🌙10. Bölüm:Usta Chad'in oyunu🌙

44 6 106
                                    

Medya:Yeni karakterimiz>>Millie

Bu bölümde bazı dengeler değişecek.  Sasha'nın ihaneti ortaya çıkacak.

İyi okumalar♥️

Ütopya krallığı

Kral Boris ve prens Edwin saraya giriş yaptıklarında prens Edwin,  askerlere kızı saraya taşımalarını emrederek atından indi. Askerler baygın halde yatan kızı attan indirerek saraya taşıdılar.

Edwin, kızın nasıl bu hâle geldiğini merak ediyordu. Saldırıya mı uğramıştı yada başına başka ne gelmiş olabilirdi.  Babasına taraf döndüğünde onunda dikkatle saray girişine baktığını gördü.

"Baba, bu kıza ne olmuş olabilir."

"Bilmiyorum,  kız kendine gelince sorarız olanları."

İkisi de saraya girdiklerinde alt kata indiler. Sağlık odasına girdiklerinde prens Edwin kızı yatırarak geri çekildi.

Saray hekimi, hazırlamış olduğu bitkisel karışımı bir kaba koyarak kıza doğru yaklaşmaya başladı. Önce kızın karnında bulunan yara izini inceledi. "Tanrıya şükür yarası derin degilmiş. Bu karışım sayesinde  iki, üç güne kendine gelmiş olur."

Kral Boris hekimi onaylayarak  hekimin rahat çalışabilmesi için bir iki adım geriye gitti. Prens de babasınin yanına gelerek hekimin her hareketini dikkatle izlemeye başladı. "Baba, nerden geldiği  belli bile olmayan bir kız. Sence de tuhaf değil mi? Bilerek yapılmış gibi."

"Kız uyanınca herşeyi öğrenecegiz ama sen yine de tedbirli ol."

Kral Boris bu sefer şüphe ile bakmaya başladı genç kıza. Kesin hüküm vermek istemiyordu ama kendisini huzursuz hissetmeye de başlamıştı. Saray hekimine baktığında onun dikkatlice karışımı yara izine sürdüğünü gördü. Hekimin işi bittiğindeyse bez yardımıyla kızin belini sardı. "iki güne kendine gelmiş olur majesteleri."

Hekim baş selamı vererek odadan çıktığında kral Boris ve Prens de ordan ayrıldı. Prens gördüğü ilk hizmetçiye genç kızı odalardan birine tasımaasını emrederek babası ile beraber saraya giriş yaptı tabi ikisi de kraliçeyi karşılarinda görmeyi beklemiyordu. "Prens Edwin derhâl kılıç ustanın yanına."

"Anne daha yeni geldim yoldan."

Kraliçe öfke ile prense döndügünde prens hemen baş selamı vererek yanlarından ayrıldı.

"Gitme çocuğun üstüne, bu birkaç günde yaşadıkları hiç kolay değil, hem zorlu bir görev kendisini bekliyor."

"Prensin iyi bir disipline ihtiyacı var, yoksa ilerde ülkeyi nasıl yönetecek. Bu disiplini vermekte size düşer majesteleri ve kral olarak sorumluluklarınızı yerine getirmelisiniz, aksi takdirde bu görevi ben üstleneceğim ve inanın bunun sonuçları da biç iyi olmaz."

Kraliçe öfke ile saraya geri girdiğinde, kral Boris, kraliçenin bu öfkesinin sebebini düşünmekteydi. Açıkcası o evlendikleri zamandan beri böyleydi. Kibirli, soğuk, tüm krallıkların üstünede olmak istiyordu. Tüm herşeye sahip olup dünyayı kendisinin yönetmesini isteyen biriydi kraliçe. Bu kibri ilerde  başına büyük bela açacak olsa da bunu unursayan biri de değildi.

Kral Boris ise kraliçe'nin bu hallerine alışmış ne yaparsa yapsın düzelmeyecegini fark etmişti. Ama kendisini sürekli olarak küçük görmesini kaldıramıyordu artık.  Derin bir nefes alarak yönünü avluya taraf çevirdi. Prens, güneş ışınlarını kullanarak kılıç talimi yapmaktaydı. Güneş ışınları ile donattığı kılıcı, her savrulduğunda karşı tarafın gözlerini kör edebilecek türden bir parlaklık oluşturuyordu. 

KRİSTALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin