7 | lalisa manobal

1.1K 121 322
                                    

BÖLÜM 7 | LALISA MANOBAL

GÜNÜMÜZ - Jennie'den

Sabah güzeller güzeli uykumu ondan daha güzel olan minik kızım bölmüştü. Bir anda kucağımda oluşan ağırlıkla gözlerimi açtım. Yine kucağıma atlamıştı. Lisa burada olduğunda genelde hedef o oluyordu.

"Anne uyan ya, saat 9 oldu." Kucağıma oturmuş sallanırken gözlerimi açmak istemediğim için inledim. Onu tutarak kucağımdan yatağa ittirdim.

"Günaydın tatlım." Yüzünün her yerine öpücükler kondurmaya başladım. Kıkırdayarak beni durdurmaya çalışsa da, bu sefer onu gıdıklamaya başladım. Küçük kıkırtıları yavaş yavaş neşe dolu kahkahalara çevrildi.

"Anne~ Tamaaam~." Zar zor konuştuğunda durarak ben de yana yattım. Ellerimi onun gibi iki yana açarak tavana bakmaya başladım.

"Acıktım ben." dediğinde kıkırdadım.

"Sen hep açsın."

Dyanne de teyzesi Chaeyoung gibi çok yiyen birisidir. Bu kadar yemelerine rağmen nasıl oluyor da hâlâ zayıflar bilmiyorum. Gerçi Dyanne'in minik tatlı bir göbeği vardı ve onu çok seviyordum.

"Çok uyudun annee~ Kalk artık."

Ah o minik kaşlarını öfkeyle çattığında o kadar tatlı oluyordu ki. Acıtmayacak şekilde o an ulaşabildiğim bir yerini ısırdım. Oflayarak yataktan kalktığında odada minik adımlarla ilerleyen kızımı izledim. Bu, tüm manzaralara değer bir görüntüydü.

"Sana anlatacaklarım var, çabuk ol anne!" Bunu deyip koşarak merdivenlerden inmeye başladı.

"Dyan, koşma lütfen!" Arkasından bağırsam da, beni dinlemeden koşa koşa indi. Elimle yüzüme dökülen saçlarımı geriye ittim. Gözlerim yatağın boş kalan diğer tarafına kaydı.

Derin bir nefes alıp verdim ve yataktan kalktım. Üzerime bir şeyler giyip, banyoda işlerimi hallettim. Merdivenlerden aşağı inerken Dyanne'i kanepede oturmuş beni beklerken gördüm. Beni gördüğünde koltuktan kalkarak küçük bacaklarıyla yanıma koştu ve önümde durdu. Ellerini arkasında birleştirerek bana dişlerini gösterecek şekilde gülümsedi.

Bu duruma kaşlarım çatılırken ona baktım. Arkasından bir resim çıkardı. Onun ve benim olduğum bir resim. Kendisi çizmişti. Lisa gibi, o da resim konusunda yetenekliydi. İkimiz de bunun bir yıldır farkındaydık ve Lisa için bir gurur kaynağıydı bu. Ve Dyanne bence tam da bizim kızımızdı.

Ama garip olan şey Lisa'ya aşık bu kızın resimde onu çizmemesiydi. Onunla aynı hizaya gelerek resmi ondan aldım.

"Çok güzel çizmişsin, ama neden Lisa yok?" Dyanne elimi tutarken benimle birlikte diğer elimde olan resme baktı.

"Çünküü~" dedi. Küçük işaret parmağını çenesinin altına koyarak "düşünme numarası" yaptı. Sabırla ve gülümseyerek onu bekledim. Biraz sonra yüzü düştü, dudaklarını büzdü ve bu hâliyle bana Lisa'ya ne kadar benzediğini hatırlattı.

"Sen artık Lisa annemi sevmiyorsun diye çizmedim." dedi bir solukta.

Büzdüğü dudağıyla konuşmaya çalışması söylediğini anlamamı zorlaştırıyordu. Ama yine de anladığım cümleye karşı bir açıklama yapacaktım.

Onu yavaşça kucağıma aldım ve pencerenin hemen yanındaki salıncak koltuğa oturttum. Önünde eğildim ve bir süre düşünceli bir şekilde onun güzel yüzünü izledim. Dyanne yaşına göre fazla zeki bir çocuktu ama her ne olursa olsun o henüz beş yaşındaydı.

23 | jenlisaWhere stories live. Discover now