°•5•°

381 47 32
                                    

İyi okumalarr

Hyunjin:

İki gün sonra haber resmi olarak şirketler tarafından duyurulmuştu. Hayranlarım arasındaki homofobik kitle bana ve Minho'ya hakaretler yağdırıyordu. Bu sadece bir collab sahnesine verilen tepkiyken geçmişteki ilişkimiz ve gelecekte olacak ilişkimizi öğrendiklerinde kim bilir ne tepki vereceklerdi... Ama pek umursamıyordum. Hatta hiç unursamıyordum.

Zaten kendime olacak hiçbir şey beni yıldıramazdı. Minho'ya yönelen nefret tabii ki canımı sıkıyordu ama Minho'nun bu tarz şeyleri takmadığını biliyordum. Ünlü bir aktörle çıktığı haberi yayıldığında bunun en az on katı nefret almıştı ama yine de umursamadan ve saklamadan yaşamıştı ilişkisini. O zamanlar o kadar durgundum ki bu durum herkesin dikkatini çekmişti. Daha fazla kimseyi endişelendirmemek için içime atmış enerjik davranmaya devam etmiştim ama magazine çıkan her fotoğrafları canımı yakmıştı.

Aman neyse! Bunları düşünmenin zamanı değildi şimdi. İki gündür o kadar mutluydum ki yerimde duramıyordum. Olur olmadık yerlerde durduk yere gülesim geliyordu. İçten içe Minho'yla tekrar bir şansım olduğunu hissetmeye başlamıştım çünkü.

Şimdi ise şirketteki bir odada masanın başına oturmuş YouTube'dan yapacağım canlı yayın için son ayarlamaları yapıyordum. Hazır bu kadar mutluyken bu enerjimi hayranlarımla da paylaşmak istiyordum zaten canlı yayın açmayalı uzun zaman oluyordu.

Sonunda menajerimle son ayrıntıları tamamladığımızda kamerayı açıp yayına başladık. Yorumları okuyarak fanlarla sohbet ederken rahattım, canım ne isterse onu söylüyordum. Şirket özellikle son zamanlarda bizden fazlasıyla kâr sağladığı için artık bizi fazla kısıtlayamıyordu.

Minho:

"Hyung... Sana bir şey göstereceğim ama delirmek yok."

"Gösterme Seungmin. Beni sinirden delirtecek bir şeyse sakın gösterme. Zaten cinlerim tepemde!"

"Peki şey desem... Göstereceğim şeyin başrolüyle cinlerininki muhtemelen aynı?"

Gözlerimi kapattığımda sinirden aptal aptal sırıtıyordum. Ciğerlerime sakinleşmek için derin bir nefes çektiğimde pek bir işe yaradığını söyleyemezdim.

"Geberteceğim o piçi sonunda o olacak!" Bağırmamla yerinde sıçrayan Seungmin sinirimin farkındaydı ve diken üstünde gibi gözüküyordu.

"Göster! Ne yapmış yine?!"

"Canlı yayın yapmış..."

"Peki bunun tam olarak beni ilgilendiren kısmı ne?"

"Senden bahsetmesi..." Bir... İki... Üç... Dört... Beş... Altı... Yedi... Sekiz... Dokuz... On...

"Öyle bir pislik ki hiçbir sakinleşme yöntemi işlemiyor! Ne demiş? Ya da dur söyleme. Ya da dur söyle. Off, çok mu sinirlenirim? Muhtemel sinirlenme seviyemi birden ona kadar puanla Seungmin. Hiç çıldıramam şu an, bugün çok işim var..."

"Yani mevcut sinirinin üstüne ekleneceğini düşünürsek rahat bir yedisi var bence..."

"Üç puanı nereden kırdın?"

"Hyunjin'in seni çok daha fazla sinirlendirme ihtimalinden..."

"Aferin, iyi düşünmüşsün... Neyse tamam söyle, birden internette karşıma çıkınca daha çok delleniyorum." Temkinli adımlarla oturduğum sandalyeye yaklaştığında elindeki tabletten muhtemelen canlı yayında benim hakkımda konuştuğu kesitlerin birleştirildiği bir video açtı.

"Ahh yıl sonu ödül törenindeki özel sahnemiz mi? Bu aslında çok ani gelişti. Lee Know hyungla eskiden çok yakındık hatta dans hakkında bildiğim birçok şeyi ona borçluyum. Aramızdaki bağ bir şekilde koptu ama bu collab sahnesinin tekrar bir araya gelmek için iyi bir fikir olacağını düşündüm. Ayrıca onun kadar iyi bir dansçıyla düet fırsatını kaçıramazdın. Bu yüzden ilk teklifi ben sundum. Kabul etmesi beni çok sevindirdi. Size güzel bir sahne sunmak için çok çalışacağız~"

Coward•° HyunHoOnde histórias criam vida. Descubra agora