°°°
Kitabı neredeyse unutuyordum ama (belki bilmeyeniniz vardır) üniversite öğrencisi olduğum için vaktim sınırlı ve yetirmekte güçlük çekiyorum. Yoksa ben de isterim sürekli yb atayım düzenli olarak :')
°°°
Sabah gözlerini açtığında sevgilinin kolları arasında uyanmak yeni hobin gibi bir şey olmuştu. Onun sana hissettirdikleri o kadar uçlarda olan duygulardı ki bazen sen bile neler hissedebildiğine inanamıyordun.
Sırtı üstü yatıp bir elini senin başının altına koyan sevgiline biraz daha yaklaşıp, başını onun göğsüne koydun ve aşağı bir açıdan yüzünü izlemeye başladın.
Tabi çıplak göğsünde yatarken kaslarını falan da inceleyebilirdin bu da bir seçenekti ama şu an uslu hissediyordun.
Saçlarını yeni kestirdiği modelin onu ayrıca bir ateşli yaptığını fark ettin. Bir iki haftadır da aklına dolan tek düşünce buydu hatta. O yüzden de iki haftanın bir kaç günü hariç, gecelerini onun altında geçirmiştin.
En son görevde -hani şu Momo ile çıktığın- sana odadayken seninle bir şey konuşmak istediğini ama o zaman yeri ve acelesinin olmadığını söylemişti. Birden bu geldi aklına.
Aslına haftalardır aklındaydı ama malum, saçlarını kesince odağın biraz kaymıştı. Aşağılara doğru...
Bir elini istemeden yüzüne doğru uzatıp yanaklarını okşamaya başladın. Çok hafifçe yapıyordun ama sanırım bu sefer de huylandırmış olmalısın ki uyanmıştı.
"Günaydın"
Yeni uyandığı için normalden bir iki oktav kalın ve ayrıca boğuk çıkan sesiyle ona bakarken gülümsedin. "Günaydın"
"Erken uyanmışsın."
"Hm hm... Uykum çabuk kandı"
"Öğlene kadar uyursun diye düşünmüştüm. Malum..."
"Dün beni çok yormadın aslında, insaflıydın bu sefer"
İma ile konuşurken o ise dediklerini hakaret kabul etmiş gibi kaşlarını çattı.
"Ne demek yormadım? Yeterince iyi değil miydi?"
"O anlamda demedim" güldün. Bunu bile bir yarış haline getirmek istiyordu resmen.
"Bir an formdan düştüm sandım."
"Hayır hala mükemmelsin, gün geçtikçe daha çok hatta..."
O da sana gülümseyip eğildi ve dudaklarına bir öpücük kondurdu. Bu sefer o senin yüzünü severken, gülümsemen yavaşça silinip meraklı bir yüz ifadesi belirmişti.
"Katsuki... Geçenlerde benimle bir şey konuşmak istediğini söylemiştin, neydi o çok merak ediyorum?"
"Şey..."
Tereddüt etmişti. Nesinden tereddüt ediyordu bilmiyordun ama daha çok meraklandın ve bu merak midende garip hislerin oluşmasına sebep olmuştu sanki. Stres mi yapıyordun?
