38

501 42 136
                                    

"Merhaba sevgilim."

Sevgilim?

Bu adam aklını mı kaçırdı? Bu nasıl bir hayal dünyası?

"Y/N!"

Rumlow'un sesiyle bakışlarımı mavilerden zar zor kopartıp ona döndürürken Winter Soldier'ın arkasından elindeki silahı doğrultarak hızla bize doğru yaklaştığını fark ettim.

Askerimiz benim bakışlarımla hızla arkasını dönerken Rumlow'un kurşunlarını metal koluyla engelleyerek üzerine doğru ilerledi. Silahı, değen kurşunlarla yere düşmüştü.

"Seni bu sefer elimden kimse alamaz."

Sinirle seslenen Barnes, Rumlow'un üstüne atlamıştı.

Üstümdeki afallamayı Kaptanın hareketlenmesiyle atarken Rumlow'u yalnız bırakmamak adına ona doğru ilerleyen Kaptana saldırdım.

"Zemo neredesin?"

Kulağımdaki kulaklığa doğru konuşurken sinirle söylendim.

Karnına doğru attığım tekme geri çekilmesiyle boşa düşerken göz ucuyla Rumlow'u kestim. Zorlanıyor gibiydi.

"Zemo... Biliyordum böyle bir şey yapacağını."

Kaptan sinirle konuşurken yumruk savurduğum kolumu tutup sırtıma doğru büktü. Sızlayan kolumla ağzımdan kısık bir inleme çıkarken boştaki kolunu da boğazıma doladı. Elimle iteklemeye çalışırken tutuşunu sıkılaştırdı.

"Bruce nerede?"

Ensemde hissettiğim nefesiyle kulağıma fısıldayan Kaptan'ı cevapsız bırakıp kurtulmak için tekrar hamle yaptım. Kolumu daha da bükerken tepki vermemek için dişlerimi sıkıyordum ama biraz daha zorlarsa kırılacağının farkındayım.

"Sınırlarımı zorlama Y/N."

Siktir git.

Başımı hızla arkaya atarken aynı anda bileğimde sakladığım küçük çakıyı zar zor çıkartıp boğazımı sıkan koluna sapladım. Acıyla bağırarak geri çekilirken bir kaç adımda uzaklaştım Kaptan'dan.

Nefeslerimi kontrol etmeye çalışırken Winter Soldier'ın altına aldığı Rumlow'u yumrukladığını görmemle korkuyla hızla yanlarına koştum.

"Rumlow!"

Sesimle Barnes'ın bakışları yüzüme dönerken üstüne atladım.

Yerde yuvarlanırken durduğumuzda üste ben vardım.

"Beni yönetmeni her zaman sevmişimdir."

Durduğumuz gibi sık nefesleriyle konuşurken cümlesini anlamam biraz uzun sürdü.

Dudaklarında oluşan çarpık gülümsemeyle bakışlarını yüzümde gezdirdi. Bunu yapmak dünyanın en normal şeyiymiş gibi yapması sinir bozucuydu.

"Ne saçmalıyorsun gerçekten?"

Ama kalbimin hızlanmasına engel olamadım.

Winter Soldier'ı gördüğüm için miydi? Eski halinden eser kalmaması heyecanlandırmıştır belki de. O gün ilk ve son kez gördüğüm gözleri tehlike çanlarımı çaldırırken şuan ki sıcak bakışları istemsiz rahatlatıyordu. Eski gücünün olmamasının rahatlığı olsa gerek.

Kendi düşüncelerime kaşlarımı çatarken yerde rahatça beni izleyen yüze yumruk salladım.

Ne önemi vardı? Kurtulmam gereken bir diğer kişilerden biriydi sadece.

Eliyle hızla tutarken başını yavaşça iki yana salladı.

"Acele etme. Özlemimi gideriyorum şurada."

Man Down//Bucky Barnes×Y/NWhere stories live. Discover now