are you falling in love? | yoonmin

11|Kedileri Sevmem

Jeongin ile olanları atlatmak için bir kafeye girmiş, soğuk bir şeyler içip konuşuyorduk.

"Jeongin, bu havada soğuk şeyler içmemiz doğru değil." Jeongin kıkırdayıp limonatasını tek dikişte bitirdi.

"Geçen dondurma yemiştim, hasta olup okula gitmedim. İki gün peşpeşe yiyince garanti hasta oluyorsun." Ona kötü kötü bakıp hafiften azarlamıştım.

"Hadi ya, sonra sürün hastalıktan!" Jeongin kahkaha atıp dizine vurmuş, sonrasında konuşmaya devam etmişti.

"Hyung saçmalama, bir günde iyileşirim ben!" Kıkırdayıp onu onaylamış, ben de limonatamı tek dikişte bitirmiştim.

"Ben de mi hasta olmaya çalışsam?" Jeongin yüzünü buruşturup, olumsuz anlamda kafasını salladı.

"Hayır, ben Hyunjin'i görmek istemiyorum. O yüzden hasta olmak istiyorum. Sen olma git okula, 12. Sınıf olan sensin. Ben henüz 12 olmadım." İç çekip onu onayladım.

"Haklısın, hem Yoongi gelmez okula. Yani öyle umuyorum."

~~~

"Hyung bak kedi!" Jeongin sevinçle bağırmış, kediyi kucağına almış seviyordu. Bir anda kediyle dibime girince irkilip geriye çekilmiş, çığlık atmıştım.

"Iyyyyy, benden uzak tut o canlıyı!" Jeongin dudak büzmüş, kediye iyice sokulup başını okşamaya başlamıştı.

"Boşver sen onu bebeğim, salak o!" Kahkaha atıp onunla dalga geçmeye başlamıştım.

"Kediyle mi konuşuyorsun gerçekten?" Jeongin dudak büzüp bana bakıyordu.

"Evet ne varmış?" Hiç anlamında omuz silktikten sonra, aklıma gelen huzursuz edici anılarla kafamı iki yana salladım.

Flashback

"Jimin bak! Çok tatlı!" Yoongi gördüğü kediye doğru hevesle koşmuş, sonra onu kucaklayıp Jimin'e yaklaşmıştı.

Jimin kıkırdayıp kedinin başını okşamış, mırıldanmaya başlayan kediyi Yoongi'nin kucağından alıp sevmeye başlamıştı.

"Sen de çok seviyorsun kedileri." Jimin olumlu anlamda kafa sallayıp gülümsemiş, tek kelime etmeden kucağındaki kediyi sevmeye devam ediyordu.

"Bak Yoongi, nasıl da güzel mırıldanıyor. Üstelik suratı da sana benziyor!" Yoongi kıkırdayıp onu onaylamıştı.

"Herkes öyle diyor zaten." Jimin işaret parmağını, Yoongi'nin burnuna koyup gözlerine baktı.

"Çok sevimlisin!"

~~

"Jimin!" Jeongin'in sesi ile irkilmiş, ona dönüp gülümsemiştim.

"Üzgünüm, saçma anılara daldım." Jeongin elinden kediyi bıraktı, cebinden çıkardığı sigara paketinden bir dal alıp dudaklarının arasına yerleştirdi. Çakmak ile sigarayı yakıp konuştu:

"Dökül bakalım!" Jeongini onaylayıp konuştum.

"Yoongi... Kedileri çok severdi. Hep bir kedimiz olsun, birlikte bakalım isterdik." Jeongin yanıma gelip bana sıkıca sarıldı.

"Hyung, kedilerin bir suçu yok ki ama. Sen boşver onu." Kafamı olumlu anlamda salladıktan sonra, Jeongin çekildi.

"Sana sigara içme demedim mi?" Bir beden önümden geçip Jeongin'in dudaklarının arasından sigarayı aldı.