inanılmaz olay

1K 17 0
                                    

1930'lu yıllarda Amerikan hükümeti bilim adamlarından gemilerinradarlarda görünmemesini sağlayacak bir yöntem geliştirmelerini ister. 10 yıllık çalışmanın sonunda proje deneme aşamasına gelir. Deneyde Amerikan donanmasında görevli olan Eldridge adlı gemi kullanılacaktır. Gemi elektromanyetik alan oluşturmaya yarayacak tonlarca ekipmanla donanır ve 22 temmuz 1943'te saatler 09:00'i gösterirken jeneratörler çalıştırılır. Eldridge'in etrafını önce yeşil bir duman kaplar. Duman çekildiğinde ise deneyin istenenden daha başarılı olduğu anlaşılır. Çünkü Eldridge mürettebatıyla beraber "gözden" kaybolmuştur!

İşte bu tüyler ürperten bu hikaye, o tarihten bu güne kadar resmi makamlarca defalarca yalanlanmasına rağmen en çok merak edilen konulardan biri olmuştur.

'Philadelphia Deneyi' olarak adlandırılan deneyin yapılmış olma ihtimalinden ilk söz eden kişi Morris K. Jessup'dur. UFOlar üzerine yaptığı çalışmalarla tanınan amatör bir gök bilimci olan Jessup'un deney ile olan ilgisi 1955 yılında eline geçen bir mektupla başlar.

Mektup, Carlos Miguel Allende adında birinden geliyordu ve deneyden detaylı olarak bahsediyordu.

İddiasına göre Allende, deneye gözlem gemisi olarak katılan SS Andrew Furuseth adlı şilepte görevli bir denizciydi. Deneye baştan sona şahit olmuştu.

Deneyin hazırlık aşaması

Deneyin temelinde Einstein'in Birleşik Alan Teorisi vardı. Teori, basitce, nesneler arası çekim esası ve elektromanyetizma üzerine kurulmuştur. Einstein, 1920lerden itibaren bu teorisi üzerine yoğunlaşmış, 1925-1927 yılları arasında Almanya'da, bir fizik dergisinde yaptığı çalışmaları yayımlamış, ancak bu çalışmalarını hiçbir zaman tamamlayamamıştı.

İddiaya göre deneyin çalışmaları 1930 yılında Chicago Üniversitesi'nde başlamış, bir yıl sonra da Princeton Üniversitesi'nde devam ettirilmişti.

Hatta Albert Einstein, Dr.John von Neumann ve Dr.Nikola Tesla'nın da zaman zaman proje dahilinde çalıştıkları iddia edilmiştir.

Birleşik Alan Teorisi'nin deneye uygulanışı ise "çok güçlü bir elektromanyetik alan oluşturup gemi üzerine gelen ışığı (ve radar sinyallerini) kırarak ya da bükerek optik görünmezlik sağlamak" şeklinde düşünülmüştü.

Bu doğrultuda 75 KVA gücündeki iki dev jeneratör geminin ön top taretlerinin altına monte edildi, buradan geminin güvertesine 4 manyetik ışın yayılacaktı.

3 RF vericisi (her biri iki megavat CW gücündeydi ve onlar da güverteye monte edilmişti), 3000 adet 6L6 güç artırıcı tüp, iki jeneratörün oluşturduğu gücü yayacaklardı, özel eşleme ve modülasyon devreleriyle diğer ekipman, oluşan kütlesel elektromanyetik alanları kullanılırlığa indirgerken, kırılmış ışınlar ve radyo dalgaları gemiyi saracak ve sonuçta gemi düşman gözlemcileri için görünmez olacaktı.

Amaç görünmezlikti fakat iddiaya göre donanma bu deneyde tesadüfen de olsa maddenin ışınlanması gerçekleşti!

Deneyin gerçekleştirilişi

Allende, deneyin 22 Haziran 1943'te sabah 09:00'da jeneratörlere güç verilerek başlatıldığını söylüyordu.

Bu aşamadan sonra yeşilimsi bir sis gemiyi örtmeye başlamış ve USS Eldridge ortadan kaybolmuştu. Devamını şöyle anlatıyordu Allende :

"Bir an sadece geminin çapasını görebildim, sonra o da kayboldu, ortada artık ne sis ne USS Eldridge vardı; bomboş denize bakıyorduk, bizim gemide bulunan üst rütbeli subaylar ve bilim adamları korku, dehşet ve heyecan içinde nefeslerini tutarak bu inanılması güç başarılarını seyrediyorlardı.

Kısa Korku HikayeleriWhere stories live. Discover now