52. bölüm

2.8K 141 0
                                    

OY VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN LÜTFEN!!!!

○○○○○○○○○○○○○○○

Evet onun yanına yattım ama sadece o benim için bıçağın önüne atladı diye.

Günler günleri kovaladı Alaz kendi evine gitti. Aklım onda olduğu için 2 günde bir ziyaret ediyorum. Olayın üzerinden 3 ay geçti. Alaz ile daha iyi anlaşılıyoruz. Hatta geçen gün Barın ben o dışarı çıktık.

Rabia ile sahilde otururken telefonuma mesaj geldi.

Bulut:
-Güzelim ne zaman eve gelirsin?
-Ve evet güzelimsin gerçektenn

YA BRN BUNU YERIM.

+Bir saate gelirim aşkım merak etme senn
-Tamam canım

Şuan çok sıradan giden bir hayatım vardı.

Eniştemin araması düştü telefona. Kaşlarımı çattım Rabianın dürtmesiyle açtım telefonu.

Biraz konuştuktan sonra kapattım.

"Ne oldu lan?" Dedi rabiş

"Ablam aramış da duymamışım yemeğe çağırıyorlar beni."

"Gidicek misin?" Dedi rabis

"Gideceğim el mecbur."

Vedalaştıktan sonra ablamı aradım.

"Abla birisini yanımda getirebilir miyim?" Dedim heyecanla içinde.

"Tabii ablacım ve gelirken bir şey alma seni tanıyorum." Dedi hızla.

"Of abla."

"Ablaya of denmez taş olursun hızlı ol."

Pat diye telefon kapatıldı. Bende göz devirip Bulutu aradim.

"Bulutum şey diyicektim.."

"Buyur birtanem?"

"Ben ablama gideceğim gelecek misin?"

"Ablan? Gece ablan kim?"

"Ablam işte tanıyorsun ya hani şu yurt dışında teyzem de kalan. İstanbula geldiler onlar eniştem ile." Dedim.

"Anladım birtanem aslında işlerim var ama halledip gelirim. Buradan mı geçeriz orada mı buluşalım?" Dedi

"Orası bana uzak kalıyo sen sahile gel buradan beraber devam ederiz." Dedim

"Hangi sahile yawrum?" Dedi ayayayay

"****** sahili"

Kapattıktan sonra oraya doğru ilerlemeye başladım. Yolda gördüğüm tatlıcıya girdim ve ablamın sevdiği tatlıdan aldım.

Sonra ise bize iki soğuk kahve alıp bank ta oturmaya başladım. Telefona dalmışken biri korna çalmaya başladı. Kafamı kaldırdığımda bana bakan o aşık olduğum gözlerle karşılaştım.

"Bebeğim hadi geç kalicaz." Dediğinde gözlerimi zorlukla ondan çektim ve eşyalarımı toparlayıp on koltuğa oturdum.

Ona soğuk kahveyi uzattım ve kendisini açtım.

"Teşekkür ederim birtanem."

"Afiyet olsun güzel gözlüm." Dedim

Arabayı bırakıp kahveyi açamadığı için elinden aldım ve açtım. Yavaşça dudaklarina doğru götürdüm ve yudumladı sonra ise çektim ve yolu izlemeye koyuldum.

Akşam çok güzel geçmişti Ablam ile tanıştığina mutlu olduğunu düşündüm biraz.

1 sene sonra:

Bugün ablamın doğum günüydü. Pastam ile onlara doğru giderken çok mutluydum ama içimde bir huzursuzluk vardı. Anahtarı iki gün öncesinden almıştım.

Kapıyı hiç ses çıkarmadan açtım ve pastayla yavaşça ilerledim. İçeriden sesler geliyordu. Pastayı alıp oraya doğru gittim.

"Ya ben ne yapacağım. Nasıl savaşacagim bu illetle.."

Ne illetiydi bu?

"Bunu atlatıcaz güzelim. Merak etme sen."

"Kanser bu griplere benzemez." Dedi ablam keskin bir sesle

Pasta elimden kaydı ve yere düştü. Ağzımdan bir fısıltı yayıldı bu sessiz ortama.

"Ne.."

●●●●●●●●●●●
BÖLUM NASIL
BILIYORUM KISA AMA FINAL KAPIDA

Arel GeceWhere stories live. Discover now