Yoongi
Jimin'in cümlesi... Kulaklarımda yankılanıyordu, yediğim boklar ağır geliyordu. Benim yüzümden ağlamış olması... O kadar acı veriyor ki, anlatamam. İğrenç bir insan olduğum gerçeği, yüzüme bir tokat gibi çarpıyordu.
"Jimin, cidden hata yaptım. Anlık gelişen hislere kapıldım, kalbime kandım." Jimin başını yana yatırıp gülümsedi, tek elini yanağıma koydu.
"Kalp... Kalp, yalan söylemez Min."
"Hayır, söyler. Korktuğu zaman söyler."
"Neyden korktun? zaten deli gibi aşıktım sana. Birbirimizi seviyorduk, neyden korktun?" Sahi, neyden korktum? Beni bırakmasından mı? Hayır, hayır o beni bırakmazdı. Bunu, ilişkimizi biraz olsun bilen herkes anlar.
Kafam karışmıştı, elim ayağım titriyordu. Boş boş, saçma sapan cevaplar veriyordum, Jimin'e.
"Biliyor musun Yoongi, Boşver." Der demez ayağa kalktı,
"Bana yaptıklarından pişman olabilirsin, bu hoş. Peki arkadaşlarıma yaptıkların? Onlardan nasıl sıyrılacaksın, sıyrılacağız?" Sıyrılamayacağız...
Flashback
"Min Yoongi!" genç adam, babasının sesiyle irkildi. Oturduğu yerden kalktı, yalpalayarak babasının yanına ulaştı.
"Efendim?" babası onu yakalarından tuttu, çekiştirdiği yakaları bir yandan sıkıyordu.
"Yine bir boklar yemişsin, siktiğimin okulunda. Rahat dur biraz!" genç şaşkın şaşkın babasına baktı.
"Yemin ederim bir şey yapmadım! Onlar bana vurdu, ben sadece susup yerde yattım! Yemin ederim!" İşte... Yine oluyordu, gözünden bir yaş süzülmüştü.
Çenesinden babasının eline düşmüştü, babası yaş eline düşer düşmez Yoongi'ye bir tokat attı.
"Kaç kere dedim lan, kız gibi ağlamayacaksın! Sikik sikik yatmayacaksın, sen de onları döveceksin!" Yoongi, gözünden süzülen yaşları kesmeye çalışıyordu. Gözlüğünü düzeltti, burnunu çekip bağırdı.
"Özür dilerim, lütfen affet!" babası Yoongi'nin yakalarını bıraktı.
"Defol odana." Yoongi, yere düştü. Düştüğü gibi doğrulmaya çalıştı. Başardığında kalkıp, odasına koştu.
Flashback End
"Yoongi!" Yanaklarımdaki ellere, sonrasında karşımdaki yaşlı gözlere baktım.
"İyi misin?" Jimin telaşla sormuştu, yattığım yerden doğruldum. Başımı tutup etrafa baktım. Hâlâ sahildeydik, etrafımıza biraz insan toplanmıştı. Bazıları yanıma çökmüş, benimle ilgileniyordu.
"Bir anda bayıldın, ağladın hatta. Ayıltmaya çalıştık seni, olmadı." Hyunjin, yay gibi gerilmiş kaşlarıyla konuştu. Beni öldüresiye döven adam, benim için endişelenmişti.
"Anladım, siz gidin isterseniz? Ben kalkıp giderim şimdi, hep oluyor zaten. Alıştım." Doğrulmaya çalıştığım sırada, Jimin kolumu tuttu.
"Ne demek alıştım?" Endişeyle sorduğunda, gülümseyip omzunu sıktım.
"Cidden iyiyim, iyi olmasam belli ederdim." Yalpalayarak ayağa kalktım, zaten dağılmış olan kalabalığı görünce rahatladım.
Hafiften tökezliyordum ama sorun değildi. Bu yaşadıklarımı hak ediyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
are you falling in love? | yoonmin
RandomYoongi ve Jimin sevgiliydi, ancak Jimin'in bilmediği bir gerçek vardı. # 5 - yoonmin