Bölüm Yirmi Bir - Kurtlar Sofrası

6.3K 274 97
                                    

Canlarımmm selamm.

Önceki bölüm saldım bombayı beğenmeyen benimle konuşmasın🥲

Şaka bir yanaa bir hafta sonra sınavım var ve benim stres anca başlıyorrr.

Dualarınızı alırım aiwğçwğşw.

Hadi öpüldünüz iyi okumalar<3

•••
Yazardan

Elinde ki bıçağı bir defa daha çevirdi ve sivri ucu gelecek şekilde masaya sapladı. Gümüş bıçak tahta masanın üzerinde öylece dik dururken bıçakta, adamın yansıması çıkıyordu. Bıçağın ucundan akan damla damla kanlar çoktan masanın bir kısmına yayılmıştı.

Odanın belli yerlerinde olan kan izlerinden söz konusu bile değildi.

Adam, eldivenlerini çıkardı ve masaya bıraktı. Bir kaç adım geri çıkıp kollarını göğsünde topladı ve sandalyede oturan, saçı başı dağılmış, yüzü kanlar içinde olan adama bakmadan önce omzunun üzerinden kapıda bekleyen kişiye döndü. Kapıda ki kişi kafasını sallayınca adam onayı aldı ve ağzını açtı.

"Sana son kez soruyorum." dedi ve sandalyeye bağlı olan adamın tam karşısına geçti. İki elini birleştirip sırtında bağlayınca eğildi. "Seni Korkut Ali Altay mı gönderdi?"

•••
Defne Serenat

Tepemde topladığım sıkı topuzun ardından iki tutam saçımı yanaklarımdan aşağıya bıraktım. Dudaklarımı birbirine bastırıp açarken glossumun yayılmasını sağladım.

Canım sıkkındı. Korkut'la olan gecemizden sonra onu daha görmemiştim. İlk gece kadar güzeldi o gün. İşimizi daha bitmedi, derkende gerçekten ciddiydi çünkü yorulmamıza rağmen durmamıştık.

İki gündür de Korkut'u görmüyordum. O geceden sonraki gün yani dün ona gelen telefonla apar topar gitmişti. Gittiği günün akşamında ise bilmem kaç tane olan aramalarıma anca cevap vermişti.

Büyük bir sorunun olduğunu ve onu çözmeye çalıştığını söylemişti. Ben ise onu daha fazla meşgul etmemek amaçlı arayıp sormamıştım.

Çalan kapıyla birlikte elimde ki küçük aynayı koltuğa bıraktım. Dalyan, elinde poşetlerle içeri girdi. "Naber Defne?" o poşetleri mutfağa getirirken bende peşinden gittim. "İyi, sen?"

"Aynı." dedi ve iki elini beline koydu. "Korkut bir süre daha yok. Ama kesn değil." deyince yutkundum. "Ayrıcana," diye de ekledi. "Galiba mutfak şeyleri eksilmiş ne var ne yok al dedi bende aldım. Gelince siz ikiniz alışverişe çıkacakmışsınız."

Kafamı sallayıp gözlerimi poşetten çektim. "Korkut ne zaman gelecek?"

"İnan bilmiyorum, Defne. Ben bile göremiyorum onu." kafasını sağa sola salladı. "O gelince her şeyi anlatır."

"Dalyan," dedim gözlerimi ondan çekmeden. "Bir şey soracağım sana."

"Sor."

"Önce salona geçelim." deyince kafasını salladı. Ben geniş koltuğa otururken oda tekli koltuğa oturdu.

"Sen," dedim göz temasımı kesmeden. "Yıldız'a bir şeyler mi hissediyorsun?"

Lades Where stories live. Discover now