduğu cümle döndü dolandı. Neden birden sinirlenmişti? O odada ne konuştular da böylesine sinirlenmişti? Ve Malfoy için en önemlisi,Harry kendisinden bahs ediyor ise,konunun onun ile ne alakası vardı? Kafası binbir türlü soru ile dolmuştu Malfoy'un,zindanlarda bulunan yatakhaneye adımladı hızlıca,odasına girdi ve kendini yatağa bıraktı. Uyumaya çalışsa da aklında belli belirsiz sorular dönüp duruyordu. Harry az önce en yakın arkadaşlarına kendisini savunmuştu. Boşa mı düşünüyordu Malfoy? Belki de sadece arkadaş olarak görüyordu Harry Malfoy'u. Belki de Malfoy abartıyordu. O gece sağa-sola dönüp durdu,hangi pozisyonda yatarsa yatsın bir türlü uykuya dalamadı. Gözlerini her kapattığında aklına o an geliyordu, üstüne sabah Cedric'in Harry'e söyledikleri gelince,nefesi kesiliyor,boğazına bir yumru oturuyordu. Ağlamak istiyordu,ağlayamıyordu. Korkuyordu,ama neyden veya kimden korktuğunu kendisi de bilmiyordu. O gece uyumak Malfoy için çok zor olmuştu, hayatında geçirdiği en zor gecelerden biriydi. Saat 03:32 olduğunda bile gözü açıktı,sabaha karşı yorgun düştüğü için uyuya kaldı,kendisi fark etmemişti fakat uyumadan önce ağlamıştı. Uykusundan bir çok kâbus yüzünden uyandı,zaten zar zor uyumuştu,şimdi de kâbuslar peşini bırakmıyordu. Uyumak yerine dışarıyı dolaşmaya karar verdi,belki temiz hava iyi gelirdi vücuduna. Üstüne hızlıca adam akıllı bir şeyler geçirdi ve bahçeye çıktı,bahçeye girer girmez gördüğü şey ile bir an duraksadı, banklardan birinde Harry oturuyordu,arkasına yaslanmış bir şeyler okuyordu,bu an Malfoy'a deja vu etkisi yaratmıştı,onunla yakın temas kurduğu ilk gün gibiydi,tek fark daha yakın olmalarıydı. Harry'e yaklaştı,onun da hatırlamasını ister gibi "vay vay.." dedi ve yanında hafifçe eğildi. Harry ona baktı, Malfoy da Harry'e.

"Siz bu saatte dışarı çıkar mıydınız?" Dedi. Harry de bir şeyler anımsamış gibi gülümsedi hafifçe, Malfoy Harry'nin gülüşüne ufak bir sırıtışla karşılık verdi. Harry kitabın arasına bir kağıt parçası sıkıştırıp kapattı kitabı. Sonra tekrardan Malfoy'a döndü.

"Uyku tutmadı," dedi. "Sen neden buradasın?"

"Aynı sebepten ötürü,uyuyamadım,tam uykuya geçmişken de kâbusla uyandım. Temiz hava iyi gelir diye düşündüm."

"Hmh.. anladım,bir şey olursa anlatabilirsin,her türlü sorunu sorabilirsin. Kafanda soru işareti kalmasın."

Bir süre duraksadı Malfoy,daha sonra konuşmaya başladı;

"Her türlü mü?" Dedi mırıldanmaya karışık bir ses ile.

"Her türlü." Dedi harry.

Akşamı düşündü Malfoy, Harry'nin Hermione ve Ron'a bağırmasını düşündü,aynı sorular kafasında belirdi,ama en temelini sormak her zaman en akıllıca fikirdi onun için.

"Akşam.." dedi kısık bir ses ile. "Akşam merdivenlerden çıkarken seni gördüm,neden yaptım bilmiyorum ama seni izledim,görmedin. Neyse.."

Deirn bir nefes aldı,cesaretini topluyor gibiydi, Harry ise meraklı bir şekilde Malfoy'a bakıyordu. Bir süredir tuttuğu nefesini yavaşça vererek konuşmasına devam etti.

"Sinirlenip onlara bağırdığın anda duydum seni,benden bahs edip etmediğini merak ediyordum, uyuyamama sebebim de bu aslında. Kafama takıldı.. ve o odada ne konuştunuz?"

Harry bir süre Malfoy'a baktı,sonra hafifçe gülümsedi.

"Yani,evet. Senin hakkındaydı. Ama şu an konuşmanın sırası mı bilmiyorum,en yakın zamanda her şeyi anlatacağım,söz veriyorum."

Harry'nin kısa da olsa açıklaması Malfoy'u yeterince rahatlatmıştı,başka da soru sormadı zaten. Uzun süren bir sessizliğin ardından vedalaşıp odalarına gittiler.