35. ALIŞVERİŞ

3.1K 188 19
                                    

Asrın 4'aylık hamile

"Tamam Eda, biz bugün Karan ile alışverişe çıkacağız, siz yarın gelirsiniz." Eda ile telefonda konuşuyordum. Annem ile bize gelmek istediklerini söylemişti.

"Tamam aşko, biz yarın geliriz o zaman. Bebiş için mi gideceksiniz?" dedi Eda ve çıkık karnımı okşadı. Gülümsedim ve kafamı olumlu anlamda salladım. Artık hamileliğimin dördüncü ayına girmiştim ve Karan günden güne daha çok üzerime titriyordu.

Bugün de uzun ısrarlarım, ağlamalarım ve triplerimden sonra Karan'ı alışveriş merkezine gitmeye ikna edebilmiştim. Kendime de bebeğime de giysiler alacaktım. Karnım daha da şiştiği için şuan sevgilimin kıyafetlerini giyiyordum.

Özellikle geceleri Karan'ın bana uzun ve bol gelen tişörtleriyle uyumak harika oluyordu. Karan'ın banyodan çıkması ile telefonu kapattım. Haftasonu olduğu için bugün şirkete gitmemişti.

"Canavarım, hazır mısın?" Ah bir de bu vardı. Karan bana hamile olduğumdan beri 'canavarım' diyordu. Neymiş efendim hormonlar beni tam bir canavara dönüştürüyormuş.

"Evet, seni bekliyorum."

"Geldim güzelim."

Ayaklandım ve kapıya doğru ilerledim. Üzerime montumu giydim ve tam eğilip ayakkabılarımı giyecektim ki duyduğum boğaz temizleme sesi ile durdum ve bakışlarımı sevgilime çevirdim.

"Asrın, ne yapıyorsun? Dur ben giydireceğim sana." dedi ve önümde diz çöküp ayakkabılarımı giymeme yardımcı oldu. Bana yardım etmesi ne kadar hoşuma gitse de bir o kadar da sinir bozucuydu. Bunu onunla konuşmuştum ve benimle ilgilenmeyi sevdiğini ve bunu dert etmemem gerektiğini söylemişti.

Sonunda evden çıktığımızda arabaya oturduk ve Karan sürmeye başladı. Yolumuz sohbet ederek geçti. Alışveriş merkezine varınca Karan arabayı uygun bir yere park etti ve inip benim kapımı açtı. Arabadan inince elimi tuttu ve içeriye doğru yürüdük. Homofobik bir ülkede yaşamamıza rağmen Karan her yerde elimi tutup öpüyordu. Her zaman insanları umursamamam gerektiğini söylüyordu.

Bir erkek giyim mağazasına girdik ve bana kıyafet bakmaya başladık. Büyük bedenler almaya dikkat ediyordum. Karan da bir şeyler seçtikten sonra ödemeyi yapmak için kasaya geçtik. Karan kıyafetleri öderken benim aklıma çalışmadığım gelmişti. Her şeyi ondan bekliyordum, bütün gün evde oturup uyuyordum.

Kendimi kötü hisstemem ile mağazadan çıktım ve tuttuğum göz yaşlarımı serbest bıraktım. Birden birinin göğsüne çekilmem ile çığlık attım, ama sonra o kişinin kokusu tanıdık gelince kollarımı ona sardım.

"Canavarım, neyin var?"

"Karan, eve gidelim lütfen."

"Ama bebeğimize de bir şeyler alacaktık sevgilim? Ne oldu sana?"

Ondan ayrıldım ve göz yaşlarımı sildim. Haklıydı bebeğimiz için gelmiştik.

"O zaman şurada ki bebek mağazasına girelim ondan sonra eve gidelim. Evde anlatırım sana."

"Tamam."

Mağazaya girdik ve orta da durup birbirimize baktık. Sağ taraf da kız reyonu sol taraf da ise erkek reyonu vardı. İkimiz de aynı anda gülmeye başladık. Bir kadın yanımıza geldi ve bize gülümseyerek baktı.

"Hoş geldiniz efendim, yardımcı olabilir miyim?"

"Evet, biz bebeğimize bir kaç kıyafet almak istiyoruz, ama cinsiyetini daha öğrenmedik."

Karan'ın sözleri üzerine kadının bakışları göbeğime değdi ve ağzı aralandı. Elimi karnıma koydum ve okşamaya başladım. Tedirgin olmuştum.

Kadın kendisini toparladı ve konuşmaya başladı.

"Hiç sorun değil, unisex bebek giysileri de oluyor." dedi ve yürümeye başladı. Bize o reyonu gösterdi ve yanımızdan uzaklaştı. Şimdi sevgilim ile minicik kıyafetlere bakıyordum.

Çoğunlukla sarı, beyaz, yeşil, siyah gibi renklerdi. Bir kaç zıbın, tişört, çorap, pijama alıp çıktık. El ele arabamıza doğru yürüyüp yerleştik.

"Karan, ben acıktım."

"Biliyorum güzelim, ama dışarıda yemeni istemiyorum. Eve gidelim, dünden yemek kaldı."

-

-

-

-

-

Zenginler de önceki günden kalan yemekleri yiyorlarmış.

SARMAŞIK | MPREG Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin