🔥8.Bölüm:Büyük sır🔥

46 10 181
                                    

Bu bölümde bazı sırlar gün yüzüne çıkacak.

İyi okumalar♥️

1 hafta sonra

Khloe, evde daraldığından biraz hava almak için köy meydanına indi. Evde oturdukça duvarlar üstüne üstüne geldiğini hissediyordu. Küçücük odaya tıkılıp kalmıştı. Köy meydanına indiğinde sıkıntıyla derin bir nefes verip pazar yerini gezmeye başladı. Sıra sıra dizilmiş tezgahlarda birbirinden güzel el işleri satılıyordu. Khloe, tezgahlardan birine yaklaşarak eline aldığı yeşim taşıyla dikkatle bakmaya başladı. Yeşil rengi ve parlaklığıyla taş, genç kızı kendine hayran bırakmıştı. "Güzel bir seçim, bu taşın çiftini de görmek ister misiniz?"

Khloe satıcının sesiyle kendine geldi. "Lütfen." Satıcı eline aldığı kırmızı yeşim taşını genç kıza doğru uzattı. "Bu iki taş ancak birbirlerine yakın oldukları zaman bu kadar parlak olurlar. Yeşim ikilisi olarak da bilinir bu taşlar. İki sevgiliyi de bir araya getirir. "

Khloe, satıcının söylediklerini hayranlıkla dinlerken elindeki taşlara bakıyordu. "Alıyorum bunları."

Khloe taşların parasını ödeyerek ordan ayrıldı. Elinde ki parlayan taşlara bakarak yoluna devam ediyordu. Aniden başına giren ağrı ile eli başına gitti.

"Uyan"

Bu seste neydi şimdi. Beyninde sürekli duyduğu bu ses de kime aitti. Bunları fazla umursamayarak geri döndü. Evin önüne geldiğinde yaşlı kadını sandalyede oturmuş köy halkıyla konuşurken buldu. "Heh Khloe, geldin mi kızım."

"Geldim anne de siz niye toplandınız burda."

Genç kızda sandalyelerden birine oturarak yaşlı kadına döndü. "Truva krallığı sarayda çalışacak hizmetçiler alıyor, bizde gidecek kişileri seçiyorduk."

Khloe heyecan ile sandalyede doğruldu. "Güzel, beni de yazın."

"Olmaz kızım, sen henüz tam iyileşmedin."

Khloe sıkıntıyla derin bir nefes aldı. Bazı cevapları bulabilmesi için gitmesi gerekiyordu. "Anne çok sıkıldım ben evde, hem bana da iyi gelir çalışmak."

Yaşlı kadın hoşnutsuz bir şekilde başını olumlu anlamda salladı. Khloe sevinçle oturduğu sandalyeden kalkarak evin içine girdi. Hazırlanması gerekiyordu bugün yola çıkacaklardı. Prens Ranier ile görüşmesi için güzel bir fırsattı.

Khloe hazırlıklarını bitirerek evden çıktı. Köy halkından saraya gidecekler de genç kızı bekliyorlardı. Khloe, yaşlı kadınla vedalaşarak diğerleri ile birlikte yola çıktı. Genç kız elindeki yeşim taşlarına hayranlıkla bakarak yoluna devam etti.

Truva krallığının önüne geldiklerinde görkemli saraya hayranlıkla bakmaya başladılar. Dev kapı açılınca khloe ve diğer çalışanlar avluya girdiler. Prens de dahil tüm askerler kılıç talimindelerdi.

Khloe'nin gözü prens Ranier'i bulduğunda dikkatle o tarafa bakmaya başladı. Prens Ranier'in aurasına kapılmamak mükün değildi. Mavi gözleri ve siyah gür saçları ile çok yakışıklı bir prensti. Prens Ranier gökyüzünün prensi olarak bilinirdi ve bu lakaba en uygun kişiydi.

Khloe bunları düşünürken elindeki yeşim taşları da parlamaya başlamıştı. Anlamayarak taşlara baktığında iki taşında belirli bir yöne doğru parladığını fark etti. O yöne baktığında taşların prens Ranier'i gösterdiğini gördü. Hemen elindeki taşları kimse fark etmeden sakladığında diğerleri ile birlikte saraya giriş yaptı.

Prens Ranier talimi bitirmiş saraya giren kızı çatık kaşlarla izliyordu. Kılıcını kınına koyduktan sonra kendisi de adımladını saraya yönlendirdi. Genç kızla göz göze geldiklerinde kaşları daha çok çatıldı, bu kızı tanıdığına emindi. Benzetmiş de olamazdı.

KRİSTALحيث تعيش القصص. اكتشف الآن