12- Ormandaki gece

1.5K 112 84
                                    

Hemen yazayım dedim kısa olduğu için. Görmediyseniz lütfen bir önceki bölümü atlamayın.

500 kelimelik kısa bir bölüm bile bize yarım saat veya daha fazla sürebiliyor yazanlar bilir. Bu yüzden 700-800 kelimelik kısa ve sık bölüm atmayı düşünüyorum.

Sizi seviyorum🥹🧚‍♀️

Yayınlanma Tarihi - 2 Temmuz 2023

Biraz yorum istesem çok mu şey istemiş olurum😬🥺
-
-
-
-

Kurdu sevdiği için belki Jungkook'ta kendini severdi?

Arabadan biraz uzaklaştıklarında hala araba görünür vaziyetteydi.

"Biraz bekler misin anahtarı üzerine unuttum?"

Delta kurt yine de Taehyung'u arabaya kadar bile yalnız bırakmamıştı. Dibinde yürümüştü. Anahtarı alıp geri döndüklerinde Taehyung hala birşey dememişti
Delta kurtta dönüp kendisine bakmamıştı.

Tekrar aynı yere geldiklerinde büyük kurda baktı. Kurtta yere bakıyordu. Bir anda kendisine bakıp üzerine atladı. Beraber yere düştüklerinde Taehyung'un narin bedeni koca kurdun altında kalmıştı. Kurdun bir anda Taehyung'un yüzünü yalaması ise Taehyung tarafından beklenmedikti.

Kurdun sevinç nidaları attığını duyan Tawhyung ta mutlu olmıştu. Yıllardır beklemesi belki işe yarardı?
Yapılan tüm kötülüklere rağmen Jungkook'un tüm sözlerine rağmen yine de vazgeçmek istemiyordu.

Kurt en sonunda yüzünü yalamayı bıraktığında yavaşça gözlerini açtı. Saçları tüm yüzü ve biraz boynu  salya olmuştu ama önemsemedi. Sadece birbirlerine bakıp gülümsediler. Kurt halinde olsa da anlayabiliyordu Taehyung.

Uzandığı yerden yavaşça kurdun tüylerini sevmeye, okşamaya devam etti. Sonra hafif dirseklerinin üstüne gelip kurdun alnına büyük bir öpücük kondurdu. Türünü öğrendiğinden beri eşini bekleyen bir kurt için şu an ki durum o kadar mükemmeldi ki...

Kurt öpücüğü hissettiğinde mayışmıştı. Tam üzerine yüklenmeden Taehyung'a daha çok yaslandı. En sonunda Taehyung yan döndü ve kurdu da yan yatırdı.
(Yatakta birbirine sarılmış eşleri düşünün) Hatta bir bacağını kurdun üzerine bile atmıştı. Kafasını kolları arasına alıp okşamaya ve öpmeye devam etti.

Yaklaşık 10 dakika kadar bu devam etti ve delta kurt uyuya kaldı. Taehyung ta yavaşça aşağıya kaydı ve kafasını kurdun boynuna yasladı. Kokusunu daha rahat soluyordu böylece. Kendiside uyuya kaldığında hava çoktan kararmıştı.

Taehyung gözlerini açtığında oldukça üşümüş hissediyordu. Kurdu göremediğinde merakla etrafa baktı. Karanlık olduğu için etrafı da rahat göremiyordu.
Seslenmeye karar verdi.

"DELTAA"

Herhangi bir kurt uluması veya Jungkook'un sesini duyamayınca endişelenmeye başlamıştı. Ay ışığında önünü görebildiği kadar yol tarafına ilerlemeye başladı. Araba anahtarını cebinden çıkarmak istediğinde ise koca bir boşlukla karşılaştı.

Yoksa yattığında mı düşmüştü. Telefonuna bakmak için yine ceplerine bakındığında telefonunu arabada bıraktığı aklına geldi. Flaş olmadan anahtarı bulması zordu ve korkuyordu. Hem karanlıktan hem böceklerden.

Birkaç adım geriye gittiğinde yavaşça eğilip elini yere değdirmeye başladı. Yine bulamadığında neredeyse ağlayacaktı. Kurduna seslendiğinde yine yanıt alamadı. Korkuyordu. Belki Jungkooktadır diyerek yola yürümeye devam etti. Sağa sola bakındığında arabayı göremedi. Nereye yok olmuştu ki?

Birkaç dakika sonra gerçekleri fark ettiğindeyse kalp kırıklarının bir tanesini daha yaşamıştı. Delta kurt etrafta yoktu ve büyük ihtimalle uyurken dönüşmüştü. Sonrası ise belliydi. Jungkook kendi cebinden arabanın anahtarını almış ve kaçmıştı.

Kendisi nasıl dönecekti? Bunu hiç düşünmemiş miydi?
Korkuyla ağlamaya başladığında hiçbir şeye faydası yoktu.
Orada, yolun ortasında kaç saat ağladığını bilmiyordu. En sonunda başı dönüp gözleri kararmaya başladığında hava aydınlanmak üzereydi. Yolun ortasına öylece yığılmıştı.

-Jungkook tarafları-

Uyuya kaldıktan yaklaşık 1 saat sonra uyanan Jungkook çırıl çıplak olduğunu fark ettiğinde kurdunun neler yaptığını çok iyi hayırlıyordu. Zaten Taehyung'u kolları arasına almıştı.

Taehyung kesin kendisini bir şey zannedecekti. Onu sevmiyordu bile. Bir an da dönüştüğü için kurduna da kızgındı. Tawhyung hemen uyanmazdı zaten. Şu an çıplaktı ve kendisini böyle göremezdi. Sabahın ilk saatlerinde gelir kendisini alırdı. Ya da almazdı?

Belki de burada başına bir şey gelirdi ve ondan kurtulurdu?

Taehyung'un arabanın anahtarını cebine koyduğundan hızlıca elini Taehyung'un cebine daldırıp aldı. Aynı zamanda uyanmamasına da dikkat ediyordu.

Arabaya bindiğinde hızlıca telefonunu aradı. Yolcu koltuğundan yere düştüğünğ fark ettiğinde hızlıca ekranı açtı ve 100lerce arama ve mesaj olduğunu fark etti. 200 den fazla mesaj ve yaklaşık 130 a yakın da arama vardı.
İçinden siktir çekerek hızlıca arabayı çalıştırıp uzaklştı. Umuyordu ki bir polise denk gelmezdi. Yoksa tüm itibarı gider ve sapık damgası bile yiyebilirdi.

Hızlı kullandığından dolayı yarım saatte geldikleri yolu 15 dakikada geri dönmüştü. Hızlıca Jimin ile beraber yaşadıkları eve geldiğinde ışıkların açık olduğunu gördüğünde daha da paniklemişti.

Böyle arabadan inemezdi. Hızlıca Jimin'i aradı. İlk aradığında açmadığı için tekrar aradı. Bu sefer açtığında büyük bir bağırtıyla karşılaşmak yerine sadece nefes sesleri duyduğunda şaşırdı.

"Jimin?"

"Ne var?"

"Bebeğim evin önündeki kırmızı arabadayım ve çıplağım lütfen bana kıyafet getirir misin?"

"NE HALT YİYORSUN SEN BU SAATE KADAR"

"Sen kıyafetleri getir eve çıkalım her şeyi açıklaya-"

Telefon suratına kapandığında Jungkook elini sinirle direksiyona vurdu. Zaten Taehyung'a ve kurduna sinieliydi bir de Jimin çıkmıştı.
.
.

Taehyung başının ağrısıyla zorla gözlerini açtığında karşısında kendisine gülümseyen bir alfa beklemiyordu.

-
-
-
Bölüm sonuuu umarım beğenmişsinizdir🩷

Gece 1 de yazıyorum çünkü msjdöakd

(Bağcığı açık konvers ile benim futbol seansı✨️)

(Bağcığı açık konvers ile benim futbol seansı✨️)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
öğretmen - taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin