bölüm 22: disko disko, party party

3.3K 316 107
                                    

"Taehyung birisi dışarıda korna çalıyor! Arkadaşın falan mı oğlum?"

"Sevgilim anne."

En alttaki çekmeceden tarak bulmaya çalışırken bir yandan da anneme laf yetiştiriyordum. Sonunda bulduğum tarakla ayağa kalkmış ve tam karşımda mutfaktaki annemin yine konuşmasıyla kaşlarımı çatmıştım.

"Oğlum yanlışın var, bu çocuk bayağı yakışıklı duruyor."

Annem ellerini havluya silerken bir yandan da pencereden Jungkook'a bakınıyordu. Saçlarımı taradıktan sonra beğenmeyerek oflamış ve dağıtmış ardından mutfaktaki annemin yanına gitmiştim. İki elimi de belime yerleştirirken kapıda anneme bakıyordum.

"Ben çirkin miyim anne?"

"Taetae bu çocuk seni aşar yavrum dalga geçerler."

"Ya anne! İlkokul muyuz ne dalgası?"

Çalan zille beraber anneme laf yetiştirmeyi bırakmıştım ve elim ayağıma dolaşmıştı. Ne yapacağımı bilemeden öylece yerimde dururken annem kapıya koşmuş ve açmıştı bile. Jungkook her zamanki sportif haliyle kapıda elinde çiçekle bekliyordu. Karşısındaki annemi görünce çiçekleri ona uzatmış ve önünde eğilmişti.

"Ay yanlış eve mi geldin evladım?"

"Ben Taehyung'a bakmıştım ama-"

"Buradayım Jungkook."

Elimdeki tarağı bir kenara fırlatırken hızlı adımlarla kapıya ulaşmış ve anneme kötü bakışlarımı attıktan sonra hayatımın aşkına dönmüştüm.

"Sonunda gelebildin."

"Taehyung on dakika çok da uzun değil-"

"Ahah Jungkook gidelim bence de, görüşürüz anne."

"Dikkat edin kendinize. Jungkook mutlaka bir gün bize gel yavrum."

"Gelirim efendim."

Ayakkabılarımı doğru düzgün giymeden Jungkook'un elinden tutarak hızlıca evden çıkmıştım. Jungkook ne olduğunu anlamayarak bana tuhaf bakışlarını atarken çoktan binadan çıkmıştık.

"Bebeğim sakin olur musun? Tamam anladım çok özledin beni."

"O yüzden değil."

"Özlemedin yani."

Annem pencereden bakıyor mu diye binayı kolaçan ederken Jungkook'un seesizce söylediği şeyle bakışlarımı karşımdaki yüzü düşmüş minik tavşana çevirmiştim.

"Aptal olma, seni özlemediğim bir saniye yok."

Sözlerim Jungkook'un bakışlarını gözlerime çevirmesine sebep olurken ani hareketiyle dudaklarımızı birleştirmiş sonra da hemen geri çekilmişti. O kadar hızlı olmuştu ki ne olduğunu bile anlayamamıştım.

"Jungkook! Ne yapıyorsun ya annem görebilir!"

"Annene seni sevdiğimi söylerim."

"Sorun da bu ya."

Ben oflarken Jungkook tek kaşını kaldırmış bana bakıyordu. Bakışkarı anlamıyorum diye bağırıyordu resmen.

"Annem sevgililerimi benden soğutacak şeyler yapar her zaman, onun yüzünden sevgililerim benden ayrılıyordu."

"Ne?"

Jungkook birden bire gülmeye başlarken beni ciddiye almamasına sinirlenmiş ve yürümeye devam etmiştim. O da gülerek peşimden gelmiş ve elimi tutmuştu. Arabasının yanına geldiğimizde ellerimi ondan ayırarak muavin koltuğuna geçmiştim.

platonic my love [taekook + texting]Wo Geschichten leben. Entdecke jetzt