Bölüm On Yedi- Yarım

7K 348 250
                                    

••

Alnımı sildiğim havluyu kenara atarken tekrar duruşumu hazırladım.

"Hadi hadi hadi!" dedi Korkut lapaları birbirine vururken. "Pes etmiş olamazsın değil mi?"

"Kaşınıyorsun ama." dedim gardımı alırken.

"Kaşısana." dedi gülerek.

Bu gülüş benim canımı alırdı.

"Sağ." dedi Korkut. Sağ direğimi onun sağ lapasına vururken o komutları vermeye devam etti. "Sol. Sol. Sağ. Sol. Sağ. Sağ."

Her bir adımımda o geri gidiyordu. Bugünlük sadece direk çalışmayı tavsiye etmişti. Bu yüzden sağ sol direkten başka bir şey yapmıyordum. "Bu çok sıkıcı." dedim son sağ direğimi de vururken. O kolunu indirirken bende indirdim.

"Sadece bugünlük böyle. Oda.." dedi ve lapasını çıkarıp karnımı gösterdi. "Karnın ağrıdığı için."

Evet maalesef iki gün önce regl olmuştum ve bunu herkes öğrenmişti. Şöyle kii... Yıldız'a ped getirmesi için mesaj yazmıştım ama o gün hepsi bi konu üzerinde konuştukları için toplanmışlardı. Ve mesajı da ilk Korkut görmüştü.

"O zaman şimdi bırakalım."

Kafasını salladı ve diğer lapasını da çıkardı. Lapaları bir kenara bırakıp yanıma geldi. Önce sağ elimi avucunun arasına alıp bandajları açmaya başladı. Bandaj açıp kenara fırlatırken diğer elimde ki bandajı da açtı.

Havluları alıp salondan çıktık. Bugün evin altında olan değil de Korkut'un gittiği spor salonuna gitmiştik. Artık herkes bizi nişanlı olarak bildiği için dışarıda daha fazla birlikte görülmemiz gerekiyordu.

"Burada buluşuruz." dedi soyunma odasına giderken. Bende havlumla birlikte karşımda ki kapıdan girdim.

Hızlı duşun ardından yanımda getirdiğim eşofman takımını giydim. Spor çantamı da alıp soyunma odasından çıktım.

Korkut'un burada buluşuruz, dediği yerde duvara yaslanmış elinde ki bir şeye bakıyordu. Nemli saçları alnına düşmüştü ve giydiği siyah tişört altında az önce ki antrenmandan dolayı bir hayli kaslı gözüküyordu.

Yanına gelince elinde olanın yüzük olduğunu fark ettim. Kendi yüzüğünü çıkarmamıştı ama benim yüzüğümü çıkarmıştı. Antrenman sırası yüzüğümün parmağımı acıtacağından veya düşeceğinden dolayı çıkarmıştı.

Uzattığım parmağıma yüzüğü takım elimi tuttu. Kendi spor çantasını yerden alıp omzuna atınca çıkışa doğru yürüdük. Çıkış bekleme salonunun az ötesinde olduğu için salonda olanların gözü bizdeydi. Korkut onlara bakmadan omuzları dik bir şekilde yürürken, ben etrafa bakmaktan çekinmiyordum.

Girişte ki kadına iyi günler dileyip kapıya getirilen jeepe bindik.

Eve geldiğimizde salonda yine o üçlü vardı. Dalyan, Yasin ve Yıldız.

Yasin bilgisayarda bir şeyler yaparken Dalyan elinde viski bardağı ile oturuyordu. Çıkarmadığı ceketini çıkarmış koltuğun başına koymuştu. Yıldız ise tekli koltukta geri yaslanmış ve tavana bakıyordu. "Erken geldiniz." dedi Dalyan bardağı masaya bırakırken.

"Defne sıkıldı." dedi öksürerek. Çantaları kapının kenarına bırakıp geniş koltuğa yan yana oturduk. "Durum ne?" diyerek geri yaslandı Korkut. Sağ ayak bileğini sol bacağına gelecek şekilde üst üste attı ve sağ kolunu da koltuğun başına uzattı. Yani benim yaslandığım yere.

Lades Where stories live. Discover now