"Hiç değil,hep oluruz."

20 6 0
                                    

Günümüzden Okyanus Kılınç

Babam eline kumandayı aldı, televizyonun başına geçti. Heyecanla açacağı filmi bekliyordum.

Yazdığı harflerden ne açacağını anlamaya çalıştım.

"Titanic" yazmıştı. Daha önce çok kez duyduğum fakat hiç izlemediğim bir filmdi.

Filmi başlatıp yanıma oturdu. Anı kutusunu önüne aldı içini açarak film esnasında bana her bir anının ne anlama geldiğini anlatmaya başladı.

Günümüzden Atakan Kılınç

Bak kızım bu film, belki de her şeyin başlangıcı olan o film. Okyanus'a dair her şeyin...

Geçmişten Su Kılınç

Gece yarısına kadar uyumuyordum. Hatta bazen sabahladığım bile oluyordu. Erken uyumak huyum değildi.

Yine bir gece yarısı, sosyal medya da dolaşıyordum. Hikayeleri izliyor,ara ara da keşfete göz gezdiriyordum.

Hikayeler arasında gezinirken onun hikayesine denk gelmiştim.

Henüz 10 dakika önce attığına göre uyumuş olamaz diye düşündüm.

Bir sürü negatif hikaye paylaşmıştı.
Slow şarkılar, morali bozuk olduğunu belirtecek yazılar vb. gibi.

Onu bu şekilde bırakıp uyuyamazdım.
Yine geçen gün ki gibi o saat de çok uykum olmuş olsa bile Atakan benim için çok daha ön planda kalmıştı.

Hikayesine yanıt olarak "Konuşmak ister misin?" Diye yazdım.

Aradan çok vakit geçmeden cevap vermişti.

Atakan:
- Olur

Bildirim ekranıma düştüğü anda tıkladım üzerine. Onun mesaj kutusu açıldı,klavyem önüme gelir gelmez kelimeleri sıralamaya başladım.

İlk önce sorunun ne olduğunu sordum.

-Neyin var?

Geciktirmeden cevap verdi.

Atakan:
-Hiç
-Ailevi

Ailevi sorunlarına burnumu sokmak belki de doğru değildi. Ne de olsa çok yakını bile değildim.

-Anlatmak istersen dinleyebilirim.

Dedim.

Atakan:
-Çok doldum sadece. Üstüme fazla geliniyor,benden beklentileri çok fazla. Çok düşünüyorum, odaklanamıyorum.
-Bilmiyorum öyle işte.

Demek hiç bir şey göründüğü gibi değildi. Demek her mutlu gözüken mutlu değildi.

Cümleye nasıl başlayabilirdim bilmiyordum. Düz bir şekilde yazsam samimiyetsiz kalırdım sanırım.
Fakat aramızda samimiyet bağı da o kadar fazla değildi.

"Kanka" gibi bir hitapta bulunmak istemedim. Belki de onu öyle görmediğimdendir.

Ne diyebilirim diye düşünürken iyelik eki geldi aklıma.

İyelik eki herkes için kullanılmayan, özel bir ekti. Evet, zaten o da benim için özeldi. Başka kimin derdine gecenin bir yarısı koşabilirdim?

"Atakanım" diye başladım cümleme.

-Bazen bazı şeyler istediğimiz gibi gitmeyebilir hatta bazen hayat bizi buna zorlayabilir. İstemediğimiz şeyleri,istemeden yaparız bazen. Ama hayatın çok kısa olduğunu sende çok iyi biliyorsun. Yarınımızın ne olacağı belli değilken bize zarar verebilecek her düşünceye fazla yer vermeye ne gerek var? Her şeyin üstesinden gelebilecek gücün kendinde olduğunun farkına varmalısın. Mutlu olmak, huzurlu olmak için birine muhtaç olmamalısın. Kendine kendin yetmelisin. Ve bu yüzden de bence bazı insanları fazla umursamamak gerekiyor.

Zifiri OkyanusHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin