3

7.4K 646 389
                                    

Tak diye burdayım✔️
Sınır geçildi ve ben gene buradayım. Siz ne kadar hızlı olursanız ben de o kadar hızlı olurum.

İş sizde bitiyor bebeklerim.

Her neyse, sınır;

40 Vote
70 yorum

Para peşin kırmızı meşin deermişim xkfkmd
Yazım yanlışları varsa sorry, keyifli okumalar aşkolar xX

+++++++++

"Öyle demek istemedim. Üzgünüm gerçekten...". Ben Eunmin'e mamasını yedirirken Bay Jeon da yanımıza oturmuş ve benden defalarca kez özür dilemişti. Sinirlerinin bozuk olduğunu ve bir an da boş buldunduğunu söylemişti.

Ancak bu benim zerre umrumda değildi tamam mı? O kimdi ki bana buranın bir gece kulübü olmadığını söylüyordu...

"İşi bırakırsanız-". Kırık bir tonda mırıldanmaya başladığı an başımı bir hışım çevirip ona sertçe bakmış ve sözünü kesmiştim. "İşi bırakmayacağım. Ben Eunmin için burdayım...". Başımı Eunmin'e geri çevirip dudaklarından sıyrılan püreyi kaşıkla temizleyip tekrar ağzına tıkıştırmıştım.

"Teşekkür ederim. Ve gerçekten özür dilerim.". Ona cevap vermemiş ve Eunmin'e şirince sırtmıştım. "Doydun mu bebeğim?". Dediğimde ellerini mama sandalyesine vurmaya başlamıştı. Doymuştu ve aynı zamanda da keyfi yerine gelmişti.

Onun bu haline içten bir şekilde gülümsemiştim. Bir an önce Eunmin'i uyutacak ve Bay Jeon'un yanına uğradıktan sonra Bogum'u arayacaktım. Amacım elbette ondan ayrılmak değildi lakin ona şu sıralar görüşemeyeceğimizi söylemem gerekecekti.

***

Eunmin'i uyuttuktan sonra hızla kendi odama geçip Bogum'a telefon açmıştım. Aslında Bay Jeon'un yanına gittikten sonra aramak istemiştim fakat daha fazla dayanamamıştım. Ben gerginlik ile tırnaklarımı yerken telefon istikrarla çalışıyordu ve ben de Bogum'un telefonu açmasını bekliyordum.

Nihayet telefonu açmıştı. "Ne var!?". Kelimeler ağzından yuvarlanarak döküldüğünde bağırması ile yerimden sıçramıştım. Sarhoş muydu? Hemde bu saatte?

"İçtin mi sen?".

"Sanane! Ne diye aradın söyle!?". Tanrım... Ayıkken lanet derecede kibar olan adam sarhoşken nasıl böyle olabiliyordu?

Nasıl bu kadar kırıcı bir şerefsize dönüşebiliyordu ki? Dolan gözlerimi kırpıştırıp mırıldanmıştım. "Bogumiee h-hani sana bahsettiğim iş var ya? Bakıcılık işi...".

"Ne olmuş ona?". Sertçe yutkunduktan sonra mırıldanmıştım. "Sevgilim olmasını istemiyorlarmış. Yani demek istediğim bir süre görüşemeyeceğ-".

"Banane be! Git ve ne sikim yiyorsan ye Taehyung! Ummrumda değil.".

"Ama-". Telefonu suratıma kapamıştı...

Neden böyle yapmıştı ki?

Sert bir soluk verdikten sonra yaşaran gözlerimi sertçe silmiş ve saçlarımı geriye yatırmıştım. "Beni hiç hak etmiyorsun.". Diye kendi kendime mırıldandım. O gerçekten beni hak etmiyordu.

Sadece onun ayılmasını bekliyordum artık. Ayılınca çok pişman olacaktı tamam mı!?

***

"Gel Taehyung.". Bay Jeon'un kapısının önünde dikilmeye son verip onayı ile içeri girmiştim. Daha sonra ise kapıyı usulca kapattığım gibi çalışma masasının önündeki deri koltuklardan birine oturmuştum.

For Baby | TAEKOOK |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin