2. Kol saati

750 74 8
                                    

Merhaba!

Benim için değerli yorumlarınızı yazmayı ve küçük yıldıza basmayı unutmayın)







''Güzelim."

Uzaklardan gelen şefkat dolu sesle uykum açılırken muhteşem rüyamın bozulması beni uyandıran şahsı yumruklamak isteği yaratmıştı. Ancak gözümün tekini aralayıp karşımda saçımı okşayıp gülümseyerek beni izleyen Tuna abimi gördüğümde bu isteğimden vazgeçtim.

"Öğlen oldu uykucu."

Başımı diğer tarafa çevirip uykuma devam edecekken duyduğum ikinci sesle bıkkınlıkla mırıldandım.

"Hazırlanıp aşağı inmek için 10 dakikan var."
Uykulu gözlerle oturur vaziyete gelib bakışlarımı ses gelen tarafa çevirdiğimde açık kapıdan bana bakan Hulk'u gördüm.

Evet, bundan sonra Arslan abimin adı Hulk'tu.

Gözlerimi devirdim ve hiç samimi olmayan gülümsememle ona baktım."Baş üstüne majesteleri."

Bir kaç saniye baktı ve hiç bir şey demeden gitti. Tuna abim de gülümseyerek saçımdan öptü ve odadan çıktı.

Ben ise ola bildiğince yavaş hareket ederek hazırlanmaya başladım.

Dün akşam yemek masasında abilerimle kahkahalarla sohbet etmiş, (tabi Hulk dışında) daha sonra uykumun geldiğini söyleyip Ege abimin gösterdiği yeni odama gelmiştim.

Oda tam bana göreydi. Mor ve siyah renk ağırlıklı odada büyük bir kitaplık, uykuyu fazlasıyla seven ben için geniş iki kişilik yatak, duvarları sevdiğim şarkıcıların posterleri ve en önemlisi çalışma masasının üzerindeki Harry Potter figürleriyle gözlerimi kamaştıran bir görüntü vardı.

Odadaki banyoya girip kısa bir duş aldıktan sonra saçlarımı kurutup hafif makyaj yaptım. Kot pantolon ve bol tişört giyindikten sonra telefonumu alıp nihayet odadan çıktım. Hazırlanmam galiba 45 dakika sürmüştü.

Sonunda salona indiğimde her kes kahvaltı için beni bekliyordu.

"Günaydın!"

"Günaydın güzellik."
Ege abimi öpüp ikizimin yanına oturdum.

"Buraya geç." Bakışlarımı soğuk sesin sahibine çevirdiğimde sol tarafındaki boş sandalyeyi gösterdi. Yanına oturmak istemiyordum.

"Burada oturmak istiyorum."

"Dediğimi yap. Üçüncü kez tekrarlamayacağım."

Bıkkınlıkla ayağa kalktım ve dediği yere geçtim. Bu kadar çabuk vazgeçmemliydim ama acıktığım için bu gereksiz tartışmaya son vermiştim. Yani kesinlikle gözlerindeki sinirden korkmamıştım.

Oturduğum an tabağımı masadaki tüm kahvaltılıklarla doldurmaya başladım.
Açlıktan çıkmış gibi yemeye başladığımda Ali hariç hepsinin şaşkınlıkla bana baktığını hissede biliyordum. Acıktığımdaki ben, ben değildim. Hayatımda en sevdiğim birinci şey uykuysa ikincisi yemekti.

"Boğulucaksın." Sağımdan gelen kalın sesle istifimi bozmadan yemeyime devam ettim.

"Yeni okulunuza kaydınızı aldırdım."

2 gün sonra yeni okulumuza başlayacaktık. Benim için hiç bir farkı yoktu. Zaten Ali'den başka arkadaşım da yoktu.

Tabağıma yumurta koyan büyük eli gördüğümde bakışlarımı tabağımdan kaldırdım. Bir dakika saati sağ koluna mı takmıştı o? Hafif güldüm ve yemediğimi söyleyeceğim sırada benden önce davranarak şaşırtıcı cümlesini kurdu.

KAÇAK DÜŞLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin