Yavaş-yavaş gözlerimi açdım. Evet. Sabah olmuşdu. Elimi yüzümü yıkayıp kiyafetlerimi giydim. Siyah bir kazak altına siyah paraşüt pantolon giydim. Aşağı indiyim de mutfakdan sesler geliyordu. Oraya doğru ilerledim.
"Günaydın canım. Gel otur. Yiyelim." Dedi Alex. Mutfak tezgahına yemek hazırlamışdı. "Günaydın."dedim. Ardından geçip oturdum.
Tabağıma domates, peynir ve zeytin aldım. Yemeye başladım. "Ben kaydını yaptırırken kızlar buraya gelecek. Elizabeth arayıp söyledi."dedi.
"Ha tamam. Süper. Belki kızlar deyil ben gidiyim? Olur mu?"diye sordum.
"Olmaz tatlım. Etrafı tanımıyorsun."
"Sen bırakırsın? Olur de lütfen?"diye yalvardım. "Ah. Tamam ben bırakırım."dedi. Ellerimi çırpdım. Ardından yemeyime devam etdim.
Alex cebinden telefonu çıkarıp bir numaraya tuşladı. Ardından kulağına götürdü. "Alo. Evet evet benim canım. Diyorum ki kızları gönderme. Zaten üçüde yanında değil mi? Carley ve Danna geldi mi? Ha tamam. Eliza diyor ki "ben geleyim." Evet. Tamam o halde görüşmek üzere."diyip kapatdı.
"Kızlar orda. Belenin kızları gelmiş. Hazırlan da götüreyim."ayağa kalkdı.
*
Üzerimi deyişip hemen aşağı indim. Arabada da pek bir şey konuşmadık. Üzerimde kırmızı bir bluz, altında siyah pantolon vardı. Saçlarımı at kuyruğu yapmıştım.
"Geldik. Hadi dikkat et. Görüşürüz." Dedi Alex. "Görüşürüz."dedim ve indim.
Alex gittikden sonra eve doğru ilerledim. Zili çaldım.
Bu sırada etrafı izlemeye başladım. Pek bir şey yoktu. Kapıya kadar çiçeklerle doluydu her yer. Patika evin kapısına geliyordu.
"Hoş geldin kızım. Geç."diye açtı kapıyı Elizabeth teyze. Teyze ne ya?
İçeri geçdim. Etraf lüks deyildi. Ama güzeldi. Girişte bir askılık vardı. Yanı başında ise büyük bir dolap yer alıyordu.
"Eliza! Hoş geldin. Geç hadi."dedi Gia.
"Hoş bulduk."dedim. Ardından merdivenleri çıkdık. Bir kapıyı açıp içeri girdik. Danna ve Carley de burdaydı. Yatakta oturmuşlardı. Oda sadeydi. Tek kişilik yatak, kıyafet dolabı ve çalışma masası.
"Aşkıım. Gel gel. Muhabbet edelim. Sonra hazırlanırız."diye cırladı Carley.
"Aşkım ne ya?"dedi Danna. "Gel Eliza.
Gülümsedim. Ardından yatağa oturdum. "Sana okuldakilerden bahs edelim. Partide tanışırsın."dedi Gia.
"Olur. Başlayın."dedim. "Tamam. Önce parti sahibi Haven. Haven tatlı bir kız severim. Ama sevgilisine dokunma. Öyle deyişiyor ki. Of of. Sevgilisi Liam. Aman diyeyim sakın. Yaklaşma."dedi. Başımı salladım. "Ben devam ediyim." Dedi Gia. "Imm. Ha Anna. Havenın kız kardeşi. Tatlı. Sevimli. Populer kız. Ama her kese de iyi davranır. Severiz. Kötü tarafını görmedim."dedi.
"Şimdi de ben."dedi Danna. "Barry."
"Hayır ya. Olmaz."dedi Gia.
"Evet ya olmaz."dedi ardından Carley.
"Olur olur. Kafa tutmaması gerektiyini anlar hem."dedi Danna.
"Noluyor?"dedim. "Oof. Anlat."dedi Gia.
"Tamam. Eveet. Barry. Bu çoçuk tam bir odun. Aynı zaman da çok yakışıklı. Hem de Felix ve Jackle arkadaş!"dedi.
"Felix? Jack?"dedim. "Ooof sıkıldım. Kalkın. Hazırlanalım."dedi Gia.
YOU ARE READING
Güç
Vampire"İşte bu yüzden sana söylemedim! Söyleyemezdim!! Öldürürdün bizi!!" Diyerek yere çöktü. Ne yani? Ölmemek için bana gerçekleri söylemedi mi?! "Bu seni haklı yapmaz!! Hiç birinizi yapmaz!! Güvendiğim insanlar beni kandırdı!! Sen peki?! Sana ne demeli...
